CÜNEYT
"Ne?Ay yok siz abartıyorsunuz.Hem o daha dün akşam bana sen benim dostumsun dedi.Yani siz yanlış anlamışsınız."Sabahtan beri o konuşurken yüzünün her yerini incelemiştim.Mimiklerini,bakışlarını.
Ama son söyledikleri dikkatimi dağıtmıştı."Siz dün beraber miydiniz?"
"Evet,akşam sahilde biraz sohbet ettik."
Demek sahilde sohbet ettiniz akşam akşam. Ne güzel.Çok eğlendiniz mi bari?
"Hadi kalkalım artık." Dedim.Hesabı ödedim ve şirkete yürüdük.
"Teşekkürler"
"Ne için?"
"Yemek ısmarladınız ya."
Yemek ısmarladım diye teşekkür ediyor ya.Canım benim. Ben sana nasıl sinirleneyim.
"Yoo ısmarlamadım ki.Maaşından kesicem bu yemeği.He tabi bi de simitin falan da parasını maaşındam kesicem." Dedim.
Tabii ki dalga geçiyorum.O kadar da ökiz değiliz heralde.Ama ne tepki verecek merak ettiğim için böyle yaptım.
Şaşırdı ve bana baktı. Sonra yürümeye devam edip "Aa,tamam canım kesin.Sanki zorla aldırdık." Dedi trip atarcasına.
"Ya şaka yapıyorum saçmalama." Dedim. Gülmeye başlayınca o da gülmeye başladı.
"Yaa çok kötüsünüz" dedi gülerken.Sonra sanka kankasıymışım gibi omzuma yumruk geçirdi.
Bu hareketi yaptıktan sonra bir-iki saniye gülmeye devam etti.Sonra yerinde çakılmış gibi durdu ve bana dönüp "Çok özür dilerim,çok özür dilerim. Öyle bir anda reflesk oldu."
Sonra kendi kendine konuşmaya başladı. Duymadığımı sanıyor ama ben hepsini duydum.
"Salak mısım kızım ya.Adam sanki arkadaşın.Salak İdil Salak İdil.O değil elimi de acıttı.Nasıl bir omuz varsa. "
Kendi kendine konuşması bitecek olacak ki kafasını kaldırıp bir şey dememi bekledi.
Bu haliyle o kadar şapşal ve tatlı görünüyor ki.
"Oha kızım ya,ne ağır elin var senin." Dedim gülerek
"Kızmadınız mı?" Diye sordu korkuyla
"Kızmadım" dedim gülerek.O da yavaştan güldü ve utançla yürümeye devam etti.
~~~~~~~
Ofis aşırı sıkıcıydı.İşler felan da sıktı.Akşam gelse de iş bitse.
İDİL
Oooof ne kadar sıkıcı bir gün ya.Akşam olsa da eve gitsek.Mesainin bitmesine 1 saat kala o kadar canım sıkılmıştı kiii.Allah'tan şimdi evimde keyif yapıyorum.
Kanallar arasında gezinirken öylesine bi dizi açıp izlemeye başladım.
Vay bee ne olaylar oldu yarım saate.Bak sen sapık adama kızı kaçırmaya kalktı.Ayıp be ayıp. Yaşından başından utan.
Televizyonun sesini kısmamla telefonunkini duymam bir oldu.
Cüneyt Bey:4 cevapsız çağrı, 3 mesaj.
ALLAH!Noluya ya.Hemen kilidi açıp ne zaman aradığına baktım. 30 dakika olmuştu
Sonra korkarak mesajları açtım."İdil telefonlarını niye açmıyorsun?" 29 dakika önce
"İdil evine geliyorum. " 18 dakika önce
"İdil aşağıdayım,aşağı in." 2 dakika önce
Ayy ama ben böyle kısacık şortla inemem ki aşağı.Hemen eşortmanımı geçirdim.Kapıya geçtim ve kapıyı açtım.
Allah!! Karşımdaki Cüneyt Bey'e baktım.
Küçük bir çığlık atıp üstüme gelen adama şaşkınca baktım.Noluyo oluuuuum.Hop dedik.
Kapıyı kapattı ve içeri girdi.
Cidden noluyo şu an.
"Cüneyt Bey girebelieceğinizi söylemedim."
"İzin almadım ki." Dedi.
"Evde yalnızım şu an lütfen çıkar mısınız?"
"Nolacak?"
"Ne mi olacak?Ya size yalnızım diyorum.Sizce normal mi ikimizin tek kalması bu saatte?"
"Korkma,bir şey yapmayacağım sana.Bir şey sormaya geldim."
"Telefonda da sorabilirdiniz."
"Evde canım çok sıkıldı.Bara gidelim mi beraber?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patron'um
General FictionSert ve duygusuz biri gibi görünen, çapkın bir adamı asistan bir kızın değiştireceği kimin aklına gelebilirdi? Cüneyt,babasının zoruyla işe başladığı şirkette hayatının aşkı olan İdil'i buldu. Duygusal,kırılgan ve dünyalar güzeli bu kız Cüneyt'in ak...