32🐠

236 16 4
                                    

 Ben bugün ruhumu gömdüm , her gün çiçek ektiğim toprağa.

-Yazarınızdan bir alıntı...



"Çantalarının hepsini çıkardın mı odana Berkin ?"

Annemin yorgun sesine aynı yorgunlukla cevap verdim. "Evet annee"

Yaz tatilinden yeni dönmüştük. Tam 3 aydır Aydın'da ki yazlıkta babaannemlerin yanındaydık. Daha önce de sık sık giderdik ama ilk defa bu kadar uzun kalmıştık. Bunun sebebi ise bendim. Buraya her ne kadar geç dönersem benim için o kadar iyiydi.

Bu üç ay boyunca hiç kimse ile iletişim kurmamıştım. Sosyal medya hesaplarımı , telefonumu hatta maillerimi bile sessizce almış veya kapatmıştım.

Bu ,kendimden yaptığım en büyük kaçıştı.

Ama kaçışım buraya kadardı. Yarın okulun son yılı ve ilk günüydü. Artık 12.sınıfa geçmiştim ve üniversite sınavına hazırlanmam gerekiyordu.

Odama çıkıp yatağıma doğru yürüdüm. Bakışlarım hemen yatağın dibinde duran sırt çantama kaydı. Sırt çantasına uzanıp aldığımda ön cebinde duran telefona gitti elim.

Uzun süredir kapalı olan siyah ekran ile bakıştım. Parmaklarım titrerken derin bir nefes alıp telefonun açma düğmesine bastım kısa bir süre. Telefon açılırken içimi merak dolu bir korku sarmıştı.

Sonunda ekran açıldığında kısa bir süre hiç bir bildirim yoktu. Tam rahat bir nefes verecekken ardı ardına bildirimler gelmeye başladı.

126 cevapsız çağrı...

278 mesaj...

İlk olarak cevapsız çağrılara baktığımda bunun 16 tanesi Doğaya aitti. 89 tanesi ise Ferit. Ama asıl beni şaşırtan Barış ve Serdar'dan gelen  çağrılardı.

Hızlıca mesajlar kısmına girdim.

Doğa: Berkin neredesin ? Bak artık şu telefonuna.

Son attığı mesaj buydu. Hızlıca Hemen altta duran Ferit'in mesajına tıkladım.

Ferit: Berkin bu kaçıncı mesajım veya aramam bilmiyorum. Umarım bu mesajımı aldığında bana geri dönersin. Doğa'dan ,Barıştan hatta Serdar'dan neden kaçtığını neden iletişim kurmak istemediğini biliyorum ama neden bana bunu yapıyorsun ?  Sana o kadar ihtiyacım var ki... 

Okuduğum son mesaj ile göğsümde bir ağırlık hissettim. Mesaj 1 ay önce atılmıştı. Son bir aydır Ferit'ten başka mesaj gelmemişti. Bu Akvaryumda ki en zararsız balık belki de oydu. Ama bu mesajına verecek bir cevabım yoktu. Ondan neden kaçtığımı yeni yeni anlıyordum.

Ferit'in mesajının hemen altında ki bildirime tıkladığım da Barış'ın mesajını görmem ile kaşlarım benden istemsiz bir şekilde çatıldı. 

Barış: Bugün evine geldim. Kapı duvardı sadece. Komşunuz Aydın'a gittiğini söyledi. Berkin...seninle konuşmak istiyorum. İlk ve son kez.

Yaklaşık 2 ay önce atılmış bir mesajdı. Attığı tek mesajdı. Onunla konuşmak istemiyordum. Ne Doğa ile ne de onunla. Eğer onlara hak vermeye kalkarsam en büyük haksızlığı kendime yapmış olurdum. 

Artık kabullenmiştim. Kendimden kaçtığım bu dönemde , kendimi bulmuştum. 

Artık ne utanıyordum ne de bunu bir ayıp olarak görüyordum. Bunca zaman kendimi kızlardan hoşlandığıma inandırmaya çalıştım. Hem kendimi hem de Barış'ın tayfasını.

AKVARYUM   BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin