Benim sevgili Nutella'm ın yeni single'ını dinlemeyen ve beğenmeyen yoktur sanırım :) Gerçekten çok güzel bir sesi var ve çok başarılı.Umarım hep böyle başarılı şarkılarla bizi büğüler *_*
Vote vermeyi unutmayın bebek pandalarımııız :*
TUĞBA♎
Gece gece tabiki de uyku tutmuştu. Tabikide ben şuan bahçeye inen tahta zemin üzerinde oturup bir elimde kahve diğerinde bilgisayarla uğraşmıyordum. Manyağım ya ben uyku tutsa buralarda oturacağım. Oflayarak kulaklığımı taktım ve James'in gönderdiği seslerimizi dinlemeye koyuldum. Madem uyku yok doğru düzgün bir şey yapayım. Bu albüm ilk uluslararası albümüz olacaktı ve ben mükemmel olmasını istiyordum. Özellikle kendimi dinliyordum çünkü arada keşke dediğim yerler oluyordu. Kendimi dinlerken bir yerde takılıp kulaklığımın birini çıkardım ve o yeri geri sarıp dinledikten sonra biraz daha dalgalı bir şekilde mırıldandım. Sonra tizleştirdim,olmadı pesleştirdim, yine olmadı söylediğim gibi düz söyledim,o da olmadı.
Sıkıntıyla iç çektiğim sırada "Hey." Diye bir mırıltı duyup o tarafa baktım.
Harry'i görmemle sarhoş olduğum gece burada yaşananlar aklıma geldi ve yine yanaklarımı ateş bastı.
"Merhaba." Dedim kısık bir sesle.
Yanıma gelip oturdu. Gözlerim ister istemez boynunda duran künyeme gitti.
"Ne yapıyorsun?" diye sorduğunda karanlıkta bile ışıl ışıl parlayan yeşil gözleriyle buluştu kahverengi gözlerim.
"Stüdyoda kaydettiğimiz şarkılara bakıyordum."
"Bende dinleye bilir miyim?" diye sorduğunda verip vermemek arasında kalsam da kabalık olmaması için boşta sallanan kulaklığımı ona uzattım. Kulaklığı kulağına yerleştirdiğinde sürekli takıldığım oradan başladı müzik.
Yüzümü buruşturup kafamı eğdim. Genelde insanların düzeltmediğim yerler varken sesimi dinlemelerini sevmezdim.
"Az önce mırıldandığın kısım burası öyle değil mi?" diye sorduğunda başımı salladım.
Bir dakika. Oha beni mi dinliyormuş. Vay anasını sayın okuyucularım!
O kısmı farklı bir tonlama yaparak söylediğinde sesinin kısıkken bile ne kadar güzel olduğunu düşündüm. Ay ölüyorum galiba!
"Böyle deneyebilirsin." Deyip gülümsediğinde gülümseyip başımı salladım.
"Teşekkürler."
"Sanırım bunu çok seviyorsun." Dediğinde bilgisayarın ekranında olan bakışlarım ona kaydı. Sonra avuçladığı künyeme. Bir süre oraya baktıktan sonra başımı salladım.
"Evet. Saçma gelebilir ama beni koruduğuna inanırım hep. Çünkü ne zaman onu boynumdan çıkartsam kötü şeyler beni buluyor." Dediğimde alayla kendime güldüm.
"Bence saçma değil." Dediğinde gözlerine baktım. Ciddiydi. Ya ama ya gel de sevme şimdi! Okkey okkey Tuğba sakin.
Ona gülümsedim.
"Aslında bunu bana taktıktan sonraki bakışlarını görünce sana kendi kolyemi vermek isterdim ama takmayacağını biliyorum." Dediğinde "Asla takmam." Dedim samimiyetle.
"O halde bunu takarsın. Belki seni korur ha?" deyip göz kırptıktan sonra orta parmağındaki yüzüğü çıkartıp bana uzattı. Ay şimdi düşüp bayılacağım!
Yüzüğü avucumun içine bıraktığında yüzüğe bakıp gülümseyerek "Umarım." Dedim.
BÜŞRA ♋