♣30♧ 2. Kısım

4.1K 180 10
                                    

Y/N:Bir aylık süren bir
süreçten çıktık. Bir aydır
bölümü yükleyemediğim
için üzgünüm ama bu süreç içerisinde hikayem için
çok daha iyi olacak şeyleri,  geleceğim ve mesleğim
hakkında planlamaları
yaptım. Onlarca şeyi
düzenledim ve sonunda karşınızdayım! Sizi
beklettiğim için utanıyorum biraz, üzgünüm de. Umarım
çok kızmazsınız ve çok uğraş verdiğim bu bölümü
beğenirsiniz.

Bir diğer soru, kitaplaşma
olup olmayacağı. Ona da
şöyle bir açıklık getireyim:
Ben hiçbir 'hikayem' için kitaplaşmanın olmasını istemiyorum öyle bir
düşüncem de hiç olmadı.
Buranın amatörlerin yeri olduğunu göz önünde
bulundurursam Türk
edebiyatına buradan çıkmış
bir kitap sunmak istemiyorum. Öyle bir niyetim yok. Belki ilerleyen zamanlarda gerçek
bir yazar olursam elbetteki
'kitap'larımı okursunuz. Bu
da ancak otuzlarımda falan. :) Yani bu hikayem dahil hiçbir kitabım için bir anlaşma imzalamam şu an için söz konusu değil. Finali burada okuyacaksınız.

-30|2.Kısım-

Balkon perdesini hızla
çekerken annem bir kez daha kapıyı tıklattı. Normalde kendileri bayağı bir
meraklıydı. Asla odamın
kapısını çalmazdı. Ancak yanımda misafirimin
olduğunu biliyordu... Bundan kibar anneyi oynayacaktı.

Balkonumdan üç dört
adım ileride duran çalışma masamın önündeki bilgisayar sandalyesine oturdum. Saçlarımdaki kargaşayı düzelttikten sonra yalvarır
bir şekilde Çınar'a baktım ve hafifçe öksürdüm.

‘‘Gel anne!’’

Annem de bunu beklediği
için odamın kapısı saniyeler içinde açıldı. Gülümseyerek içeriye girdi ama bana samimi bir gülümseme gibi gelmemişti pek. Kesin abimler yollamıştı annemi ne yaptığımızı kontrol etmek için.

‘‘Ee, neler yapıyorsunuz
çocuklar?’’

Tahminlerimin doğru çıkması üzerine yapmacık bir şekilde gülümsedim. ‘‘Birbirimizi tanımaya çalışıyorduk.’’ dedim son heceyi biraz bastırarak. Annem, hızla kollarını ovuşturduktan sonra bana döndü. ‘‘Kızım, penceren falan mı açık? Odan soğumuş.’’ dediğinde ‘‘Hayır.’’ diye cevapladım.

‘‘Gelmişken balkonunu da kilitleyeyim.’’

Birden yerimden fırlayınca kafamı iki yana sallayarak bağırdım. ‘‘Kilitleme!’’ Annem kaşlarını kaldırmış bana bakarken kendi kendime ele verip dikkat çektiğim için sinirlendim. ‘‘Sen çık. Ben kilitlerim.’’ dedim ama
içimden bir ses annemin çıkmayacağını söylüyordu. Bugünlük bir şey değildi
çünkü bu. Annem her gece odama sırf bunun için gelirdi.

‘‘Bir keresinde kilitlemeyi unutmuştun da o gece eve
hırsız giriyordu. Hatırladın kızım?’’

Daha fazla dikkat
çekmemek için annemin yolundan çekildim. İçimden dualar okumaya başlarken annem kilidi çevirdi. ‘‘Ah. Bizimki de böyle unutkan Çınar'cığım! Hala
akıllanamadı.’’

Annem Miraç'ı fark edemediğinden dolayı
sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Mutlaka görmesi gerekirdi ama görmemişti. Nedenini merak etsemde susmayı tercih ettim o an. Düşüncelerimi susturmazsam pot kırardım galiba.

‘‘Çok geçe kalmayın. Lena, misafirin yorgundur.’’

‘‘Tamam anne. İyi geceler.’’

Annem odadan çıkar
çıkmaz derin bir nefes
aldım ve verdim. Gözlerimi kapatıp dualarımın kabulü için teşekkür ettim. Gözlerimi açtığımda Çınar'ın tuhaf bakışlarıyla karşılaştırdım. Hafiften utanarak gözlerimi kaçırdım.

Sen Her ŞeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin