23.Yeni Bir Cinayet

479 30 10
                                    

Gleann Kralın şehrinde düzenlenen toplantıya yetişmeye çalışıyordu.İngiliz Kralının oğlu Arthur'un geleceğinden haberdardı ama yolun bu kadar kısa sürmesini beklemiyordu.Beklediği tarihten daha önce gelmişti ve şuan Damian da dahil herkes o salondaydı.Bir tek kendisi dışında !Bu durum onu sinirlendiriyordu.Çünkü Kral Robert ona geç haber veriyordu.Damian'ın toprakları Willingshire buraya daha yakın olduğu için ilk gelen hep o oluyordu.Gleann'in kendi adamları olmasa her şeyden daha geç haberdar olurdu.Kral'ın şehrine geldiğinde ilk işi ahıra gitmek oldu.Gözleri Damian'ın atını aradı.Ve göremediği için kendini büyük bir zafer kazanmış gibi hissetti.Atından atladı ve atını görevlilerden birine teslim etti.

Büyük saray yine tüm ihtişamıyla ayaklarının altındaydı.Babası buranın sahibi olamamıştı ama kendisi buranın sahibi olacaktı.Ona karşı çıkan herkes bunun cezasını çekecekti.Kimse onun yoluna çıkamayacak ve kimse ona engel olamayacaktı.Ama her şeyden daha önemli bir intikamı vardı.Damian hem kendi yaptıklarının hem de babasının yaptıklarını ödeyecekti.Bu her şeyden daha öncelikliydi Gleann için.

Genç savaşçı alacağı intikamın ve kazanacağı zaferin gücünü damarlarında hissetti.Güçlü adımlarla büyük salona girdi.Beklediği gibi Damian içeride değildi.Ama Ailbert hala içerideydi.Kızıl saçlı prens camın önünden dışarıyı izliyordu.Ailbert ve Kral oturdukları yerden hararetli bir şekilde konuşuyorlardı.Gleann Damian'ın neden hala gelmediğini merak etti.Ailbert burada olduğuna göre o da burada olmalıydı.Yoksa duydukları doğru muydu ? Damian gerçekten her şeyi Ailbert'e mi devretmişti ? Bunun sadece bir dedikodu olduğunu düşünmüştü ama belli ki doğruydu.Burada olmamasının başka bir açıklaması olamazdı.Tıpkı Damian gibi ünlü baron Scarlett de burada değildi.Onu daha önce görmemişti ama neredeyse salondaki herkesi tanıyordu.Hiçbiri genç bir kızı olacak kadar yaşlı değildi.Ve hepsi de savaşçıydı.Gleann bu konu üstüne daha fazla düşünme fırsatı bulamadı.Çünkü tüm gözler ona çevrildi.

Gleann'in salona girişi herkes tarafından fark edildi.Kızıl prens ona doğru döndü.Ve gözlerindeki bakış Breanna'nın ölümünden duyduğu rahatsızlığı dile getiriyordu.Aralarında akrabalık bağı olduğunu duymuştu ama çok yakın sayılmazlardı.Bu adam Kral olamayacak kadar naifti gerçekten.İçinden kibirle güldü Gleann.

Arthur Gleann'e doğru yürüdü.Gözlerinde hem hüznün hem de anlayışın izleri vardı.Gleann'in yüzündeki kendinden emin ifade yerini sahte bir hüzüne bıraktı.Genç prens Gleann'in omzuna dokundu ve ona güç vermek için omzunu hafifçe sıktı.

"Sana söz veriyorum.Breanna'nın ölümüne sebep olan herkesten bunun intikamı alınacak.Bunun için güçlü olmalısın." Dedi ve elini genç adamın omzundan indirdi.

Arthur yaşça hem Damian'dan hem de Gleann'dan küçüktü.Ama en az onlar kadar heybetli bir bedeni vardı.Kızıl saçları yaşı ne kadar büyürse büyüsün yüzüne çocuksu bir hava katacaktı.Ama genç adamın bakışları o yaştaki bir adamın sahip olamayacağı olgunluğu gözler önüne seriyordu.Gleann yüzüne sahte bir hüznün maskesini yerleştirdi.Ve konuşmaya başladı.

"Bundan şüphem yok.Ama yine de bunların yaşanmamış olmasını ve Breanna'nın yanımda olmasını dilerdim." Dedi.Olayın gerçek yüzünü bilmeyen herkes Gleann'in sahte sözlerine inanmıştı.

Arthur başına onaylarcasına salladı.Ve masaya doğru yürüdü.Gleann prensin yanındaki sandalyeye oturdu.Tam karşısında Kral ve Ailbert vardı.

"Hoşgeldin Gleann.Prensin ve Baron Scarlett'in geldiğini öğrenir öğrenmez sana haber yollaması için askerlerden birini görevlendirdim.Geç haberin olduğu için üzgünüm oğlum." Dedi Kral Robert.

Gleann Kral'ın "oğlum" demesine alışık değildi.O kelimeyi genellikle Damian'a söylerdi.Bu yüzden bu samimiyeti onu şaşırtmıştı.Belli ki Gleann iyi rol yapıyordu. Kendisinin Breanna'nın ölümüne üzüldüğüne inandırabilmişti herkesi.

KORUYUCUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin