Araf
Azranın "araf..." diye mırıldanmasıyla uyandım ama bilerek gözlerimi açmadım. Azra bu sefer yanagımı öpünce gözlerim kapalı gülümsedim ve dudaklarımı işaret ettim. Hemen dudaklarımıda öptü ve yanıma yan uzanıp saçlarımı okşamaya başladı. Gözümü açtım ve azranın kafamla hizada olan karnına baktım. T-şörtünü açıp karnını ortada buraktım ve azraya biraz daha yaklaşıp karnına sayısız öpücükler kondurmaya başladım. İçimden bir ses kızımız degilde oglumuz olacağını söylüyodu ama bu düşünceyi boşverdim. Azranın elini tuttum ve parmaklarına öpücükler kondurdum. Azra huzursuzca kıpındanınca "noldu güzelim" dedim. "Aşkım aşşağıda hayal var kapıyı açtığımda içeri davet etmeden girdi ve kahvaltıya geldiğini söyledi." Dedi masum meleğim. " Tamam güzelim bakalım derdi neymiş" dedim ve dudaklarını uzunca öpüp yataktan kalkıp giyinme odasına girdim. Üzrrime siyah bir kot ve t-şört geçirdikten sonra parfümümü sıktım ve saçlarıma şekil verip azramın yanına gittim. Saçlarını taramış ve üzerini deyiştirmiş beni bekliyordu. Azramın elini tuttum ve aşşagı indik. Kapı çalınca azra karnını gülümseyerek tutup açmaya gitti ve güneşin neşeli sesi evi doldurdu. Azra ve güneş konuşarak içeri geçerlerken ekinde güneşe aşkla bakarak içeri giriyordu. Sesleri duyan hayal mutfaktan çıkınca tüm gözler ona döndü. Herkez bir anda susunca "selam" dedi. Güneş "selam" deyince hayal güneşi süzmeyi burakıp "meraba şekerim" dedi. Ekin sinirle güneşin kolunu tutup musafir odasına götürürken hayakin kim olduğunu söyliceğini anladım. Azra güneşin gitmesiyle yanıma geldi ve kolumun altına girip aşık olduğum gözlerini hayale dikti. Saçına bir öpücük kondurdum ve hayale dönüp "neden burdasın hayal hayrola" dedim en soguk sesimle. Bana hiç aldırış etmeden "aaa araf kahvaltıya geldim" dedi ve gülümsedi. O gülümseme hayale aşık olduğum yıllarda olsaydı hayalle şu anda yatak odasında olurduk ama şimdi bu gülümseme bana sinsi ve şeytan bir kız gibi itici geliyordu. Hayalin amacı o kadar belliydiki azrayla aramı bozmak için gelmişti bunu yaşadıklarımızı bilmeyen dışardan bakan bir insan bile görebilirdi. Azrayı yavaş bir şekilde kendimden ayırıp dudaklarına masum bir öpücük kondurdum ve hızlı adımlarla hayalin yanına gelip kolunu sertce tuttum. Yüzünü buruştursada azraya bakıp hemen kendini toparladı ve bana gülümsedi. Hayali sürikleyerek evden çıkardım ve "birdaha. Bu eve. Gelme. Benim gözümde bir hiçsin. Ben azrayı seviyorum ve onu burakmicam şimdi defol!" Diye bağırıp kapıyı kapattım. Azra hemen yanıma gelip bana sarılınca tüm sinirim geçmiş huzur bulmuştum. Azrama kollarımı dolayıp saçlarını öptüm ve bir süre öyle durduk. Güneş aglayarak odadan çıktığında kapının önünden çekildik. Güneş yüzümüze bile bakmadan kapıyı çarpıp çıkınca odadan yavaş adımlarla çıkan ekine baktım. Yüzü bembeyazdı ve konuşmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYAM/DÜZENLENİYOR/
Художественная прозаBeni seven tek insan oldu. Benim masum kalbim tek onu görürmüydü. Peki araf beni bırakırmıydı.