" Baek? "
" Hhh! Ahh! "
" Şhhh, yorma kendini uzan sen. Doğrulmana gerek yok. "
" İyi ki geldiniz Jongin, sen de Kyungsoo. "
Jongin, Baekhyun'un elini tutup gülümsemişti. Sehun'un patlattığı bombanın ardından okula gitmek yerine hastaneye gelmişlerdi. Odada bulunan herkes gülümsemeye çalışsa da o günün geldiğinin fark edip diken üzerine oturmuşlardı. Suskunluklarının bedelini ödemeye.
" Tabii ki gelecekler Baek, sen de bu ailenin bir gelini sayılırsın artık. "
" On iki dikişim birden ağrımasaydı seni dövmek için yerimden kalkardım Chanyeol. Şanslı günündesin ki dikişlerim acıyor. "
" Chanyeol değil, sevgilim. Hatta Oppa, söyle hadi! Op-pa. "
" Baekhyun, bunu sana kim yaptı? "
" Aynı soruyu ben de sordum ama söylemiyor Jongin. "
" Jongin, başım ağrıdı. Chanyeol'u biraz bahçeye götürür müsün? Geceden beri konuşuyor, bir susmadı. Hayır, konuşmaktan çenesi çıkacak diye korkuyorum. "
" Tamam, çıkalım. Sen de dinlen biraz. Hadi Kyungsoo. "
" Siz bahçeye çıkın ben tuvalete gidip tekrar Baekhyun'un yanına geleceğim. Tek kalmasın. "
" Bahçedeyiz o zaman biz. Sorun olursa.. "
" Ararım. "
Kyungsoo, Jongin'lerin arkasından çıkarak erkekler tuvaletine doğru yürümeye başlamıştı. Yavaş adımlar atıp, Jongin'lerin gözden uzaklaşmasını beklemişti. Jongin'in şahane kalçalarını görmemeye başlayınca hızla geri dönmüştü Kyungsoo, bilgi-işlem veznesine doğru. Günlerdir içini kemiren, beyninde dönüp duran o anının doğruluğunu öğrenmek istiyordu. Parçalar çok dağınıktı, yapboz tamamlanmamıştı ama önce köşelerden başlamak istiyordu Kyungsoo.. Önce bir şeyden emin olması gerekiyordu.
" Merhaba, bir şey sorabilir miyim? "
" Buyrun? "
" Bir hasta hakkında bilgi alabilir miyim? "
" Hastalarımız hakkında ne yazık ki bilgi veremiyoruz Efendim. "
" Peki, sadece kaydı olup olmadığına baksak? Lütfen, sadece o'nu öğrenmek istiyorum. "
" Aramızda sır ama. "
" Tabii ki, kimseye söylemem. Luhan? "
" Luhan? Soyadını bilmiyor musunuz? "
" Hayır. "
" Bir bakayım.. Luhan.. Luhan adında bir hastamız var. "
" Gerçekten mi? "
" 230 numaralı odamızı gördünüz mü? Deniz manzaralı. "
" Anlamadım. "
Veznedeki kadın, Kyungsoo'ya biraz yaklaşarak gülümsemiş, etrafı kolaçan ettikten sonra fısıldamıştı.
" 230 numaralı odada kalıyor. İkinci sağdan gir, koridorun sonundaki oda. "
" Teşekkur ederim. Çok teşekkür ederim. "
" Umarım umduğunuz kişi o'dur Efendim. "
Kyungsoo, dudaklarını kemirerek ilerlemişti kadının anlattığı odaya doğru. Günlerdir hatırladığı o anıyla yüzleşmesi gerektiğinin farkındaydı ama korkuyordu. Zaten bu yüzden sormamış mıydı Jongin'e ya geçmişinden biri gelirse diye? İki yıl önce, zehirlenip hastaneye geldiği gün duymuştu ilk kez o ismi.. Luhan.. Koltuk değnekleriyle yanında bir arkadaşının yardımıyla yürüyordu. Minik adımlar atıyor, düşmeden ilerlediği için gülümsüyordu. Sonra arkadan bir ses yükselmişti telaşla ' Luhan? ' diye. Seslenen kişinin yüzünü görememişti o zaman Kyungsoo, gözleri kararmaya başladığı için. Sadece telaşlı ve korkmuş sesini hatırlıyordu. ' Luhan, neden odandan çıktın? ' Luhan.. Neden yeniden ortaya çıktın?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Külkedisi Sokağa Çıktı (Kaisoo Fanfic) (✓)
FanfictionHastalığın adı hissizlik değil Jonginsizlik..