Selam :)
Öncelikle ilk bölümümde bana yardım edip, sürekli kaprislerimi çeken sevgili kuzenime teşekkür ediyorum. :) İyiki varsın.
Ve canım okuyucularım :) Lütfen sessiz kalmayın. Kitap hakkındaki düşüncelerinizi yoruma yazın :) Oy ve yorumlarınızı bekliyorum :)
-------------------------------------------------------------------------------------------------
"Geldin mi Thea?"
Yavaşça arkamı dönüp açmış olduğum kapıyı kapattım.
"Evet Bayan Jensen."
"Pekala. Birkaç dakika bekle bakalım."
Kafamı olumlu anlamda salladım ve Bayan Jensen'ın turuncu odasına inat yeşil renkte olan masasındaki çekmecelerini açmasını izledim. Bir şeyler aradığı her halinden belliydi.
Bayan Jensen, yurt müdüremizdi.. Ellili yaşlarda ve beyaz hatta bembeyaz saçları olmasına karşın, giydiği yandan yırtmaçlı mavi fakat üzerinde beyaz enine çizgileri olan kalem eteği, üzerine yine beyaz olarak giydiği sade gömleği ile benden daha modern bir giyinişe sahipti. Bu kadın zıtlığı kesinlikle seviyordu. Zıtlıkla fark yaratabiliyordu.
"Ah Thea afedersin. Birkaç kağıt arıyordum. O kadar dalmışım ki kağıtlara, sana otur demeyi unuttum. Otur lütfen. Ayakta beklemene gerek yok."
Bayan Jensen söyleyene kadar ayakta olduğumu bile fark etmemiştim. Müdüremize kocaman gülümseyerek yeşil masanın, yine yeşil renkte olan koltuğuna oturdum.
Aradığı şeyi bulmuş olacak ki Bayan Jensen'da kocaman gülümsedi. Yeşil masanın üzerinde duran tamamen siyah olan kemik gözlüğü alıp gözüne taktı ve elindeki kağıtlara kısmış olduğu gözleriyle baktı.
"Seni buraya çağırdım, çünkü seninle konuşmam gereken bir konu var Thea."
"Evet Bayan Jensen, sizi dinliyorum."
"Son birkaç gündür ısrarla seni evlat edinmek isteyen bir aile var. Evet farkındayım, 17 yaşındasın ve 8 ay sonra da zaten reşit olacaksın. Bu yüzden koruyucu aileye gitmek istemiyorsun. Fakat aileyi ikna edemiyorum tatlım. Israrla seni istiyorlar. Bu durumu onlara anlattığımda, bizimle yaşamayı beğenmezse yada reşit olunca gitmek isterse kararına saygı duyacağız yinede bize şans vermesini istiyoruz, dediler."
"Ben..bilmiyorum efendim. Yani şuan bir aile ile yaşamak?"
"Lütfen Thea. Ailenin ısrarlarına dayanamayıp işlemleri başlattım. Ayrıca aile tanınan ve zengin bir aile, yani para sıkıntısı da çekmeyeceksin. Beni kırma lütfen. Baktın sevemedin aileyi, geri gelebilirsin ha? Hiçbir şey kaybetmezsin ki."
Bayan Jensen'ın gözlerinde gördüğüm şefkat gülümsememe yol açtı. Her ne kadar sert bir duruş sergilese de bence bu kadın beni seviyordu. Zaten gözlerinde gördüğüm şefkat bir aile bulup mutlu olmamı istiyordu adeta. O zaman uzatmaya gerek yoktu. Denemekten bir şey çıkmazdı. Hem belki yeni ailemi severdim.
"Pekala Bayan Jensen."
Cevabım üzerine Bayan Jensen ayağa kalktı ve iki elini açarak çırptı.