'Aklın karışmasın diye Damla saklamak istemiştir' demişti Eylül.
Dışarıdan geldiğinden beri kızı takip ediyordu. Eylül'ün yalan söylediğini düşünmüyordu, asıl yalan söyleyen biri varsa o da Damla idi ama neden bunu sakladığını anlayamamıştı Bilge.
Bilekliği yatağından çıkmıştı, Kutay Damla'nın ona karşı hisleri olduğunu söylemişti ve Damla her yakınlaştıklarında hızlı hızlı nefes alıyordu.
Aklına parça parça gelen sahnelerdeki kız Damla olabilir miydi?
'Sevgilin yok sen aşka inanmıyorsun' dememiş miydi Damla? Neden öyle söylemişti? Yoksa kıza eziyet edip duruyordu ve Damla hazır fırsatını bulmuşken saklamak mı istemişti? Belki de aldatmıştı kızı, her şey olabilirdi.
"Bir isteğin var mı? Yoksa biraz ders çalışacağım müsaadenle."
"Birlikte çalışabilir miyiz?" dediğinde Damla'nın biraz da güldüğünü görmüştü ilk defa. Gerçekten kız çok güzeldi sevgili olmaları mantıklıydı ama nasıl öğrencisine bakabilmişti?
"Olur çalışalım. Belki sınav sorularını hatırlayıp söylersin bana ha?"
Keşke daha fazlasını hatırlayabilseydi...
"Hatırlasam da söylemem, haksızlık olur."
"Haklısın. Hadi gel." deyip elini uzattığında kız ve beklenti dolu gözleriyle bakıyorken onu geri çevirmedi. Elini tutmak garip hissettirmişti, gözlerini ayırmadan parmaklarını kızın avucunda gezdirdiğinde gözlerinde gördüğü ifade kesinlikle aşktı buna yemin edebilirdi.
Yine nefesi hızlanmıştı ve bir ara sanki gözleri dudaklarına mı kaymıştı? Kendinin de heyecanlanması normaldi değil mi? Sonuçta bu kızı seviyor olması lazımdı?
Yerinden kalkınca elini kızdan çekti ve gözlerini kaçırdı. Kızı daha fazla üzmesine gerek yoktu.
Damla ders çalışırken bir yandan da Bilge'ye anlatıyordu. Ama her anlattığı şeyde sanki peşinden bir kaç şeyi daha bildiğini fark etmişti. Belki de yavaş yavaş yerine geliyordu hafızası.
Tuttuğu kalemi arada dudaklarına vurduğunda gözleri hemen oraya kayıyordu. Aralarında bir çekim olduğu bariz belliydi burada bir yalan yoktu. Kim bilir nasıl seviyordu kızı, ama bunu hatırlamaması acı değil miydi?
~
Damla belki de hayatının en güzel anlarını yaşıyordu. O odasına kapanan Bilge normal hayatına dönmeye karar vermişti ve sürekli Damla'nın dibindeydi. Bir sabah uyandığında çocukluğunu hatırladığını söylemişti ve tüm detaylarıyla kendisine anlatmıştı.
Tek temennisi bir an önce kendisini hatırlamasıydı çünkü bu kadar dibinde olup da ona dokunamamak öyle zor geliyordu ki...Çok özlemişti Bilge'yi.
Doktor kontrolüne gittikleri gün çatlağının neredeyse kapanmak üzere olduğunu öğrenmişlerdi mesela. Hafızası için ellerinden bir şey gelmeyeceğini ama eski yaptığı şeyleri yapmasının bunu tetikleyeceğini söylemişti doktor.
O yüzden bugün ilk defa, o olaydan sonra ilk defa birlikte okula gideceklerdi. Damla otoparka girdiklerinde ister istemez korkmuştu. O gün gözlerinin önünden geçiyordu ve Bilge'nin yattığı yeri gördüğünde bir an nefesinin kesildiğini hissetti.
Kendini asla affetmeyecekti ve şu anki korkusu Bilge'nin her şeyi hatırlayınca ona kızması ve hayatından çıkarmasıydı.
Nasıl da korumuştu ama kendince?
"Damla."
Kadının seslenmesiyle gözyaşlarını hızla sildi ve yanına gitti. O da öylece dikilmiş çatık kaşlarıyla etrafa bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİ (GxG)
Romance"Uslu durmazsan cezanı çekersin." ~ Uyarı: Hikaye cinsel içerik ağırlıklı olacaktır. Bazen rahatsız edici sahneler de olabilir, 'ya çok tatlılar' dediğiniz güzel anlar da.