21.Bölüm- Telefona Gelen Mesaj?

87K 4.5K 747
                                    

yzr_kedi ve hilalnurcamoglu adlı kişilere ithafen ❤

Derin derin nefesler alarak Seçil cadısının kapısının önünde durmuş boş boş kapı kulbunu inceliyordum. Kapının üstünde yazan Genel Müdür- Seçil Kaya yazısı sinirimi bozduğu için kapının kulbuna odaklanmaya karar vermiştim. Eh, eninde sonunda bu odaya girecektim değil mi? İşkencemi uzatmanın bir anlamı yoktu.

Çift tıklatarak kapıyı araladım. Seçil cadısının birazdan bana ne laflar sokacağını düşünmek bile istemiyordum. Kafasını öne eğmiş, bir dosyayı incelemekle meşguldü. Kafasını hiç kaldırmadan, eliyle karşısında ki koltuğu işaret etti ve "Otur Öykü'cüğüm." dedi.

Cüğüm? Bugün kesinlikle sağ tarafından kalkmış olmalıydı ya da gelirken kafasına saksı filan düşmüştü. Seçil cadısının böyle davrandığı nerede görülmüş? Kesinlikle bu işte birşey vardı...

Sesimi çıkarmayarak Seçil'in karşısındaki yerimi aldım ve dosyayla işinin bitmesini bekledim. En sonunda kafasını kaldırdığında, beni baştan sona incelemişti.

"POL'den teklif aldığını duydum." dedi arkasına yaslanarak.

Bu kaltak kesinlikle kapı dinliyordu! Birde utanmadan bunu söylüyordu.

"Bunu nerden biliyorsunuz?" dedim oturduğum yerde rahatsızca kımıldanarak. Tanrım! Bu kadının karşısında otururken bile kasılıyordum, konuşurken nasıl olduğumu artık siz tahmin edin...

"Öykü..." dedi bir kaşını kaldırarak, aynı anda yüzünde de alaycı bir gülümseme oluşmuştu. "Güçlü bağlantılarım var, ayrıca hergün bir çok dergiden iletişim bilgilerini isteyen bir sürü telefon alıyoruz. Şirket bilgilerin gizli olduğu için tabii ki vermiyoruz. Ancak Pol, güçlü bir şirket, senin iletişim bilgilerini kolaylıkla bulabilir, ki sen böylesine fenomen olmuşken seni kendi bünyesine geçirmek isteyeceğini tahmin etmek o kadar da zor değil."

"Herneyse, evet. Pol'den böyle bir teklif aldım." dedim umarsızca. Saklamak için bir sebebim yoktu hatta söylemek daha da hoşuma gitmişti, kendimi daha değerli hissettirmişti.

"Lafı dolandırmak istemiyorum o yüzden direk konuya gireceğim."

O ayağa kalkıp yanıma doğru gelirken bende meraklı gözlerle ona bakıyordum.

"İstifa etmeni istiyorum."

"Ne?!" dedim şok olarak. "Ne hakla böyle birşey istersiniz?"

"Zaten sende istifa etmeyi düşünmüyor muydun? Hadi ama, şimdi masum ayakları yapmana hiç gerek yok. Şimdiki maaşının beş katı, araba... Buna kim hayır diyebilir ki? Ben senin işini kolaylaştırıyorum."

O kadar sinirlenmiştim ki, sesimi yükseltmemek için oldukça zorlanıyordum. "Seçil cad... Hanım, ben işimden memnunum. Herşey para değildir." dedim ayağa fırlayarak. Benim için bu konuşma burada çoktan bitmişti. Hem zaten, şirketin sahibi yani Bora Bey benim kalmamı isterken, kıytırık, cadı, seksi genel müdürün sözlerini kim takardı ki? İstese bile beni kovacak konumda değildi şuan. Zaten kovacak konumda olsaydı çoktan bunu yapardı, istifa etmemi istemezdi.

Seçil cadısı şuh bir kahkaha patlatınca, sinirlendiğimi saklama ihtiyacı duymaksızın yüzüne baktım fakat hiç oralı gibi değildi.

"Ne peki, senin için önemli olan? Ah, dur tahmin edeyim... Bora Bey'e olan aşkın olabilir mi?" dedi gülerek ve ekledi. "İki kilo verdin diye sana bakacağını sanmıyorsun değil mi?"

Sinirden gözlerim dolmak üzereydi. Resmen karşıma geçmiş benimle dalga geçiyordu. "Bora Bey'e aşık değilim. İşimi seviyorum ve dört senedir emek verdiğim şirkete sırtımı dönmek sizin gibilerin aksine bana yakışmaz ve benim kilolarım sizi hiç ilgilendirmez." diyerek çantamı kapıp, bir hışımla odadan çıktım.

1.Külkedisinin Zayıflama Hikayesi 2.Gizemli Erkek AvcısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin