B4-İntikam Planı?

352 32 10
                                    

Multide Asya'nın yemekte giydikleri...

•》4.Bölüm《••

Merdivenlerden indim ve bahçeye çıktım. Lipo beni görünce üstüme atladı. Kaç saattir hayvanı ihmal ediyordum. Herkes masadaydı. Şu ana kadar tanışmamış olduğum sadece bir bayan vardı. O da müdürün karısı olabilir diye düşündüm.

"Geciktiğim için üzgünüm." deyip masadaki boş yere oturdum. Lina'nın yanına. Tam karşımda annem, onun yanında müdürün karısı , sofranın iki başında babam ve müdür, sonrasında da sırasıyla ben, Lina ve öküz. Onunda hâlâ adını biliyorum.

"Pelin Hanım gelmeyeceğini söylemişti."

"Misafirlerimizi kırmayayım dedim."

"Merhaba Asya'cığım." dedi o kadın.

"Merhaba."

"Gülçin ben. Gülçin Görgün."

"Tanıştığıma memnun oldum Gülçin Hanım."

Tabi ki de yalan. O iki pisliğin annesiyle tanışıyorum ne memnun olacağım?

Bu sefer de Bilal Bey "Bunlarda Yağız ve Lina. İkiz çocuklarımız. Seninle yaşıtlar." dedi. Onlara baktığımda o kadar da benzemediklerini farkettim. Yemeğe başlayınca herkes kendi arasında konuşmaya başladı. Lina bana yaklaşıp, " Ben bugünkü tatsızlık yüzünden gerçekten çok özür dilerim. Bunu Can'a da söyleyeceğim." dedi.

"Yok. Biz o sorunu hallettik, gerek yok."

Bunu sadece Can'ın yapacağı intikam planı için söylemiştim.

"Gerçekten mi? Beni affetmenize çok sevindim."

Gülümseyerek ona baktım.

"Babam bahsetti, Can'da bizim okula gelecekmiş. Ve sende. Eminim ki çok iyi arkadaş olacağız. Bizim arkadaş çevremiz Yağız'la bayağı büyük. Size de hemen kaynaşırlar, zorluk çekmezsiniz."

Eyvah! Şimdi bu kız böyle konuşunca, acaba Can ne yapacaksa yapmasın diye düşünmeye başlamadım değil. Arkadaş çevremizde geniş dedi. Bu da eşittir, bir sürü düşman. Ne yapacağım ben. Can'a bir şekilde bunu söylemeliyim. Ama nasıl? Of! Of! Ve yine of!

Ve işte o an! Can içeri girer. Benim onca kaş gözümden hiçbir şey anlamadan Bilal Beyin olduğu yere gider. Elindeki sıcak tencere, aniden Yağız ve Lina'nın üstüne düşer...

Yandık biz. Şu an onlar yansa da bence biz daha fena yandık.

Lina tiz bir çığlık atarken Yağız Can'a bağırarak üstündeki tişörtü çıkardı.

Yağız'ın kasları... "Üf!" Hayır hayır bunu ben demiş olamam.

"Üf üf! Yandı çocuk." diyerek ortamı toparlamaya çalışsamda Yağız buna inanmamıştı.

"Ben çok özür dilerim, istemeden oldu." dedi Can numarayla.

"Ya öyle bakacağına yardım etsene!" diye bağırdı Yağız.

"Ne yapabilirim efendim?"

"Ben gidiyorum baba. Size afiyet olsun!" dedi ve hızlı adımlarla evlerine gitti.

"Bende gidiyorum baba." Lina'da onun peşinden gitti.

Babam Can'a öfkeyle bakıyordu.

"İzninizle." diyerek sofradan kalktım ve Can'a içeri gel bakışı attım.

"Cano n'aptın sen ya? Bittik biz. Helvamızı kavuracaklar bizim."

"Kızım korkma ya, Ömer amca bir şey demez."

Aşk Olsun• RİBÖHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin