-17-

997 66 70
                                    


İyi okumalar!
*
"Ye onu Aiko." Bir elini çenesine yasladı ve öbür elini saçıma götürdü.
Saat sabaha karşı altıydı. 4 saattir artık Shin'e alışmıştım.
Kuyruğundan ve kulaklarından gerçekten kedi olduğunu anlamıştım bu arada. Bir ara uyuyakalmıştı zaten.
"Sabah oldu. Senin yüzünden bir gram bile uyumadım." Sitem ederek elini ittirdim.
Hınzırca gülüp kulaklarını oynattı.
"Hadi amaaa! İnsanlar yemek yemeden dışarı çıkmaz .Hem arkadaşın uyanmadan o sütü bitir. Çabuk gidelim istiyorum."
Elini dudağıma götürüp dokundu. Geri çekildim.
"Ne güzel... Senin gibi hoş bir insana işimin çıkması mükemmel oldu. Yüzün bile..."
Tek kaşımı kaldırdım.
Ve işte Shin'in oyuncu sözleri;
"Küçücük."
O an donuk bir şekilde Shin'e bakmaya başladım.
Gerizekalı.
"Hey."
İşaret parmağını yanağıma bastırdı,
"Aiko-Nyan."
Yüksek sesle kulağımda 'prrrrrr.' sesi çıkardı.
"İyi misin?"
Üzerime doğru eğildiğinde yine tepkisizdim.
"Nya."
Birden beni dudağımdan öptü.
"HEY!"
Kuyruğunu sallamaya başlayıp dudağımı yaladı. Kendi dudağı değil, BENİMKİ!
"İnsan kızlar öpülmekten ve yalanmaktan hoşlanırmış. Erkek insanlar da yalanmaktan hoşlanırmış ama daha elime o fırsat geçmedi."
Elimde olmadan suratımın kırmızıdan beyaza, beyazdan mora döndüğünü biliyordum.
"Sen..."
Suratına tekmeyi bastım.
"SEN NE HADLE BENİ ÖPERSİN?!"
Bir kaç dakika cebelleştikten sonra Sakura'ya baktım.
"Arkadaşına aslında ilaç vermiştim. Uyanması çok sürer."
Bu çocuğu öldüreceğim.
"ARKADAŞIMA İLAÇ MI VERDİN?!"
Suratına tekrar tekmeyi basmaya kalktığımda ayağımı tutup beni kucağına düşürdü.
"Nya."
Bu sefer alnımı öpüp kuyruğunu sevinçle sallamaya başladı.
Elim istemsizce alnıma giderken mırıldandım.
"Bundan zevk alıyorsun değil mi?"

"Tabiki! Benim işim insanlara sırnaşmaktır!Hem benim seninle işim var. Çok ö-nem-li."
Son sözcüğü hece hece söylerken bana göz kırptı.
"Söyle şu işi artık."
Üzerime doğru eğildi.
"Ben Mukami ailesinin çok uzaktan akrabasıyım."
"Eee?"

"Bak Aiko'cuğum... Seni yakalamaya çalışıyorlar. Seni yakalarlarsa Eve olup dönüşüm geçireceksin. Kısacası, onlara itaat eden bir vampir olacaksın. O muhteşem Sakamaki ailesi bile kurtaramaz seni..."
Gözlerimi belerttim.
"Sen nereden biliyorsun Sakamakiler'i?!"
Gülüp bana sarıldı.
"Aiko-nyan, seni uzun süredir izliyordum. Mukamiler'in harekete geçmesi hep an meselesiydi..."
Sırtına vurdum.
"Bırak beni... Ayrıca bu seni ilgilendirmez! Sapık gibi kaç aydır beni mi izliyordun?!"
Beni bırakıp yatağımın üzerine yattı.
"Cordelia olayı gerçekten çok üzücüydü... Kendini öldürdüğünde seni aylardır izleyen biri olarak çok etkilenmiştim..."
Cevap vermedim.
"Ama ölmedin. Ölseydin planım boşa gidecekti yani. İyiki ölmedin."
Sinirle bağırmaya başlayıp burnuna sertçe vurdum.
"TEK ÖNEMSEDİĞİN PLANIN MIYDI YANİ?!"
"N-niye böyle bağırıyorsun Aiko-nyan? Üğüğü."
Normal halime dönüp elimi alnıma koydum.
"Ah... Üzgünüm. Sinirlerim bozuldu da."
Kulağımın arkasından çıkıp işaret parmağını kaldırdı.
"Aslında etkileyici bir kızsın."
İşaret parmağını tekrar yanağıma bastırdı.
"Çokta güzelsin."
Bu seferde boynumu öpüp yaladı.
"Seni şimdilik sahibim ilan ettim... Aiko-nyan."
Gözlerim şaşkınlıkla açılırken gülümsedim.
"Sahibin ha?"

"Evet. Nya." Yanağımı yalarken hınzırca gülümseyip bağırdım.
"Üç kere etrafında dön ve miyavla Neko-chan!"
~
Kanato'nun Ağzından;
"Bu kızı gördünüz mü acaba?"
3 saat önce Ayato ile sokağa çıkıp Yui'nin resimlerini göstermeye başlamıştık.
Neden Ayato derseniz,
*Kızlar onu yakışıklı buluyor.
Ayato'nun gelmesinden kazandığım ise,
*Kızlar Yui ile daha çok ilgileniyorlar ve onu bulma şansımız artıyor.
"Üzgünüm. Böyle bir kız görmedim."
Sinirle alnıma vurdum.
"Yui hangi cehenneme gitti acaba?"

Diabolik Lovers Yui Değişti?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin