Medyada ki çalışmayı yapan okuruma çok teşekkür ederim. Burada ki hesabını bilmiyorum ama ellerine sağlık canım :)Bölüm şarkısıyla aşk yaşadığım doğrudur tek bir kelimeyi bile başka bir şarkı dinleyerek yazmadım. Sizde başka şarkıyla okumayın. :))
# Sleeping At Last - Total Eclipse Of The Heart
OY VERMEYEN BİZDEN DEĞİLDİR!
KEYİFLİ OKUMALAR !!
*
"Benim karanlığım Babam,"
Kulaklarından sızıp beyninde uğuldayan kelimeler bir türlü doğru sıraya girmiyordu. Yalnızca bir kaç saat önce kollarında tir tir titreyen, Fırat değildi. Ben karanlıktan korkmuyorum diye ağlarken beş yaşında bir çocuk kadar savunmasızdı o an. Şimdi burada durmuş karanlığı babası olarak nitelendirdiğini söylemişti. Saçlarıyla oynamayı bırakmadan defalarca araladığı sonra tekrar kapadığı dudaklarından fısıltı şeklinde sesini saldı. "Ne demek istiyorsun,"
Derin derin nefesler alıp bir süre sessiz kaldı. Belinin etrafına doladığı kolları kaskatı kesilmişti. Bunu onu zorladığının farkındaydı ama ona yardım etmek için her şeyi öğrenmeliydi. "Uyudun mu," parmaklarıyla saçlarıyla oynamayı bırakıp elini kafasından çekti. Daha havada ki yolculuğunu sonlandırmayan eli Fırat'ın parmakları tarafından turuldu. "Devam et, uyanığım," Ahsen ne yapacağını bilmez bir şekilde parmaklarına emir verdi ve Fırat'ın ipeksi saçları tekrar aynı dokunuşla rahatlamaya devam etti. "Sadece biraz sakinleşmeyi bekliyordum," kurduğu cümleyle belinin yan tarafında bir şeyin tekmelerini hissetti. Biraz dinleyince bunun Fırat'ın kalp atışları olduğunu anladı. Ne kadarda hızlıydı. Ses çıkarmadan bekledi. Biliyordu ku Fırat böyle bir şeyi anlatsa anlatsa ona anlatırdı. Annesi Ayla Hanım bile Fırat'ın karanlıktan korktuğunu bilmediğine göre olay sandığından daha derindi.
"Ben daha altı yaşındayken, İzmir'de oturuyorduk. Bir sitede bahçeli bir evdi, çok detaylı hatırlamıyorum. Rüzgar'la sürekli bahçelerden meyve koparır yerdik. Site sakinleri sevmezdi bizi. Hep şikayet alırdı ailelerimiz. Babam bu şikayetler geldikçe bana karşı daha da öfkeli olurdu. Bir abim vardı. Babamın göz bebeği. El üstünde büyüdü. Sahip olduğu paraya pula rağmen evimize hep bir oyuncak girerdi Ahsen. O oyuncak hep abimin olurdu. Babam sevmezdi beni. Haylazdım, ders çalışmak istemezdim evdeyken. Nasılsa okuldayken dinliyordum. Hep senden adam olmaz dedi bana. Garip ki daha altı yaşındayken 'Erkeklik' kavramını benimsetmeye çalıştı. Abim benden daha akıllı, daha çalışkandı babama göre. Evimizde bir oda vardı. Kapısı hep kilitli olurdu. Girmesi yasaktı yani..."
Ses tellerine yapışan acı Ahsen'in zihninde yankılanıyordu. Yanında olduğunu belli etmek ister gibi okşadı saçlarını.
"Meraktan çatlamak üzereydim, yapmamam gereken bir şeyi yapıp o odaya girdim. Baştan aşağa bir kadının eşyalarıyla.doluydu. Odayı inceleyip çıkacaktım. Sadece buydu amacım yemin ederim..."
Sesini dışarıya yansıtarak yutkundu. Sonunu tahmin etmesi zor değildi Ahsen için. Etrafında hep Babasından yaralı erkekler mi olacaktı. Allah onun sevdiklerini hep babasıyla mı cezalandıracaktı.
"Sehpanın üzerinde duran vazoya çarptım. O kadar ani oldu ki her şey babamın ne ara eve geldiğini bile anlamadım. Vazonun sesini duyunca benim olduğum odaya geldi. Saklandım. Attığı her adım zihnimde ayak izini bırakıyordu. Yatağın altına sakladığım bedenimi zorlanmadan dışarı çıkardı. Ayak bileğimden tuttu ve o şekilde evin bodrumuna indik. Sarı bir ampul vardı ama çokta aydınlatmıyordu bulunduğumuz odayı. Çığlık çığlığa bir daha girmeyeceğimi söyledim, annemden yardım istedim. Ama evdeki kimse yardıma gelmedi. Bodrumda ki fare kapanına yakalanan fareyi gördü sonra. Ben dizlerimi kendime çekmiş ağlamaya devam ediyordum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAMELİN RÜYASI [ TAMAMLANDI ]
Narrativa generaleY.N: Karamelin Rüyası benim acemiliğimdi. Bu yüzden birçok hata var. Bunları düzenleyecek zamanım yok. Kitabı bastırmak gibi bir niyetimde olmadığından düzenlemeye gitmeyeceğim. Karamelin Rüyası tüm hataları ile burada kalacak. Ve yazma hayatımda ne...