Bölùm yetişmedi canlar. Buraya alıntıyı bırakıyorum bununla idare ediverin devamı tamamlayınca atacağım.Merdivenleri ağır ağır inmeye devam ederken her adımda bedeni isyan ediyor, kalbi bu isyanı bastırıcasına çarpıyordu. Apartmanın kapısından çıktığında bahçede dağılmış durumdaki erkek arkadaşı kalbini sızlatmıştı. Güçsüzlüğünü belli etmemek için kendinden emin adımlarla yürüdü sevdiğine. Her bir adımda buzdan çerçevelerle kaplı gözlerine biraz daha kapılıyordu. Nihayet yanına vardığında soğuk havaya eklenen soğuk bakışlar titretti bedenini. "Buket uzatmak istemiyorum. Ben artık ayrılmak istiyorum." kulaklarından giren bu cümleler zihninden önce kalbine fırlatmıştı çikolatalı mızraklarını. Çikolata tatlıdır can yakmaz demeyin, Buket için çikolata ölüm kadar acıtacaktı artık canını. Kelimeleri puzzle parçaları gibi zar zor bir araya getirip döküverdi dudakları arasından. "Sen nasıl istersen." Gözlerine bakan çikolata kahvesi alevler bir an yumuşar sandı. Ama yanıldı Buket. Fırat'ın gözlerine ördüğü kalın çikolatadan duvarlar tek bir duygu kırıntısını salmıyordu dışarı. "Kendine iyi bak Buket. Umarım mutlu olursun,"
Acı bir tebessüm yerleşti dudaklarına. Gözlerine ulaşamayan bu tebessüm Fırat'a her şeyi anlatıyordu halbuki. "Mutlu olmayacağımı biliyorum, lütfen bu boş lafları geçelim. Kokunu depolayabilecek miyim? Yada köprücük kemiğinden dudaklarıma bulaşıp kalbimi ısıtan o sıcaklığın yerini dolduracak bir şey bulabilecek misin bana," Fırat boş gözlerle bakarken Buket çoktan açmıştı göz pınarlarının yolunu. Rüzgar kokusunu cigerlerine çekme fırsatı sunarken derin derin nefesler aldı. Artık ömrü billah hasret kalacaktı bu kokuya. "Özür dilerim Buket," Uzun zaman önce olsaydı, bu özür Buket'e sevinmek için bir neden verebilirdi belki. Kimseden özür dilememişti nihayetinde. İlk özrü o duyuyordu. Sevdiği adam arkasını dönüp ondan uzaklaşırken bir kaç damla anlaşmalı intiharlarına devam etmişti. Çok fazla uzaklaşmadan son defa seslendi. Bu sesleniş "Gitme"demekle eşdeğerdi. "Seni hala deli gibi seviyorum" demekle eşdeğerdi. "Bari son kez sarılayım. Kokunu koklama fırsatını ver bana. Son kezde olsa öpeyim mabedimi,"
"Buket," sevdiği adamın ağzından dökülen ismi bile bir nimetti artık. Elini sus dercesine kaldırıp koştu ona. Kollarını boynuna dolarken kemiklerini kıracak kadar sıkı sarıldı. Saniyede bir aldığı nefesleri Fırat'a bir şeyi çok iyi anlatıyordu, o da bu kızın kolay kolay unutamayacağıydı. Herkes bilir ki kokusunu sevdiklerimiz çıkmaz kalbimizden. Bir dakika kadar cennette nefes alan Buket için sonrası cehennemdi. Geri çekilmeyi istemese de yüzsüzlük yapamazdı. İstenmiyordu. Dudaklarını son defa kondurdu mabedine. Diline dolanan her şeyi tek bir kelimeye sığdırıp kırmızı kurdeleyle bağladığı o kilit kelimeyi saldı dudakları arasından. "Hoşçakal," Arkasını dönüp evine giderken tek bir kelime etsin diye bildiği ne kadar dua varsa etmişti. Ama ses gelmiyordu. Apartmanın kapısına geldiğinde arkasını döndü.
Gitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAMELİN RÜYASI [ TAMAMLANDI ]
Aktuelle LiteraturY.N: Karamelin Rüyası benim acemiliğimdi. Bu yüzden birçok hata var. Bunları düzenleyecek zamanım yok. Kitabı bastırmak gibi bir niyetimde olmadığından düzenlemeye gitmeyeceğim. Karamelin Rüyası tüm hataları ile burada kalacak. Ve yazma hayatımda ne...