Ahmet le çadırımıza doğru yürüyorduk. ve ikimizde konuşmuyorduk.çadır yerimize geldiğimizde Ahmet;
_evet aslı sana rüzgar beyle iyi geceler!
içimden çok kötü bir şekilde offf diyerek;
_sanada iyi geceler Ahmet bey.
Ahmet çadırına ben girmeden girmemişti. ahmete baktım.
_girsene çadırına.
_sen gir bende gireceğim.
ahmete baktıktan sonra çadıra girdim.rüzgar eline kitap almış okuyordu.
elindeki kitabı bırakarak;
_hoşgeldiniz aslı hanım nerelerdeydiniz?
rüzgara hiç nerede oldupumu anlatacak durumda değildim.
_seni ilgilendirmez rüzgar her şeyi de merak etme.
rüzgar şok olmuş bir şekilde;
_iyi geceler.
hiç ses vermeden yatağıma uzandım. rüzgarda ışığı kapattıktan sonra yatağına girdi.
ikimizdende hiç ses çıkmıyordu. tam uykuya dalacakken omzumda bir el hissettim. bu rüzgardı.
arkamı döndüm ve ayağa kalkıp feneri zor olsada buldum feneri açıp rüzgara sert bir şekilde tokat attım.
_aptal sana kaç kere diyeceğim bunu yapma.
_aslı ltfen suss herkes duyacak.
_kim duyarsa duysun banane beni asıl şimdi yaptığın hareket ilgilendirir.ne yapmaya çalışıyorsun rüzgar?
_özür dil-
çadırın kapısı açıldı ve biri beni kolumdan tuttarak çadırdan çıkardı. çadırdan çıktığımda ahmeti gördüm.ahmet çadıra girmiş rüzgarın yakasından tutup çadırdan çıkardı.ve çok kötü bir şekilde dövmeye başladı. döverken de;
_adi herif seni sen ne cüretle çadırındaki kıza el sürersün lan...
rüzgar çok korkmuş bir şekilde ahmeti bırakması için yalvarıyordu.
sonunda daha fazla dayanamayıp ahmeti rüzgarın üzerinden çektim.
rüzgar ayağa kalkmış;
_bunun bedelini çok ağır ödeyeceksin diyerek dudağından akan kanı sildi ve çadırdan uzaklaştı.
Ahmet bana dönerek;
_görüyorsun değil mi çadırında kaldığın kişiyi. tam bir sapık.
ahmete bakamıyordum başımı öne eğmiş ahmetin söylediği herşeyde haklı olduğu edasını çıkarıyordum. Ahmet daha fazla dayanamayıp elleriyle çenemden tutarak kaldırdı ve;
_bana bak.
ahmete gözlerimi odakladıktan sonra;
_benim çadırımda kalacaksın.
ahmet in rüzgardan daha güvenilir olduğunu bildiğim için kabul ettim.ve çadıra girip huzurlu bir şekilde uyudum.
......
sabah uyandığımda birkaç kişi ip atlıyor ve bazıları voleybol oynuyordu.ben ise derin derin nefes alıp veriyordum.
Ahmet çadırdan çıkarak;
_günaydın dedi yumuşak ses tonuyla. bende ;
_sanada günaydın.
_nasıl iyi uyudun mu?ahmete başımı olumlu bir şekilde sallayıp;
_teşekkür ederim sayende.
uzaktan gelen bir ses kahvaltının hazır olduğunu söylüyordu. ahmetle birlikte kahvaltı masasına gittik ve elimize bir tabak alıp kahvaltılıklardan koymaya başladık. Ahmet;
_aslı rüzgarı görüyor musun?
_hayır. görmedim zaten görmekte istemiyorum.
Ahmet benim rüzgara karşı duymuş olduğum nefret ten dolayı kendiside mutlu olmuştu ve benden böyle sözcükler duyduğunda sıcak bir gülüş yayıyordu yüzünde..
..................
kahvaltımızı yaptıktan sonra çadırda ikimizde kitap okumuştuk. birkaç saat sonra dışardan ses duyuldu.
_herkes oyunaa!
Ahmet bana bakarak hadi gidelim dedi bende kitabımı yastığımın altına koyduktan sonra dışarıya çıkmıştım. ve çıkmamla karanlık bir havayı görmem bir oldu ahmete dönerek;
_ne çabuk akşam olmuş.
_evet bende şaşırdım.herhalde orman olduğu için zaman hemen geçiyor dedi.
bende ahmete bakarak düşüncesinin saçma olduğunu gözlerimle belirtmiştim.
oyun yerine gittiğimizde herkes yuvarlak bir çember şeklinde oturmuştu. bizim geldiğimizi görenler hemen bizede yer açmışlardı söze bir kız başlayarak;
_evet oyunumuzu ortadaki şişe den anlamışsınızdır.doğruluk mu cesaretlik mi oynuyoruz.şimdi ben şişeyi çeviriyorum.
kız şişeyi tam çevirecekken yakından bir ses yer verir misiniz?dedi. bu sesin rüzgara ait olduğunu anlamıştım.hemen karşıma otumuştu. kızda şişeyi tekrar çevirdi ve şişenin yönü rüzgar ile cemre ye geldi.
cemre sordu;
_doğruluk mu cesaretlik mi?
_cesaretlik.
_o zaman burdan bır kızın yanağından öp dedi cemre. duyduklarıma inanamamıştım cemre ye gözlerimi neden yaptın bunu dercesine baktım cemre ise sadece omuz silkti.
rüzgar ayağa kalkıp çemberin etrafında dönmeye başladı dönerken de kimi öpsem diye söyleniyordu. ve benim yanımda durdu. yüzümü ahmete çevirdiğimde Ahmet rüzgar ın yanlış bir hareket yapmasından şüpheleniyorduk ki....
yanağıma bir öpücük kondu. konan öpücükle gözlerimi kapatıp kendimi rüzgarı dövmemek için zor tuttum. Gözlerimi açıp ahmete baktığımda sinirli bir şekilde rüzgara kafa sallıyordu. buda demek oluyordu ki görüşecez...
sıra daha tanımadığım kızın şişeyi benim önüme koyarak sıra sende demesiyle başladım şişeyi alıp çevirdim şişe durduğunda Ahmet ile bana gelmişti. Ahmet soru soracaktı bende cevaplayacaktım. Ahmet sordu;
_doğruluk mu cesaretlik mi?
_doğruluk dedim. herkes gözlerini bize dikmiş ahmetin ne soracağını merak ediyordu rüzgar ise yerinden sayıyordu.
Ahmet in sorusu;
_şuan sevdiğin biri var mı?varsa kim?
bu soruyla ne cevap vereceğimi bilemiyordum. ama bu soruya yalan söylemekle yetindim.
_yok.
Ahmet bana manalı bakarak ;
_öyle olsun dedi ve şişeyi ortaya bıraktı.
........
selam cAnlar!yb geldi. birkaç soru soracağım çünkü sorulara yanıtlarınızı merak ediyorum.
soru1-aslı ahmete neden yalan söyledi sevdiğim yok dedi vede bu demek oluyordu ki aslının sevdiği var ama kim?
soru2-rüzgar aslıyı gerçekten seviyor mu?yoksa ahmetle aralarını mı bozmak istiyor.
oy ve sorulara yanıt yazarsanız sevinirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOĞMAYAN GÜNEŞİM
General FictionSizin üzerinize hiç güneş doğdu mu? yüzünüze sıcak bir ışık yaydı mı? güneşle birlikte gülümsediniz mi? çığlık atıp; ısıt beni mutlu et DOĞMAYAN GÜNEŞİM dediniz mi? peki bu güneşin bir aileye doğmadığını düşünün.. Güneşle ısınamadığını güneşle birl...