Bölüm Şarkısı -Henry Jackman-Prologue
Sabah uyandığımda Leticia'nın yazısı aklımda belirip duruyordu.
El yazması günlük tarzında değildi, semboller ve önemli simya bilgileri bulunuyordu.Ahşap çalışma masamın üzerine koydum.
Gün ışığı panjur perdemden yükseliyordu.Uyandım.Koridordan aşağı kütür kütür eden merdivenden indim.Ellerimle gözümü ovuşturup mutfaktaki oturma köşesine geçtim.
Herkesten önce kalkmıştım.Mutfak ile salon bitişik olduğundan John'un salondaki sarı kanepede yatışını izledim.Düşecekmiş gibi duruyordu.
''Ne yapıyorsun ?'' biri bana dokundu.
''Roberto sessiz olur musun? Birazdan konuştuğumuzu duyup uyanacak...''
"Biraz daha sessiz olmayı beceremiyor musunuz ?" dedi John.Her zamanki gibi sırıttı.Takımca kahvaltımızı yaptıktan sonra MAKİNE hakkında konuştuk.
Tak...tak...tak...
Sessizlik.
Tak...tak...tak...
Koştum ve kapı'nın mandalını aşağı indirdim.Tony...
Hayır, bu olamazdı onu görmeyeli uzun zaman olmuştu ama o gerçekti ve hiç olmadığı kadar da zayıflamıştı.Sarıldım, o da bana...
"Tony, biz seni öldün sanmıştık ama sen...hayattasın."
"Şey...evet aslında ben her şeyi anlatacağım."
"Yoksa MAKİNE'de mi seni kaçırdı ?"
"Ne demek istediğini anlamadım."
"Tabi, özür dilerim yani mor kapüşonlular..."
"Evet, benim de tek hatırladığım şey o." diyerek eliyle yarım daire şekli çizdi.Benim arkamı gösteriyordu.Takım arkamdan Tony'e bakıyordu.
"Marie, bunlar da kim?"
"İçeri gel." heyecan ve özlemden onu içeri almayı unutmuştum.Heybetli kapıyı ittim ve kilitledim.Salona herkesi topladım.Tony'e takım arkadaşlarımı tanıtıp bütün olayları anlattım.
"Marie sana bir şey göstermem gerek." diyerek mutfağa yöneldik.Cebinden çok fazla katlanılmış bir parça kağıt çıkardı.
"Bunu kim koydu bilmiyorum ama üzerinde Marie için yazıyor..."
Aldım.Leticia'nın yazısıyla aynıydı.Katlı yerlerinden teker teker açtım.Büyük bir televizyon boyutunu aldı.Bembeyazdı, ne resim ne yazı.Bu ne içindi.Tony'e sordum bilmiyorum dedi.
Mutfak tezgahı üzerine serdim.Perdeler açık olduğundan dolayı güneş ışığı tezgaha yansıdı.Kağıt simli ve siyah mermerle bir oldu, dalgalandı.Elimi içeri soktum, gerçekten de girdi.Sonra sonsuzluğa daldım.
Tak...düştüm.Hava nemliydi, sert ve katı bir şeyin üzerindeydim.
Tahta...bu bir iskeleydi.Kenar çitleri çürümüş kahverengi bir iskele.İlerdeki sarı sazların, kırmızı güneşin ve yeşilimtırak gölün güzelliğinde tek bir şey çok sırıtıyordu.Kırmızı bir sandal rüzgarın esintisiyle sallanıyordu...
İskeleden aşağı indim ve tekneye ulaşmak için göle girdim.Yüzdüm ve tırmandım.Kahverengi kabarmış oturma yerinin üzerinde beyaz bir zarf duruyordu.Aldım.
Marie
Bu zarfın içinde MAKİNE dünyasının haritası var, bunu kullanın.
Leticia
Zarfın içindeki haritayı aldım.Kayıkla tekrar limana döndüm.Tahta liman dalgalandı, kabardı ve yine sonsuzluğa bıraktım kendimi.
Haritayı kurtardım ama annem ve takımım daha kurtarılmayı bekliyorlardı.Eğer bir kurtarıcı olacaksam bu haritayı kullanmalıydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN KARANLIĞINDA
FantasiaBAŞARMAK TEK BİR SEÇİM İSE NASIL AYAKTA KALACAKSIN ? TEK BAŞINASIN FAKAT MAKİNE SENİ TANIMADI ! Marie önemli bir seçim yapmak zorundadır.MAKİNE bütün herkesi ele geçirmeye çalışacak fakat Marie verdiği kararlarla büyük bir cesur olduğunu kanıtlayaca...