-7-

2.5K 149 373
                                    

Multi'de coştukları şarkı var.Videoyu kontrol ettim,çalışıyor.Şarkıyla okursanız çok tatlı olur.Daha bir içinde hissedersiniz hikayeyi.
Bölüm çok uzun olmadı aslında...

İyi okumalar vampirciklerim:*

Bu bölümü Kanato-Chan-Desu ya ithaf ediyorum...Kendisi nedenini biliyor.
~
"Niye şaşırdınız?"
Shuu şaşırmış kalmıştı.
"Abi? Yui... Hafızan ile ilgili bir problem var."
Abimi bıraktım.

"Saçmalama Shuu! Hatta ceza olarak sana seme diyebilirim. Belkide uke-chan!"
Laito ve Subaru'ya döndüm.
"Alınmayın. Abim yaoi işinden hoşlanmadığı için öyle söyledim."
İkisi yavaş çekimde kafalarını birbirine döndürdüler.
"Bak Yui, kafana bir darbe yedin. O yüzden garip davrandığını biliyorum. Yani bana abi demeyi kesersen çok memnun olacağım."
Hiç bir şey hatırlamıyordum. Belki de haklıydı ama bilemiyordum.
Başımı Reiji'ye çevirdim.
"Abim doğru mu söylüyor?"
Başını sallayınca kolumdaki salak iğneyi çıkarttım ve  kuzenimin yanına gidip yüzünü inceledim.
"Seni sanki uzun zamandır görmüyormuşum gibi hissediyorum."
Başımı boynuna gömüp kokladım.
"Kokunda hiç tanıdık gelmiyor Reiji."
-burada Reiji'ye bunu yaptığını düşünüp burun kanaması geçirdim. herneyse.-
"Herneyse, siz ikiniz çıkın."
İkisi çıktığında eteğimi düzeltip Ayato'nun yanına gittim.
"Senin burada ne işin var?" İşaret parmağımı göğsüne koyup hafifçe ittirdim.
O benim düşmanımdı. Niye bilmiyorum, düşmanız biz. Öyle hatırlıyorum.

"Yui?"

"Sevimsiz."
Sırıttı.
"Yu-"

"Küflenmiş peynir parçası seni."
Gülmeye başladığında göğsünden tekrar ittirdim.
"Gülme. Evlat olsan diş fırçası ile severim seni. Şu tipe bak."
Gülmeye devam ettiğinde,
"Ayato bak sana bir çakarım, devamını bulamadım ama çakarım bak. Nispet yapar gibi gülüyor bir de."
Kahkaha atıp bana doğru yaklaştı.
"2 hafta sonra bana inanmayacaksın Yui."
Alnımı öptü.
"İğrenç! Sevgilim var benim burada!"
Sevgili lafını duyduğunda duraksadı fakat gülüp odadan çıktı.
Yakışıklı da çocuk. Niye düşmanız ki biz?
"Herneyse."
Subaru ve Laito'yu yanıma aldım.
"Hanginizin seme hanginizin uke olduğunu unuttum. Sonra konuşalım bunu. Sizde çıkın."
Yaoi?
Daha çok shounen-ai. Ben onları olduğu gibi kabul ediyorum.
İkisi de sanki depresyona girmiş gibi odadan çıktılar.
Eheh, sonunda yalnız kaldık.
Biraz durduktan sonra, parmak ucuna kalkıp Kanato'yu öpmeye başlamıştım.
Senin Yui olduğuna eminiz değil mi?
Ayrıldıktan sonra Kanato'ya sarıldım.
"Seni çok özledim sevgilim."

"Y-Yui..."
Kollarımı sırtından çektim ve bu sefer Kanato'nun boyun kısmından tutarak kendime doğru çekip öpmeye başladım.
Ayağım, ayağına takılınca ben üstte o altta bir şekilde yere düştük.
Elleri tam yanaklarıma gitmişti ki birden kapının açılmasıyla Kanato'yu bıraktım.
7 kişi -kurama ve sakura dahil.- hepsi bize şaşkınca bakıyordu.
"He?"
Hemen ayağa kalktım ve Kanato'yu da kaldırdım.
Yanaklarım berbat bir şekilde kızarırken saçlarımla kapatmaya çalıştım.
Ayato ikimizin üzerinde bakışlarını gezdirmeye başladı.
"Siz iyi misiniz? Yani, Yui... Yanakların pespembe."
"Sus."
~
Diğerki gün hastahanede çıkış işlemlerimizi hallettikten sonra eve geldik. Doktorum kolumdaki iğneyi çıkartmam konusunda bana ne kadar kızsa da...
"Saat kaç?" Diye sordum Laito'ya.
"3."
Akşamüstü olmuş.
"Neyse ben odama çıkıyorum.Kanatoooooo!"

"Hm?"

"Gel."
Kanato'nun elini tuttum ve odama götürdüm.
"Biraz bekle. Giyineceğim. Dön arkanı."
Yatağıma oturup arkasını döndüğünde üstümdekileri çıkartıp,şort pijamamı ve siyah bir üst giydim.
"Dönebilirsin."
Kanato'ya doğru yürüdüm ve yanına oturdum.
Bana döndü ve gülümsedi.
"Kanını daha fazla içebileceğim."
Birşeyler mırıldanıp beni öpmeye başladı.

Diabolik Lovers Yui Değişti?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin