30.Bölüm

3.7K 203 20
                                    

Multimedyadaki defile sizin hayal gücünüze yardımcı olsun :) Ordaki kıyafetleride düşünebilirsiniz :)

Tekrar derin bir nefes aldım ve gölün üstündeki ufka baktım. Turuncunun her tonu vardı. Telefonumun tekrar çalmasıyla söylenmeye başladım. Arayanın Mehmet Babam olduğunu gördüğümde telefonu hemen açtım. "Efendim Mehmet baba?" "Tres seninle konuşmam gereken çok önemli bir konu var telefonda olmaz ama yanıma gelebilir misin?" Mehmet bey bana bunları derken ben çoktan arabayı çalıştırmış ve yola koyuşmuştum. İçimde ufak çaplı bir karamsarlık oluştu ve çekinerek te olsa aklımdaki soruyu sordum. "Konu ne?"

"Sanırım seni öldürmeye çalışan kişiyi biliyorum."

Merkeze geldiğimde hemen odama gitmeye başladım. Mehmet beyin beni orda beklediğini biliyordum. Kata geldiğimde bizden kimse yoktu. Odamın kapısı aralıktı. İçeri girdiğimde Mehmet baba beni ayağa kalkıp karşıladı. Hemen konuyu açarak olayı çözümlemeye çalıştım.

"Kim? Kim Mehmet baba bu yeni düşman kim?" Sakinleşmemi göstererek kapıyı işaret etti. Her ihtimale karşı ayağa kalkıp kapıyı kapadım. Anlatıcaklarını kimsenin bilmesini istemediği ortadaydı. "Tres kızım şimdi sen ihaleleri aldın hatta diğer yarısınıda alıcaksın ya bunu birileri öğrenmiş." Duyduklarım karşısında gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

"Geçenlerde benim dosyalarım karışık gibi geldi umursamadım. Daha öncede böyle bir durumla karşılaşmadığım için neyse birisi seninle yaptığımız ihalelerde ismini ve imzanı öğrenmiş olmalı. Benim de bu konu hakkında biraz öngörülerim var ama ne kadar doğru bilemem." Mehmet babanın devam etmesi için bekledim. "Sanırım Ajan kurulunun yurt dışı bağlantılarından biri bu işin altından çıkıcak."

Ellerimi saçlarıma götürdüm. Gerçekten bu olanlara anlam veremiyordum. "Mehmet baba dediğin doğru olabilir ama neden böyle bişey yapmak istesinler ki?" Derin bir nefes aldı ve sanki söylemeye korktuğu şeyleri söyliyecekti. "Bak benim güzel kızım sen çok ama çok başarılısın altından kalkamadığın bir iş yok ve yakında oğlum Gökalp le evleniceksiniz zaten o zaman otomatikman şirketin hisselerinin yarısı senin olucaktı. Ama sen hisseleri evlenmeden satın aldığın için büyük hissedar sen olucaksın ve bu durumda senin başarın demek Ajan kurumunun uluslarası başarısı demek bunuda diğer ajan kurumları istemez neden en başarılı onlar olmasın ki."

Derin bir nefes aldım. Hiç bu kadar geniş kapsamlı düşünmemiştim. Gerçektende her başarım yeni düşmanlar edinmeme yol açıyordu. "Haklısın Mehmet baba ben bu kadar geniş kapsamlı düşünmemiştim. O zaman bende sana yeni bir fikir sunucam. Ben kimliğimden ismimi resmi olarak Tuana olarak kaldırıyım ve Tres olarak değiştiriyim. Böylece yaptığımız ihaleler geçersiz kalır ve son ihalede herşeyi yeniden düzenleriz o ihaleyide mümkün olan en iyi şekilde saklarız. En azından yeni düşmanları önlemiş oluruz ne dersin?" Mehmet babanın yüzündeki gülümseme Gökalp in gülümsemesiyle birebir aynıydı. "İşte bu yüzden düşmanın çok güzel kızım." dediğinde bende ona gülümsedim.

Mehmet bey merkezden ayrıldığında bende tanıdıkları araya sokup kimliğimde gerçek ismimi kaldırıp yeni kimlik için gerekli telefon konuşmalarını yapmaya başlamıştım. Telefon konuşmalarım bittiğinde Caner i merkeze çağırdım. Nişan akşamı yaptığım teklifi tekrar sundum. Caner çalışma ortamınıda gördükten sonra teklifimi kabul etti. Böylece işlerin daha düzene gireceği düşüncesi beni rahatlattı.

Eve gitmek üzere arabama bindiğimde Gökalp beni arıyordu. "Efendim canım" diyerek telefonu açtım. "Bugün çok konuşamadık arıyım dedim nasılsın napıyosun bakalım?" Gerçektende Gökalp e yoğunluklardan yeterli ilgiyi gösteremiyordum. Bunu telafi etmek için aklıma gelen ilk fikri Gökalp e söyledim. "Merkezden yeni çıktım. Arabadayım eve geçicem ne diycem işin yoksa bana gelsene hem baş başa muhabbet ederiz." Gökalp bu teklifimi hemen kabul edip geliceğini söyledi.

AJAN (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin