58

155 37 7
                                    

BOL BOL YORUM BEKLİYORUM LÜTFEN

Yavaşça koltukta duran çantamı aldım. Ve Liam ın hala önünde dikilmekte olduğu kapıya doğru yürüdüm. Beni sakinleştirdikten sonra defalarca Niall ın gidip gitmediğini kontrol etmişti. Ve beş dakika önce de sokağın karşısına park eden gizemli arabadan bahsetmişti. Yani paranoyakça davranıyordu.

"B-bekle nereye?"diye sordu Liam telaşla. Montuma uzanmadan önce ona açıklama yapmaya karar verdim. "Gomezlere"diye yanıtladım kısaca. "Neden?"

"Daha fazla burada kalamam"diye ekledim. Liam kaşlarını hafifçe çattı. "Hiçbir yere gitmiyorsun Lovato."dediğinde gözlerimi devirdim. Onun için uğraştığımı görmüyordu!

"Bak Liam. Ben burada durmaya devam ettiğim sürece Niall sürekli gelecek. V-ve ben daha fazla bu tür olaylara dahil olmanı istemiyorum.". Liam hızla omuzumdan çantamı alıp askılığa astı.

"Seni göndermiyorum"dedi sertçe. Yavaşça elini tuttum. "Liam beni anlamıyorsun. B-ben...ah ben sana göre biri değilim. Demek istediğim...benimle mutlu olamazsın. Büyük bir engelimiz var."

"Niall umurumda değil"

"Engel Niall değil zaten!"dedim normalden yüksek sesle. Sonra sesimi alçaltmaya karar verdim. Gerginlik olmasını istemiyordum. "Engel...ah sana aşığım engel bu!"diyerek açıkça itiraf ettim. Liam a karşı olan hissim açıkça aşk değildi. Ama başka bir terim gelmiyordu aklıma. Aşk değildi. Liam yere baktı. Ardından kahve gözleri yine benimkileri buldu.

"Aynı zamanda Niall a da öyle"diyerek devamını getirdi. Doğru bir şekilde. Ben...ben açıkça berbat biriydim. Usulca başımı salladım. "

B-bu benim Liam. Üzgünüm"diye mırıldandım. Tekrar çantamı alacaktım ki Liam bana engel oldu.

"Hiçbir şekilde gitmiyorsun Lovato. Gözümün önünde bulunmalısın. B-bu bana aşık olmanla falan ilgili değil benden nefret ediyor olsan bile seni bırakmayacağım. Hele ki bu halde iken"dedi Liam.

Onu ikna edemiyordum. "Bana Niall ın sana yaptıklarını yapma Demi"diye fısıldadı.

Pekala şu an en zayıf noktamdan vurmuştu beni. Her ne kadar kabul etmek gururumu ezmek olsa da haklıydı. Niall ın yaptığı şeyleri bende Liam a yapıyordum. Yere baktım. Başımı aşağı yukarı sallayıp onayladığımda Liam bedenimi kavradı. Sıkıca. Kollarımı ona doladım ve kalp atışlarına odaklandım.

Liam yavaşça çenemi kaldırarak ona bakmamı sağladı.

"Demek bana aşıksın ha?"dedi ukala bir şekilde. Sırıttım. "Hmm birazcık"

                   ***

Ondan nefret ediyorsun çünkü onu hala seviyorsun"dedi Zayn bana peçete uzatarak. Sel de başıyla onayladı. Gözlerimi sertçe devirdim. İkisi Liam ın araması üzerine gelmişlerdi ve geldiklerinden beri bana zaten bildiğim kalp kırıcı şeyleri söylüyorlardı. Niall ı hala sevdiğimi falan. Daha doğrusu kendi aralarında konuşuyorlardı. Ben dinlememeye çalışıyordum. Agh evet ondan nefret ediyordum çünkü onu seviyordum. Uzun süredir aksi için uğraşıyordum. Beceriyordum da. Tam Liam ile mutlu olduğumu fark ettiğim zamanlar çıka geliyordu ve beni
böyle dağıtıyordu işte.

Madem bana aşıktı neden canımı yakıyordu? Ah bu aşk olamazdı. İnsan sevdiğinin kalbini kırmak için çaba göstermezdi ki! Her şekilde en çok canımı yakan kısmıda aklımdan çıkmayışıydı. Ben her daim onu sevecek kadar salaktım.

"Bu konuyu kapatabilir miyiz?"diye sordu mutfaktan elinde dondurma tabakları ile dönen Liam. Sanırım o konuşmasaydı konumuz hep bu olarak devam edecekti. Liam herkese tabaklarını verip yanıma oturdu. Bal-bademli dondurmamı yavaşça yemeye başladım. Her şekilde Zayn in ve Sel in burada oluşu beni rahatlatıyordu. Normal konulardan da sohbet edebilirdik.

"Ah dostum bana şu planı anlatacaktın"dedi Zayn heyecanla. Liam ayapa kalktı.

"Defter garajda"diye yanıtladığında merakla sprdum. "Ne planı?"

"Gelince anlatırım"dedi Liam ve bana göz kırparak garaja yürümeye başladı. Zayn de hızlı adımlarla peşinden gitti. Dondurmamdan bi kaşık daha aldım. Sel bana yaklaştı.

"Gördün mü? Yine ben haklı çıktım işte. Seni mutlu edebilecek olan kişi Liam. O doğru kişi"dedi Selena fısıltıyla. Yutkundum. Evet bunu zaten biliyordum. Liam ın doğru kişi olduğunu hep biliyordum. Sadece ben doğru kişiyi istemiyordum. Ben yalnızca büyük bir salaklık ile Niall ı istiyordum.

Niall

Kapıyı sertçe çektim ve mutfağa, Harry ile Lou nun yanına yöneldim. Bu sinirli halimle onlarla konuşmam pek iyi olmayabilirdi. Yani sinirliyken etrafımdaki herkese berbat şeyler söylüyordum.

Harry ve Lou takolarını yemekle meşguldü. Yanında da kola içiyorlardı. İkisi de bana merakla baktı. Tek kelime etmeden oturma odasına döndüm. Ve kendimi koltuğa bıraktım.

Neden sürekli canını yakıyordum? Neden sürekli onu ağlatıyordum ve neden sürekli Liam onyu teselli etmek için yanında oluyordu?! Ah Payne e kesinlikle katlanamıyordum. Onu pataklama isteğim öylesine kuvvetliydi ki! Demi nin yanında olmasına tahammül edemiyordum.

Ama on beş dakika önce açıkça Demi yi ona teslim etmiştim. Kalbim kaldırmıyordu ama bu onun içindi değil mi? Telefonuma sarıldım. Ona mesaj yazacaktım. Bunu sık sık yapacaktım çünkü Liam ile olsa da beni unutmasını istemiyordum. Unutmasını kaldıramazdım. Günler geçtikçe mesajlarıma alışırdı ve artık moralini bozmazlardı. Belki de ara sıra Liam ile tartıştığı zamanlara denk gelirdim ve bu mesajlar onun yüzünü gülümsetirdi. Bu düşünce bile iyi hissetmemi sağlıyordu.

Ah hayır! Demi nin peşini asla bırakmayacaktım!

Yani birlikteyken ona çok acı çektiriyordum biliyorum. Ama onsuz da yapamıyordum.

Tanrım ona bir bebek vermiştim! Bir bebek! Kendime hala inanamıyordum. Daha ne yapabilirdim ki?!

Hangisi daha kötüydü bilmiyordum. Bir bebeğimizin olması mı yoksa ölmüş olması mı?

İkimizde bir bebeğe bakamayacağımızı biliyorduk. Bu sorumluluğu alamazdık. Demek istediğim onu asla reddetmezdim. Ama iyi birer ebeveyn olamazdık da.

Açıkçası Demi den bir çocuğumun olması fikri bana güzel geliyordu. Ona benzeyen minik bir kızımızın olması harika olabilirdi.

Evet! Onsuz yapamayacaktım!

Demi

Dondurma tabaklarımızı koyup geri gelen Sel yanıma oturdu. Ona haklı olduğunu söyleyip egosunu tatmin etmiştim. Sel baştan beri haklıydı. Ama bazen doğru olanı değilde içinizden geleni yapmak istersiniz. Bildirim gelen telefonumu kaptım ve mesajı açtım. Niall dandı.

Kimden: İrlandalı
Mutlu olmanı istiyorum Demi. Ve bensiz mutlu olucak olsanda sorun değil. Çünkü sen kendimden öncesine koyabilecek kadar sevdiğim tek insansın. Mutlu olduğunu görmek beni mutlu eder. Aşk da budur zaten. Değil mi?

Without The Love  •» diall + zaylena {tamamlandı}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin