-23-

2.6K 116 5
                                    

(Üzülerek söylüyorum ki iki bölüm sonra final olucak. Sizinle burada olmak güzeldi. Onun dışında önceki bölümün yorumları için teşekkürler :DDD Ve bu bölüme de yorum ve vote'larınızı eksik etmeyin lütfennn :DDD Sizi seviyorum :DDD İyi okumalarrrrr :DDD)

23. Bölüm

"Buna inanabiliyor musun? Ben kazandım. Artık bu lanet yerden gidip hayatıma yeniden başlayabilirim,"dedim kendimi Daniel'ın kollarına bırakarak. Benim odamda yatağımda yatıyorduk. Eskiden yaptığımız gibi.

Yarışmadan sonra bir hafta geçmişti. Jade artık Jason ile görüşmekten benimle ilgilenmiyordu. Bizde Daniel ile o iki yılın acısını bir hafta da çıkardık. Her yeri gezdik. Eğlendik. Yemek yedik. Ve fotoğraf çekindik.

"Buradan gitmeyi çok mu istiyorsun?"dedi Daniel dudaklarını saçlarımda gezdirerek.

"Unuttun mu Pikaçu? Ben burada yaşamıyorum. Ama gidemem. Stanford burada. Ama batı yakasında,"dedim bıkkınlıkla nefesimi dışarı verirken.

"Stanford'a gitmeyeceğini sanıyordum. Yazarlığın sana göre olmadığını söylemiştin."

"Biliyorum ama denemeye karar verdim. Şans kapımı çaldı ve benimde geri tepmeye niyetim yok."

"Hmm... Bu harika. Bir dakika, batı yakası mı dedin. Hani şu zenginlerin yaşadığı lüks daireler mi?"

Ona döndüm ve kafasına bir tane şaplak attım. Bana gülümserken önüme dönüp tekrardan ona sokuldum.

"Gerizekalı,"diye mırıldandım.

Popoma şaplak attığında sanki gerçekten acımış gibi inledim.

"Öyle deme. Tamam mı? Sende zenginsin. Ben de artık öyleyim. Ve bu şimdiden tuhaf bir his. Banka hesabımda şimdiden üç milyon dolar var. Babamın eski evinin önünde bir Cadillac Escalade. Bunlar benim için çok fazla. Yani artık eskiye alışık değilim,"dedim nefesimi dışarı üfleyerek.

Saçımı okşadı.

"Alışırsın Kurabiye. Ve gerçekten de yazar olacak mısın? Yani eğitimin bitince."

Daniel hep bana kurabiye derdi. Nedeni ise küçükken kurabiyeleri o kadar çok seviyordum ki annemden bana bir kurabiye kostümü almasını istedim. Annem alınca da tam bir kurabiyeye benzemiştim. Kurabiye taklidi yapınca da Daniel o günden beri bana kurabiye demeye başladı. Ben kurabiyeyim. Ne yapabilirsiniz?

"Bilmiyorum, aslında eğitimi bitirnce belki bir kitap yazarım. Ama aklımda asıl düşündüğüm şey bir yayın evi açmak."

"Bu daha çok para kazanmana yardımcı olur."

"Seninde tek derdin para,"dedim dirseğimi karnına geçirerek.

"Sakin ol şampiyon. Sadece senin mutluluğunu istiyorum."

"Mutluluğum parayla satın alınmaz Daniel."

"Ah, Kurabiye. Sen gerçekten acı çekiyorsun. Neden bana onun hakkında hissettiklerini anlatmıyorsun?"

Tüm kaslarım gerilince Daniel bunu fark etmiş olucak ki beni daha sıkı sarıp gevşememi sağladı.

"Hadi ama Kurabiye. Kompozisyonunu dinlemedim mi sanıyorsun? Sen gerçekten acı çekiyorsun,"dedi beni sıkıca sararak.

Nefesimi dışarı üfledim ve,"Pekala,"dedim."İlk başlarda sürtükleri beceren bir gerizekalı olduğunu biliyordum. Ondan nefret ediyordum. Hatta ilk gün çok kötü tanışmıştık,"dedim o günü hatırlayıp gülümseyerek."Su içmek için aşağı indiğimde bir kız ile beraberdi. Bana 'Sen kimsin ve burada ne halt ediyorsun?'diye sormuştu. Ona adımı söylediğimde beni umursamadan o sürtüğün elini tutup yukarı odasına çıkmıştı. Sonra ne yaptığını anlarsın,"dedim yüzüme buruşturarak. Sonra devamını anlattım. Ve diğer olayları da. Yemekhanede ki olayları, partiyi, evde olanları, Aiden ile kavgalarını, bana yatak odasında sürtük deyişini ve evden ayrılışımı. Ben bile bu anlattıklarımı duyunca Charlie ile çok fazla şey yaşadığımızı fark etmiştim. Çoğundan fazlası kötü anıydı. Ama en azından Charlie ile anılarım olmuştu.

Tatlı Bir ŞeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin