Selam :D
Lütfen uzun yorum yapın arkadaşlar. :D Düşüncelerinizi merak ediyorum :D
Ayrıca sizce final nasıl olmalı?
----------------------------------------------------
"Arama cesaretinde bulunmuşsun, birde karşıma çıkmayı denesene! Sana yemin ederim ki karşıma çıktığının saniyesinde gebertirim seni."
Sesi yüksek çıkmasa bile sert ve ürkütücüydü ki ne olduğunu bilmesem de şuan telefonda konuştuğu kişiden bile fazla ürkmüş olabilirdim. Odanın aralık olan kapısından onu dinlemeyi bırakıp sessiz adımlar ile aşağıya indim.
Bir yanım telefonda konuştuğu meselenin ve kişinin kim olduğunu merak ederken diğer yanım ise o kişiye şimdiden lanetler yağdırıyordu.
Mutfakta söylediklerinden sonra iki gün geçmişti ve bizim aramız bu iki gün içerisinde gayet iyiydi. Niall'ın evi bize biraz ufak gelse de hep beraber bu evde kalmıştık bu süre boyunca.
Louis ve Harry'nin arası iyiydi, Waliyha bizim için çok mutluydu ve bilmiyorum ama sanki şuandan sonra bu mutluluk bozulacak gibiydi.
Oysa sabah hep beraber güzel bir kahvaltı etmiştik. Harry'nin elinden krep bile yemiştim.
Salona geçip koltuğa oturduğumda karşımda sadece Liam vardı.
Niall sabah annesine gitmişti ve Louis ile Harry'i de markete göndermiştik. Waliyha muhtemelen yine müzik dinlemeye dalmıştı.
"Canın mı sıkkın senin?"
Sorduğu soru ile düşüncelerimden arınıp Liam'a baktım. Canımın sıkkın olduğunu fark ettiğine göre yüzüm düşmüş olmalıydı. Keza şu iki gündür herkes fazlaca sırıttığımı söylüyordu.
Ona Zayn'in telefon konuşmasından bahsetmek istemedim. Zaten Zayn ona anlatırdı büyük ihtimalle.
"Hayır, sadece dalmışım."
Derin bir nefes alıp kafasını eğdi ve elleri ile uğraşmaya başladı. Sanırım canı sıkkın olan tek ben değildim. Geçen iki günün aksine Payne' de bugün kötü gözüküyordu.
"Bence canı sıkılmış olan sensin?"
Daha çok sorar tonda kurduğum cümle ile gözlerini gözlerime dikti. Sanırım olanları anlatıp anlatmamak arasında çelişki yaşıyordu.
Belki de onun canının sıkkın olması da Zayn ile ilgiliydi. Yani telefon konuşmalarını ve öncesini biliyor olabilirdi.
"Liam sorun ne?"
Aslında 'Sorun Zayn ile mi ilgili?' demek istiyordum. Yine de söylemememin nedeni bilmiyor da olabilmesiydi.
"Sen ve Zayn şu aralar fazla mutlusunuz ve sürekli bir aradasınız. O yüzden Zayn ile konuşamadım. Genelde canım sıkkın olduğunda Zayn anlar ve bende sorunu ona anlatır rahatlarım. Ama şuan fark etmedi."
Sanırım sorun kendisi ile ilgiliydi. Ve Zayn'in yani en yakın arkadaşının bunu fark etmemesi de canını fazla sıkmıştı.
"İstersen onunla konuş. Çağırayım mı?"
Ayağa kalkmak için adım atsam da "Yoo, hayır." diyerek beni tekrar oturttu.
"Sanırım sana anlatsam daha iyi."
Kafamı olumlu anlamda sallasam da kaşlarımın çatılmasını engelleyememiştim. Gözlerinden akan hayal kırıklığı beni de üzerken "Liam!" diyerek sert bir tonda konuşması gerektiğini belirttim.
