Diabolik Lovers Yui Değişti?

-8-

Multiyi öylesine koydum. Çok tatlı geldi. He bu arada Yui'nin tipi böyle. Merak eden varsa...

İyi okumalar!

*

"A-ah! K-Kanato!"
Diye bağırdım. Alnımdan terler dökülürken başımı yukarı kaldırdım.
"Ne?" Diye sordu. Güldüğünü buradan bile hissedebiliyordum.

"Canımı ACITIYORSUN! SANA DİKKATLİ OL DEMİŞ-AĞĞH!"
Başını önüme yan halde uzattı.
Bu hali gülmeme sebep olacakken gülmedim.
Çünkü ilk saçıma, sonra derime sıkıştırdığı fermuar beni öldürecekti.
"İyi misin?"

"ELBİSEMİN FERMUARINI DERİME SIKIŞTIRDIN SALAK!"
Diye bağırdım.
Fermuarı aniden aşağıya indirdiğinde çığlık attım.
"Üzgünüm. İyi misin?"
Tanrı'm şu an çok komik duruyor olmalıyım. Yüzüm tamamen ter içerisinde, elbisemin arka fermuarı açık...
"İyiyi-"
Elbise vücudumdan yavaşça kayıp yere düştüğünde şaşkınca yere düşen elbiseye baktım.
"Hmm."
Kanato gözlerini gözlerime dikmiş bakıyordu sadece.
"Bak fermuarı bağlamadığın için ne oldu?!"
Kanato'nun üzerine doğru yürüyüp, aynı zamanda saydırıyordum.
"Bağladın ama ilki saçıma ikincisi derime sıkıştı! Seni sevsem de, sen bir gerizekalısın."
Tam önüne geldim ve işaret parmağımı göğsüne bastırdım.
"Yui..."

"Ne?"

"Şu an üstünde iç çamaşırlarından başka bir şey yok."
Üstüme baktım.

"Biliyorum."

"Demekki bilmiyorsun."
Beni bir anda kucağına aldığında çığlık attım.
"Ne yapıyors-"
Beni yatağa yatırıp, kendisi de üstüme çıktığında sırıttım.
"Amacın ne? Kanato..."
Çok seksi bir bakış attım.
Şaka şaka sadece öküz gibi kahkaha attım.
Gerizekalı!
"Bu hareketlerini çok sevdim."
Ellerini tam yanaklarıma götürecekken de yataktan kalktım.
Hehe.
Zor kızım diyorsun?
Hayır. Öyle demiyorum aslında.

"Çık dışarı. Hadiiii!"

"Niye?" Dedi ve Teddy'i yatağın kenarından alıp ayağa kalktı.
"Bir işim var. Gelirsin sonra."
Odamdan çıktığında üzerime saçma sapan şeyler geçirip bornozum, şampuan ve banyo tuzu aldım.
Banyoya gireceksin yani?
Hayır ben şampuanla diskoya gidiyorum.
Hııı....
Odamdan çıktım ve yan taraftaki banyoya girdim.
"Abi, burada niye kilit yok?"
Erkekler çünkü.
Ne kadar mantıklı! Gerizekalı mısın sen?
Unutmuşlardır belki.
Koca malikane de bir kapı kilidi yaptırmayı unutmuşlar. Helal.
"Neyse..."
Kıyafetlerimi tamamen çıkarttım ve küvete su doldurdum. Küveti köpürttükten sonra da saçlarımı yukarıdan bağlayıp, küvete girdim.
Gözlerimi kapattım ve tam hafıza olayını düşünmeye başlayacakken kapının açılma sesini duydum.
"He?"
Sağ tarafıma baktığımda Kanato, duvara yaslanmış beni izliyordu.
"Sapık mısın sen ya?!" Diye çığlık attım.

"Kendi evimde, banyoya girmek niye sapıklık olsun ki?"
En azından köpükler vücudumu kapatıyordu Tanrı'm...
"Bir kız evinize taşındı çünkü!"
Güldü.
"Seni iç çamaşırların ile gördüm. Niye şimdi utanıyorsun?"

"İçimde şu an hiç bir şey yok."
Başımı sola döndüm.
Kızarmaya başlamıştım...
Hadi biraz ecchi'ye dönelim.
Ne?
Tam kendi içimde çekişmeye girdiğim sırada bir kayma sesi ve Kanato'nun suyun içine düşüşü...
Eeheheheheh.
KAPAT ÇENENİ!
Eheheh. Ecchi anime severim bilirsin. Hentai de severim ama seni kızarmaktan öldürmek istemiyorum.
"ŞLOOSSSS!"
Dizlerimi hemen vücuduma çektim ve görünen yerlerimi kapatmaya çalıştım. Aynı zamanda vücut tepkim daha fazla ve daha fazla kızarmaktan öteye gidemiyordu.