Gözlerini açabilecek miydi emin değildi. Daha doğrusu açtığında Bilge yanında yoksa ve dün gece yaşadıkları bir rüyaysa artık gidip kendini öldürecekti sonunda.
Ama buna gerek kalmamıştı.
Kollarını sarıp ellerini göğüslerine koyan ve arkasından sarılan kadın hayal olamazdı. Gülümsedi kendi kendine ve sanki mümkünmüş gibi Bilge'ye daha da bastırdı bedenini.
Başının üzerinde hissettiği öpücüğü o kadar kıymetliydi ki Bilge'nin.
"Uyandın mı sevgilim?"
Bu cümle için ne kadar beklemişti kadının haberi var mıydı?
"Uyanıp uyanmadığıma karar veremiyorum." dediğinde Bilge kahkaha atmıştı.
"Tüh, uyanmış olsaydın sevişelim mi diye soracaktım."
Daha Bilge cümlesini tamamlamadan dönmüş ve kadını yatağa yapıştırmıştı. Üzerine çıkıp dudaklarıyla kendine enfes bir ziyafet çekmişti sabah sabah.
"Sorman hata."
Bilge çok iyi biliyordu bunu. Gerçekten Damla en az kendi kadar azgın mıydı yoksa yanında yata yata kendine mi benzemişti bilmiyordu. Genelde içine kapanık hatta utangaç biri olduğunu sanardı ama ambalajı açtığında bambaşka biri çıkmıştı içinden.
"Bakalım dün gece yeterince ilgilenebilmiş miyim seninle?"
~
Birlikte duştan çıkıp giyindiklerinde, Bilge aşağı inerken aniden durmuştu merdivenlerin ortasında.
"Eyvah." deyip Damla'ya dönmüştü.
"Ne oldu Bilge?"
"Ben de diyorum neyi unuttum. Damla seni uyandırmak için gelmiştim ben aslında yatağa ama sen üzerime atlayınca unuttum." dediğinde Bilge'yi ilk defa bu kadar paniklemiş görmüştü.
"Neyi unuttun Bilge? Ocağın altını falan mı açık unuttun?"
"Hayır ya daha kötü. Eylül." dediğinde hiçbir şey anlamamıştı. Bilge'nin peşinden inip mutfağa girdiğinde Eylül'le karşılaştı. Elindeki kupaya sıkıca sarılmış, gözleri bir Bilge'de bir kendinde dolanıp durmuştu.
"Hoş geldin kanka ne zaman geldin?" deyip sarılmak üzere hamle yapmıştı ki Eylül eliyle durdurdu ve kendini geri çekti.
"Gelmek mi? Ha, oluyor bayağı." diye mırıldanmıştı. Neden böyle garip davranıyordu bir şey mi olmuştu?
"Hasta falan mısın, zaten bir rengin solmuş."
Bilge boğazını temizlediğinde sevgilisine baktı. O da bir garip bakıyordu.
"Ne oldu size be?"
"Damla, Eylül neredeyse -" deyip kolundaki saate baktı "45 dakikadır burada."
"E neden haber vermiyorsun Bilge?" dediğinde anlamıştı bu garip davranışlarının sebebini. Kız burada onları beklerken yukarıda çatır çatır sevişmişlerdi ve hiç de sessiz olduklarını hatırlamıyordu.
"Ha siktir, hepsini mi?" diye sorduğunda Eylül'e dönüp kız yavaşça kafasını sallamıştı.
"Özür dilerim benim hatam, sözde seni uyandırıp gelecektim."
Rezil oldukları kişi Eylül olduğu için çok büyük problem yoktu ortada ama sağlam rezil olmuşlardı. Bilge nasıl kapıldıysa sevişmeye kızı unutmuştu. Yapacak bir şey yoktu, herkes hiçbir şey olmamış gibi davranacaktı.
"Kanka sen neden geldin bu saatte?" Deyip konuyu değiştirmeye çalıştı Damla ama biliyordu ki Eylül bu şoku atlattığında çok fena dalga geçecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİ (GxG)
Romance"Uslu durmazsan cezanı çekersin." ~ Uyarı: Hikaye cinsel içerik ağırlıklı olacaktır. Bazen rahatsız edici sahneler de olabilir, 'ya çok tatlılar' dediğiniz güzel anlar da.