-4-

4.1K 188 10
                                    

Lütfen yorum yapalımmm :)

4.Bölüm

Zilin çalmasıyla kendimi oldukça mutlu hissetmiştim. Charlie beni biyoloji sınıfına götürdükten sonra bir tek kelime bile söylememişti. Bende kırılmışçasına arkasından,"Teşekkür ederim."diye fısıldamıştım. Ki zaten bunu duymamıştı. Yani pekde umurumda değildi gerçi.

Sıradan kitaplarımı topladım ve hepsini çantama sıkıştırdım. Okul çantası düzeni pek umurumda olmazdı artık. Derin bir of çektim ve sınıftan yavaş adımlarla çıktım. Etraf fazlasıyla garip kokuyordu. Bu aslında hiç bilmediğim bir kokuydu. Yüzümü buruşturdum ve yemekhane ye doğru yürümeye başladım. Şimdi yemek saatiydi ve bende açlıktan ölmek üzereydim zaten.

Derin bir nefes aldım ve yemek haneye doğru ilerledim. İnsanların etrafta bağırışlarını ve uğultularını duyuyordum. Yemekhane sanki tatlı bir şey gibi kokuyordu. Sanki. Sanki... Biftek. Aman tanrım! Burada biftek mi yapıyorlardı yani? Bu gerçekten harika.

İyi kızartılmış bifteğimi aldıktan sonra boş bir masaya oturdum ve bifteğimi teker dilimlere bölmeye başladım.

Masaya sert bir şekilde tepsi bırakıldığında irkilerek geri sıçradım. Emma bana özürdilercesine bakıyordu. Masaya oturdu."Tepsi biran elimden kaydı Scarry. Çok üzgünüm. Seni korkutmak istememiştim."dedi endişelenerek.

Emma bu haliyle çok şeker ve tatlı gözüküyordu. Emma yı fazlasıyla çok seviyordum. Çünkü o benim hiç doğmamış ikiz kardeşim gibiydi.

Sally ve Drake masaya tepsilerini koydukların da anlamsızca kıkırdıyorlardı. Emma'nın aksine tepsiye daha yavaş ve sakince koymuşlardı. Masadan Sally ve Drake'in kıkırdamasından başksa ses gelmiyordu. Emma ve ben bifteğimizi iştahla yerken onlarda kıkırdamalarına devam ediyordu. Emma sonunda dayanamadı."Aman tanrım! Neden salak salak gülüyorsunuz?"dedi sızlanarak.

Sally ve Drake'in cevabını beklerken çatalımı bifteğe batırdım ve ağzıma alıp çiğnemeye başladım. Sally tam söyleyecekti ki Drake, o söze başlamadan heyecanla konuşmaya başladı."Sally ve ben koridorda ilerlerken tuvalletten bazı sesler birşey duyduk. Sonra birlikte merak ettik ve içeri girdik. Ne oldu biliyor musun? Mia ve Charlie hiç tahmin edemeyeceğin şeyler yapıyordu."dediğinde bifteğim boğazıma kaçmıştı.

Sürekli öksürüyordum ve Emma'da sürekli sırtıma vuruyordu. Sonra suyundan verdi ve suyu ağzıma götürüp, boğazımdan aktığını hissettim. Suyu kana kana içerken biraz daha gevşemiştim. Tamam, kabul. Hiç gevşemimiştim ama en azından öksürüğüm geçmişti.

Tekrardan altını çizmek istedim. Charlie Kenton, ağzıma bile almak istemediğimle kelimeler ile bir şeyler yapan bir aptaldır. Birde bunun üstüne o şey çıkmıştı. Tanrı aşkına! Birde okul tuvaletinde. Gerçekten fazlasıyla abartıyordu. Tanrım!

Masaya bir tepsi daha bırakıldı ve kahverengi saçlı, ela gözlü bir çocuk benim yanıma oturdu ve herkese selam verdi. Keskin hatlıydı. Çocuk oldukça da yakışıklıydı. Kahverengi saçları gözünün önüne düşüyordu.

Sonra gözleri yemeğinden bana döndüğünde ona dik dik baktığım için kızardım ve gözlerimi kaçırdım. Bana gülümsediğini hissedebiliyordum. Sonra o melodik ses kulağımda yankılandığında daha çok kızardım. "Ben Aiden Parks. Sende Scarlett Shane olmalısın. Drake ve Sally senden bahsettiler."dedi elini uzatırken. Yumuşak elini tutunca tekrardan kızardım. Kasıla kasıla Aiden'ın elini sıktım ve dudaklarımı birbirine bastırıp, gözlerine baktım. Gerçekten harikalardı.

Elimi kızararak geri çektim ve yarım kalmış bifteğimle oynamaya başladım. Birkaç dakika geçtikten sonra, Charlie yanında bir kız ile masaya oturdu. Onlara baktım. Kız Charlie'nin kucağına oturmuş bir şeyler yapıyordu. Burada sinirden ölüyordum. Sonra kız bana döndü ve iğrenici bakışlarını üzerimde gezdirdi. Charlie ise onu umursamıyor, kızın boynunu öpüp kokluyordu.

Emma ve Aiden'ın bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Sally ve Drake, Charlie ve kucağında ki kıza bakıp gülüyordu. Sonunda dayanamadım ve bifteğim bir parça alıp ağzımda çiğnemeye başladım.

Aiden elini kaldırdı ve Charlie'nin kucağında ki kızı gösterdi. Ona baktım."Scarlett, bu Mia Taler. Charlie'nin sevgilisi."

Mia adını duyduğum da boğazıma biftek parçası kaçmıştı. Bende deli gibi öksürmeye başladım. Sally ve Drake bana bakıp deli gibi gülerken Emma ve Aiden da gülmemek için dudaklarını bastırmıştı. Charlie Mia'yı umursamadan beni izliyordu. Gözlerimiz buluştuğun da gözlerimi kaçırdım ve kızardım.

Emma endişeli bir şekilde söze başladı."Sen iyi misin? Bugün ikinci kez öksürük krizine giriyorsun."

Birşey diyecekken Drake alayla konuşmaya başladı. "Belli ki biri birini kıskanıyor."dedi ve gözleriyle Charlie'ye bakıp onu işaret etti.

Mia ve benim gözlerim faltaşı gibi açılmıştı. Mia'nın ölümcül bakışlarını hissettiğim de, tabağımda ki yeşil elmayı alıp, Drake'in yüzüne attım. Tam burnuna denk geldi. Acıyla inledi."Aman tanrım! Burnum! Ah!"dedi burnunu tutarak. Herkes gülmeye başlayınca iyice sinirlenmiştim.

"Pislik herif seni. Öyle birşey yok."dedim tıslayarak.

Hiç kimseyi umursamadan çantamı aldım ve köpürerek kapının yolunu tuttum. Tam gidecektim ki biri bileğimi tuttu. Şaşkınlıkla bileğimi tutan kişiye baktım. Aiden'dı. Kaşlarımı çattım. Aiden yüzüne en seksi gülümsemesini takınınca yumuşadım.

"Bugün bir parti veriyorum. Herkes davetli. Umarım sende gelirsin."dedi.

Bir parti mi? Dalga mı geçiyordu yoksa benimle? Çünkü daha önce pek partilere gitmezdim ve neyle karşılaşacağımı da bilmiyordum.

En içten gülümsememi takındım."Tabi ki isterim Aiden."dedim. Bu sözler gerçekten benden mi çıkmıştı şimdi. Gerçekten fazlasıyla garipti.

"Harika. Adres vermeme gerek yok çünkü Emma ve Charlie'de partiye gelicek. Akşam görüşürüz."dedi. Eğilip dudağını yanağıma uzunca bir süre bastırdıktan sonra göz kırpıp arkasını döndü ve gitti.

Donup kalmıştım. Ne hareket edebiliyor, nede konuşabiliyordum. Donmuştum. Az önce beni yanağımdan öpmüştü. Dudakları fazlasıyla yumuşaktı.

Kendime gelirken gözlerimi bir kaç kez kırpıştırdım. Etrafa göz gezdirirken, bana bakan sinirli bir Charlie Kenton beklemiyordum. O kadar sinirlenmişti ki gözlerini kısıp bana bakıyordu. Kaşlarımı çattım. Sonra inannılamayacak kadar hızlı bir şekilde gevşeyip en erkeksi gülümsemesini yüzüne takındı. Gözlerimi gözlerinden kaçırdım ve kızardım. Hemde boydan boya. Her santimim.

Geri döndüm ve bir sonraki ders için, Fizik sınıfının yolunu tuttum.

Tatlı Bir ŞeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin