📿İyi okumalar.📿
📿📿📿
Adam, yani adını öğrenmiştik, Ferit hoca bize yardım edebileceğini söylemişti. Bu olayın gölgeler gibi bir şeyle alakası yok ve öyle şeyler gerçek değil demişti. Tamamen cinli bir olaydı yani.
"Ailelerimizin haberi yok ve olmasın lütfen Ferit hocam." Dediğimde onaylamazca bakmış ama hak da vermişti bana.
"Keşke saklamasaydınız ama yine de onları da bulaştırmayarak iyi etmişsiniz. Hadi girelim şuraya." Diyerek Buğra'nın öncülük ettiği bodruma indik. Buğra konuşmuyordu, gergin ve sinirli duruyordu. Sadece yürüyordu, ben de adamla konuşan olmak zorunda kalıyordum.
"Şu odadalar." Dediğinde kaç saat sonra sesini duyunca kaşlarım çatılmıştı. Bir şey mi yapmıştım ki farkında olmadan. Onu sinirlendirecek bir şey...
"Tövbe yarabbim! Bu, bu çok büyük bir güç." Demişti Ferit hoca içeri girer girmez. Gerginlikle köşede oturmuş ağlayan Caner'i yerden kaldıran Buğra'ya baktım.
Bahar sandalyede sadece gözlerini kırpmadan Caner'e bakıyordu küfür ederek. Bahar küfür etmezdi ki, nefret ederdi. Hatta ben edince ağzıma vururdu sürekli.
"Caner bu Ferit hoca, cinci hoca yani. Bu da arkadaşımız Caner, eh bu da Bahar." Dediğimde bana gülümsemişti. "Cinci hoca demeyelim de hoca desek daha iyi olur." Dediğinde özür dilemiştim.
"Peki yardım edebilecek misiniz bize?" Dediğimde sakallarını okşamıştı. Hepimize bakmıştı teker teker, sonra da en çok benimle konuştuğu için bana dönmüştü.
"Kaç yaşındasınız? Yani hepiniz aynı yaştasınızdır, topluca sorayım dedim." Dediğinde direkt söylemiştim aynı yaşta olduğumuzu belirtmeye gerek duymadan.
Ay fark vardı aralarımızda, ay farkıyla en büyüğümüz Buğra, sonra Caner, sonra Bahar, en küçük de bendim.
"16." Dediğimde kaşlarını çatıp Bahar'a yaklaşmıştı. Bahar o yaklaştıkça acı çeker gibi bir hale girmiş ama kahkaha atmıştı. Hocanın ona dokunmasına bile izin vermeden birden simsiyah gözlerini kapatıp açtığı an bayılmıştı.
"Gözleri!" Dedim heyecanla. Gözlerini açtığı an ve bayılma anı arasında gözleri kendi haline dönmüştü sanki.
"Ben de gördüm." Dedi Buğra da heyecanla. Hafif gülerek bana baktığında bakışlarımı kaçırdım. Ferit hoca Bahar'a muska gibi bir şey takmıştı. Küçük ve üçgen şeklinde, şu küçükken anneler koruyucu diye takardı ya ondan.
"Bunlar da sizin, sakın çıkarmayın. Uyurken bile." Dediğinde bana uzattığını almak üzereyken uzanıp kendi takmıştı. Buğra sinirle gülüp hocanın elinden muskayı alacakken Ferit hoca onlarınkini de kendi takmıştı.
"Dediğim gibi, bu sizde oldukça içinize girmesi zorlaşacak. Onu tamamen kaybedene kadar oyalar. Tekrar geldiğinde beni aramanız yeterli, hemen gelirim. Kısa yoldan yarım saatte gelebilirim." Dediğinde bana numarasını vermişti. Buğra sürekli hareket halinde olduğu için dikkatimi çekiyordu. Eli yumruk halindeydi.
"Teşekkür ederim hocam." Dediğimde gülüp omzumu patpatlamıştı babacan bir tavırla. Bahar'ın uyanmasını bekliyorduk şimdi hep birlikte, ondan sonra gidecekti.
"A-Aslı?" Titrek sesiyle adımı mırıldanan Bahar'la hemen yanına gidecekken Ferit hoca beni tutmuştu.
"Gözleri onu ele verecek, o Bahar olmayabilir bek-" Buğra beni kendine çekerken ona baktım bu defa.
"Sen az geri dur artık!" Diye yüzüme fazlasıyla yaklaştığında yutkundum. Ferit hoca gözlerini devirip önüne döndü. Buğra'dan kurtulup Bahar'a çok olmayacak kadar yaklaştım.
"Bahar, hani küçükken camiye gittiğimizde Kuran'a geçmiştik hepimizde. O zaman demiştin ya en sevdiğim dua-" Derken Bahar dolu gözleriyle gülümsemiş ve İnşirah okumuştu.
Gözlerim dolduğunda diğerleri de yaklaşmıştı. Hepimiz birlikte Bahar'a sarılmıştık. Biz ağlarken Ferit hoca hiç ses çıkarmamıştı.
"Tuhaf, sadece ben yaklaştım diye kaçmış olması çok tuhaf. Çocuklar tekrar söylüyorum. Eğer olur da şüphe bile ederseniz hemen beni arayın. Tamam mı?" Ferit hocayı onaylayıp göndermiştik. Bahar'ı bu gece bize götürmeye karar vermiştim. Ailesine zarar verebilirdi, benim odamı da kilitlerdim zaten.
📿📿📿
📿Yorumlarınızı bekliyorum.📿
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Odamdaki Gölge 📿
HorrorDört arkadaş bulaşmaması gereken bir ile bulaşmış, ormandaki bir ağaç eve girmişlerdi. Bu ağaç ev, tüm lanetin başlangıcı olmuştu belki de.