"Ve benim birdenbire; yüzünü değil, gözünü değil, senin sesini göresim geldi."
Bölüm Şarkısı: Maroon 5 -Sugar
Hepimizin ortak kararıyla birlikte yılbaşına kızların evinde girmeye karar vermiştik. Bence daha sıcak ve samimi bir ortam olacaktı. Her ne kadar kızlarla ortak koyduğumuz bir 'hediye yok' kuralımız olsa da bu sefer bunu kırmaya karar vermiştik.
Evet böyle bir kurala sahiptik. Özel günlerde birbirimize karşılıklı hediye almak yerine bu parayı ortaya koyar tek kuruşuna kadar harcardık.
Para harcamanın ve özel günleri kutlamanın çok daha eğlenceli bir yoluydu bu bize göre. Ama bu sene bundan vazgeçerek benim için değerli olan bu üç özel insana bir şeyler alacaktım.
Aslında daha doğrusu bugün çıkıp almıştım bile. Beni asıl uğraştıran kısmı sevgilime hediye seçtiğim kısmıydı. Evet bu kısımda baya yorulduğumu söylemem gerek. Atay ile çok fazla zaman geçirsem de aslında birçok yönden onu tanımadığımı fark etmeme neden olmuştu. Mesela en basitinden zevklerini bilmiyordum. Nelerden hoşlandığını ya da nelerden nefret ettiğini bilmiyordum.
Atay benim her şeyim olmuştu orası doğru ama birbirimizi ne kadar tanıyorduk ki? Daha doğrusu ben onu tanımıyordum. Bir ara sevgilimi çok daha yakından tanımaya karar vererek tüm günümü alışveriş mağazaları ve hediyelik dükkanlarda geçirdiğim gerçeğini göz ardı ederek elimde ki minik hediye kutusuyla dükkandan çıktım.
Umarım bunu beğenirdi.
Eve doğru yola koyulurken aklıma son anda gelen şeyle birlikte telefonuma sarılarak Eray'ı aradım. Kesinlikle onuda davet etmeliydim.
Birkaç çalıştan sonra cevapladığı telefondan neşeli sesi duyuldu.
"Sahracım?"
"Eraycım?" dedim muzip bir tavırla ve ekledim.
"Yılbaşında ne yapıyorsun?"
"Bir planım yok evdeyim sanırım." diyen Eray'ın cevabıyla yüzümde bir gülümseme belirirken neşeyle konuştum.
"Artık bir planın var. Evdesin ama kendi evinde değil, kızların evinde."
"O da nereden çıktı?" dedi meraklanarak.
"Doğum günümde bizde tanıştığın arkadaşlarımdan bazılarıyla Asyalar da olacağız ve tabiki sende geleceksin." dedim kısaca durumu açıklayarak.
Zaten emrivaki yaparak seçme şansı bırakmamıştım Eray'a. O da gelebileceğini belirtirken sevinçle telefonu kapatarak kızları arayıp durumu bildirdim.
Eray'ın gelecek olmasına en az benim kadar sevinmişlerdi. Bu sorunu da hallederken çoktan eve vararak arabayı park etmiştim. Arka koltuğa bıraktığım hediye paketlerini alarak kapıları kilitleyip bina girişine yöneldim.
Kısa sürede kapıya varırken ellerimin dolu olmasından dolayı burnumla zile dokundum. Uzun bir bekleyişin ardından kapının açılmaması üzerine annemlerin evde olmadıklarını fark ederek çantamda zorla bulduğum anahtarımla kapıyı açtım. İçeriye girdiğimde kapının arkasında ki 'teyzenle alışverişe çıkıyoruz baban geç gelecek' notu her şeyi açıklığa kavuştururken elimde ki paketleri direk salona ilerleyerek koltuğun üzerine bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON YALAN
ChickLitNe ben ayırmıştım gözlerimi ondan. Ne de o. Şu an için aklımdan geçen tek düşünce gözlerine baktığım bu insanın bana ne yaptığıydı. Kendimi bilmesem ona aşık olmaya başladığımı düşünürdüm. Gerçi kendimi biliyordum ama bilmediğim şey aşktı. Olsam da...