Yağmur her zamankinden daha sert vuruyordu barakanın duvarlarına.
Selly en az on iki gün saymıştı , yağmur hiç durmadan her gün bir önceki günden daha kuvvetli yağıyordu.
Köylüler ekinlerinden vazgeçeli günler oluyordu artık yalnızca evlerinin yıkıcı rüzgara karşı ayakta kalması için dua ediyorlardı.Selly on ikiye kadar saymayı bildiği için iki kere
başa dönüp yeniden saymıştı.
İki kere on iki gün yağdı diyordu ablalarına.
Selly elindeki oyuncağıyla oynarken iki kere on iki gün yağdı şarkısını söylüyordu.
"İ-ki ke-re on iki gün "duraksıyordu "yağğğğdı"
İ-ki ke-re on iki gün "duraksıyordu "yağğğğdı
Biiir ke-re da-ha yağ-acak
Çiftçilerin ekinleri ha-rap oooolu-cak
Çiftçilerin ekinleri ha-rap oooolu-cak"
Ve Selly'nin kısık sesle söylediği , kimsenin duymadığı birkaç dize daha.Annesiyse çığlık atıyordu , hamileydi , ve şu an karnındaki bebeği dışarı çıkartmaya çalışıyordu.
Anne daha hamileliğinin ilk aylarında köyün büyücüsüne gitmiş ve bebeğinin cinsiyetini öğrenmek istemişti.
Anne ve babanın hali hazırda dört kız çocuğu vardı ve bu çocuklarının erkek olması için her gün dua ediyorlardı.
Büyücüyse çocuğun erkek olacağını söylemiş fakat daha fazla konuşmamıştı.Kadın çığlık atıyordu , en büyük kız sıcak su hazırlıyordu , bir diğeri soğuk bezle kadının terlerini siliyor , Selly'nin bir büyük ablasıysa babasına çatıda açılan deliğin onarımı için yardım ediyordu.
Selly'se şarkısını mırıldanıyordu.
Barakada o an yedi kişilerdi , kimsenin fark etmediği o varlık , Selly'nin şarkısına eşlik ediyordu , Selly'nin de haberi yoktu bundan.
Kadının çığlıkları durduğunda bebeğin çığlıkları duyulmaya başlamıştı.
İsimsiz o an için Selly'nin şarkısına eşlik etmeyi kesti ve korkunç bir gülümsemeyle bebeğe yaklaşıp anlını öpüverdi.
Bebeğin çığlıkları daha da artmıştı.
Anlında siyah bir iz oluşmaya başladı.
Anne korkuyordu , bebeği ölecek sandı , babaysa yalnızca bir doğum izi olduğu kanısındaydı.
Kadına sürekli korkmaması gerektiğini söylüyordu.Yağmur bir on iki gün daha devam ettikten sonra durmuştu.
İnsanlar evlerinden çıkmaya başladığında , hayvanlar ölmüş , ekinler çürümüş , ağıllar yıkılmış , ambarlar boşalmıştı ve büyük kış geliyordu.
Çocuk daha bir kaç günlükken insanlar çocuk hakkında dedikodular yaymaya başlamıştı.
Kimi iblis diyor , kimi uğursuz olduğunu söylüyordu.
Herkesin birleştiği tek bir fikir vardı , yıkıcı yağmur çocuk yüzünden çıkmıştı.
Çocuğun anlındaki siyah iz git gide daha bir belirginleşiyor ve altındaki deri çürümeye başlıyordu.İsimsiz hala evin bir köşesinde oturuyor bebeğin yanında kimse yokken yanına gidip onu sevmeye çalışıyordu , ama bir daha ona dokunmayacaktı , çünkü dokunduğunda ne olduğunu görmüştü.
Her bebeğe yaklıştığında bebek varlığını hissediyor ve ağlamaya başlıyordu.
Bebek ağladığındaysa ablaları yanına geliyor isimsiz korkup yine köşesine kaçıyordu.
Bebeğin yanında birileri varken Selly'e eşlik ederek oyalanıyordu.
Gün geçtikçe isimsiz bebekten nefret etmeye başladı , onu ablalarından kıskanıyordu , ayrıca her bebeğe yaklaştığında bebeğin ağlamasıda cabası bu canını daha çok sıkıyordu.Yıllar geçti erkek çocuk büyüdü , çocuğun hakkındaki dedikodular unutuldu ama çocuğun siyah izi hala aynı yerde duruyordu.
Devam Edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kamstrio Anahtarı(4 Dişi Şeytan)
Fantasy5 Kitaptan Oluşan Bir Seridir. 1.Kitap(4 Dişi Şeytan) Yüzyıllar önce başlayan karanlık savaşın kalıntılarını ve kaybettirdiklerini kimsenin görmezden geldiği bir zamanda herşey toz pembeyken özel yüzüğün yerini bulmasıyla unutulan gerçekler tekrar h...