-19-

917 70 50
                                    

Yeni bir bölüme daha günaydın!-saat kaç oldu.-
Hepinize muhteşem okumalar!
Medyada Shin'in Yui için seçtiği şeyler ve Yui'nin erkek hali var.
Yaşasın!
^*^*^*^*^
Reiji'nin Ağzından;
"..."
Şu an arabadaydık ve Kanato tek bir şey bile söylememişti.
Kou.... Kou Mukami pisliğin teki.
"Kanato? Konuşur musun?"
Laito'yu da gerçekten üzgün görmek canımı acıtmıştı.
Şu an Sakamaki ailesi boşluktaydı.
Kimse olayların bu raddeye geleceğini düşünmemişti. Öyle sanıyordum.
"..."
Gözünü bile kırpmıyordu. Ya da ağlamıyordu.
"Üzgünüm, Yui..."
~
Yui'nin Ağzından;
"Bleh. İğrenç." Shin beni bir mağazaya sokmuştu ve tahmin edin ne? Harajuku Tarzı!Hiçbir zaman öyle giyinmedim.O kadar kawaii değilim.
Benim giydiklerim bu kadar ağır olmuyor.
"Dur bende bakayım."
Askıların yanına gelip güzel bir şey aramaya başladım.
"Maouuuu!"
Bana hafifçe bağırınca arkadaki iki kız kıkırdamıştı.
"Efendim?"

"Bak bu san- yani bana mükemmel olur!"
Elindeki elbiseyi gördüğümde gözüm seğirmeye başlamıştı.
Beyaz bir elbise ve altında pembe bir tül vardı.
Ama gerçekten, gerçekten çok kısaydı.
"Bu elbiseyi ölsem bile giymene izin vermem Shin."
Bunun anlamı, o elbiseyi yerine bırak, gidip bana kot alalımdı.
"En azından deneyeyim."
Bana göz kırpınca gözlerimi belerttim.
"Hayır!"
Satış danışmanı yanımıza geldi.
"İsterseniz kabine bırakabilirim."
Kız beni süzüp gülümsedi.
O kadar erkeğe benzediğimi bilmiyordum.
Ha unutmadan söyleyeyim, gözümde Shin'in bana daha çok erkeğe benzemem için arabada yaptığı makyaj var.
Daha sert gözüküyor yüz hatlarım.
"Evet lütfen!" Dedi Shin. Kız kıyafeti alıp kabinlere ilerledi.
"Shin, benim sesim normal bir kız gibi. İnsanlar anlayacak,rezil olacağız."
Diye fısıldadım.
"Sesini genzinden çıkarmaya çalış. Japonya'da bazı erkeklerin sesi kalın değil. Mesela ben, normal sesimle konuşuyorum."
O da fısıldamıştı.
"Bu arada o salak şeyi denemeyeceğim Shin. Gidip normal bir şey beğen."

"Arkamı dönerim. Giyersin. Kabinler büyük."
Ah birde aynı anda girmemiz gerekiyor!
"Denemem o zaman dalga mı geçiyorsun?"

"Senden etkilenecek değilim Aiko. Salaklaşma."

"En azından daha normal bir şey seçsen?"

"Parayı ben ödüyorum. Seni Kanato'ya verdiğimde hediye paketi gibi olmalısın."
Güldüm.
"Umrumda değil nasıl karşısına çıktığım..."

"Ama benim umrumda. Neyse hadi kabine geçelim."
Elimi tutup yürümeye başladı.
Mağazadakiler bize mi bakıyordu?
"Siz kız arkadaşınızı şurada oturarak bekleyebilirsiniz."
Satış danışmanına baktım.
Ses genzimden çıkmalı.
Huf.
Gülümsedim.
"Hayır. Gerek yok. Onunla beraber gireceğim."
Bu dediğimle bize bakan iki kız,
BURUN KANAMASI GEÇİRDİLER!
Satış danışmanı olan kızın da yüzü kıpkırmızı olunca başımı çevirdim.
"Hadi Maou!"
Shin kabine beni çekip kapıyı kapadı.
"Sen burada dur Aiko. Ben bir kaç şey daha alıp geliyorum."
Shin kabinden çıkınca satış danışmanı olan kız geldi.
"Bir ayakkabı ve çorap da  getirdim. Bunlar elbisenin takımı."
O da verip gidince kapıyı kapatıp üstümü çıkarttım.
Elbiseyi üzerime geçirip fermuarını zorda olsa kapattım.
Çorapları giyip neden bu kadar uzun olduğunu anlamadığım topuklu ayakkabıları da giyip aynaya döndüm.
"Pfft. Ay. Bu ne ya?"
Ben aynada kendime bakarken kapı birden açıldı.
"Bak bunları da deneyeceğim."
Shin kapıyı kapatacakken kapı kolu elinden kaymıştı.
"..."
Kapı tam anlamıyla açılmadan hemen kapıyı kapadı.
"Woooooooooooow! Şimdi seni Kanato'ya bırakma konusunu tekrar düşündüm."
Eteğinin altından birden kuyruğu çıktı ve başındaki şapkayı attı.

"Dayanamıyorum. Çok tatlı görünüyorsun Aiko!"
"Hm. Sağol da ben bunu giyemem."

"O kadar güzel görünüyorsun kiiiii Aiko-nyaaaan!"
Boynuma sarılınca ittirdim.
"Sarılma bana. Daha normal şeyler seçtin mi bari?"
"Evet."
Elime ekose bir etek ve kırmızı, siyah bir üst tutuşturdu.
"Offfffff!"

Diabolik Lovers Yui Değişti?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin