Aşk Körü [bxb]

8:İftira

Yazar'dan;

Sabah.

Pencereden odaya vuran gün ışığı ile sabahın olduğunu anlayıp uyuduğu yatakta doğruldu Atlas.

Yine sabah olmuş, yeni bir gün başlamış ve bugünü de yaşamak zorunda olduğunu hissedip bitkin bir halde kalkıp banyonun yolunu tuttu.

Elini yüzünü yıkayıp geri çıktı ve üzerini değiştirdikten sonra aşağı kata indi.

"Nerde herkes?" Kendi kendine sesli bir şekilde konuşup mutfağa geçti. Yardımcıları Kader arkası dönük bir şeyler hazırlamak ile meşguldü.

"Günaydın."

"Günaydın Atlas bey. Seray hanım erkenden hastaneye çıktı ameliyatı varmış Güven bey çekimlere-"

"İrem de zaten okulda. Bu durumda evde bir ben varım- Tabii birde sen." Dedi cümlesini düzeltip gülümseyerek.

"Birşey ister miydiniz ben hemen hazırlarım."

"Yok Kader abla teşekkür ederim ben zaten genelde kahvaltıyı annemin zoru ile yapıyorum. Sen zahmet olmazsa bana sert bir kahve yap bahçeye geçiyorum."

"Tamamdır ben hemen yapıyorum."

Bahçe kapısından geçip son güneşli günlere karşı kahvesini yudumlayacağını umarken çalışanları Kader hanımın kendisine doğru yürüdüğünü farketti. Üstelik elinde kahve de yoktu.

"Atlas bey kapıda bir kadın var sizi soruyor."

"Kadın mı kim ki?"

"Bilmiyorumki sizinle görüşmek istediğini söyledi."

"Gazeteci falandır herhalde hadi gidip bir bakalım."

Ailesi ve Ilgaz ile ikisini tanıyan birkaç arkadaşı dışında kimse ile iletişimi olmadığından kapıya varıncayedek bu kadının kim olabileceğini düşündü.

Babası Güven beyin oyuncu olmasından dolayı attıkları her adım haber değeri taşıdığından Güven bey gizlilik konusunda ekstra dikkatli davranıyor, ailesini medya karşısına çıkarmayı pek sevmiyordu.

Zaten Atlas ve diğerlerinin de böyle bir isteği olmadığından bu konuda herhangi bir şikayetleri de yoktu. 

Zamanında Atlas ve Ilgaz'ın ilişkisi medya tarafından farkedilince bu durum Güven'in işine pek yansıması bile yapılan paylaşımlar, çıkan haberler ve bazı homofobik tiplerin rahatsız edici yorumlarına engel olamadığı için canı çok sıkılmıştı.

Güven de sırf bu yüzden Atlas'ın herhangi bir kliniğe yatmasını istemiyordu. Çünkü magazincilerin haberi olursa bunun medyaya yansıyacağını çok iyi biliyordu.

Ve bu durumlardan dolayı Atlas da bu  davetsiz misafiri kendisi ile röportaj yapmak isteyen bir gazeteci sanmıştı.

"Buyurun beni sormuşsunuz?"

"Merhaba sen Atlas olmalısın."

"Atlas benim de siz kimsiniz?"

"Damla ben. Eğer mümkünse başbaşa konuşabilir miyiz söyleyeceklerim Ilgaz ile ilgili ve çok önemli."

Ilgaz'ın ismini duyduğunda kafasında geçen binlerce düşünce ile beraber sessizce salonun yerini gösterdi eliyle.

Beraber salona yürüyüp koltuklara oturdular.

"Siz Ilgaz'ı nereden tanıyorsunuzki?"

"Bunu nasıl söylerim bilmiyorum."

"Buraya kadar geldiğinize göre söylemek istiyorsunuz anladığım kadarı ile. O yüzden ne siz geveleyin, ne de beni kafamda bir sürü tahmin yapmak zorunda bırakın."