BREANNA
Güneş eskisi gibi odayı aydınlatmıyordu artık.Kışın yaklaştığı yaprakların dallarına kırgınlığından belliydi.Onlar da benim gibiydi işte.Sevdiklerinden ayrılıp toprağa düşüyorlardı.Benim de sahte ölümüm gerçekleştiğine göre ben de bir nevi toprağa kavuşmuş oluyorum.
Sevdiğim herkesten uzakta bu karanlık odada sahip olamayacağım şeyler için ağlıyorum."Gözyaşlarım daha fazla akmaz,daha fazla ne kadar incinebilirim ki ?" Dediğim her gün aslında öyle olmadığını fark ediyorum.
Bugün cenaze törenin gerçekliştiğini Gleann'in annesi Linda'dan öğrendim.Damian'ın ne hissettiğini öğrenmeyi çok isterdim.Üzülmüş olabilir mi ?Belki de haberi bile yoktur.Ya da sadece kaçmamdan onun sorumlu tutulacağı için üzülmüştür.Sonuçta beni koruması ve Gleann'e ulaştırması gerekiyordu.Başarısız olmuştu.Kral'ın gözünden düştüğü için üzülüyor olabilir.Başarısız olduğu için..Bu düşünce içimi acıttı.Sanki içeride bir yerlerde bir şey kırılmıştı ve kalbime batıyordu.Bu düşünceyi bir an önce kafamdan uzaklaştırmaya çalıştım.
Aklım bir kaçış yolu aradı ve hemen Linda'yı buldu.O kadına karşı hiçbir şey hissedemiyorum.Tamamen bomboş.İyi olduğunu normal bir zamanda düşünebilirdim.Ama şimdi durum farklıydı.Ve onun iyi olduğuna kanaat getirmem için bana yardım etmesi lazım.
Bana her zaman kibar davransa da ona güvenemem.Burada tutsak olduğumu biliyor.Ne kadar perişan olduğumu da görüyor ama hala bana yardımcı olacak hiçbir şey yapmadı.Bunu ondan beklememem gerektiğini biliyorum.Sonuçta oğlunun isteği üzerine burada tutuluyorum elbette ona karşı gelecek hiçbir şey yapmaz.Ama yine de ondan daha fazlasını beklemeden edemiyorum.Hiçbir suçum yokken burada bir ömür yaşamam adil değil.Birinin bana yardım etmesi için yeterli sebeplerim var.
Bu evde yaşayan herkes burada tutsak olduğumu biliyormuş.Bunu da Linda söyledi.Ama hiçkimse neden burada olduğumu ya da kim olduğumu bilmiyormuş.Sadece herkes benim Gleann'le evlenecek olan kız olduğumu düşünüyormuş.Gleann'le evlenmek istemediğimi biliyor olmalılar çünkü günün yarısını çığlık atıp kapıyı yumruklayarak geçiriyorum.Umarım biri sesimi duyar ve bana yardım etmek ister.İçlerinde eminim iyi kalpli biri vardır.Gerçi bu evde kaç kişi yaşadıklarını da bilmiyorum.Buraya ev demem ne kadar doğru onu da bilmiyorum.Suana kadar görebildiğim tek oda salon.Evin büyüklüğü hakkında edindiğim tek bilgi Gleann'in buraya kale demesi.Eğer bu odadan çıkıp diğer odalara girebilirsem işte o zaman kendime bir harita çıkarıp farkedilmeden çıkışı bulabilirim.Şuana kadar ağlamaktan isyan etmekten başka hiçbir şey yapmadım.Ve bunların hiçbiri bir işe yaramadı.Bu yüzden artık başka çözümler bulmam gerekiyor.Mesela Gleann'le iyi geçinmek ve onu etkim altına almak olabilir.Benden hoşlandığını söylemişti.Demek ki beni sevme ihtimali de olabilir.Eğer onu kandırabilirsem bahçeye çıkmama bile izin verir.
Odaya hiçkimse gelmediği için kimseden yardım da isteyemiyorum.Elimdeki tek şey Gleann'le iyi geçinip buradan kurtulmamı sağlayacak planı kurgulamak.Kendime güvenmiyorum.Beni beğendiğini söylemiş olabilir ama benim asıl amacımı öğreneceği bir şey yaparsam işte o zaman buradan asla kurtulamam.
Kendimi kaçış planı yapmak için zorlasam da aklım hala Damian'daydı.Artık öldüğümü düşünüyordu ve beni aramaya devam etmeyecekti.Sadece görevini yerine getirmek için bile beni bulmaya çalışmayacaktı.Çünkü artık ben ölüydüm.Yaşamıyor olmayı tercih ederdim.Çünkü gerçekten bir ölüden farkım yoktu.
Acaba babamın sahte ölümümden haberi var mıydı ? Ona kaybolduğumu söylediklerini sanmıyordum.Çünkü ortalığını karıştırmak istememiş olmalılar.Babam iyi bir barondu.Ve ingiltere kralı babamı çok severdim.Annem kralın kuzeniydi.Bu yüzden babamla kan bağı olmasa da akrabalık bağı var.Bundan dolayı babam eğer ondan yardım isterse yardım edeceğinden eminim.Bunu muhtemelen Kral Robert da biliyor olmalı.Sırf bu yüzden bile babama haber vermemiş olabilirler.Ama öldüğümü saklayamazlar öyle değil mi ? Babam bana düşkündür.Evlendiğimi kendi gözleriyle görmek isteyecektir.Ondan gizleyemezler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORUYUCU
Historical FictionO...Gelmiş geçmiş en büyük savaşçı. Bir kadının aklını başından alabilecek delici mavi gözlere ve güneşle öpülmüş altın sarısı saçlara sahip yakışıklı bir şövalye. O..Aşkı tanımayan,sevgisiz büyümüş bir asker. Damian Leathan.. Bu bir İskoç şövalyeni...