YR-31

218 16 0
                                    

Ama bu kararı vermek çok kolay değildi.

O sırada zil çaldı. Ben de sırama doğru ilerledim ve oturdu. Öykü yine neredeydi? Hep kayboluyordu ortalıktan.

O sırada yanıma Ezgi geldi.Ve

''Arkadaşın nerede?''

''Kim? Öykü mü ?''
''Başka kim olacak?''

''Of Ezgi. Dalga geçme. Zaten sinirliyim,'' diye çıkıştım ona.

''Yine ne oldu? Gökçe'yle İdil mi?''

''Yok onlar tarih oldu. Alev çıktı şimdi de başıma!'' diye bilinçsiz olarak bağırdım.

''Bağırmasana duyacak.''

''Tamam,'' diye mırıldandım.

''Teneffüste arka bahçeye gelir misin? Bir şeyler sormam lazım.''

''Ne teneffüsü şapşik? Bu son ders,'' deyip güldüm.

''Doğru unutmuşum. O zaman WhatsApp'tan konuşuruz. Bu arada bana 'şapşik' deme. Ayrıca ben de gideyim. Öykü geldi. Öğretmen de gelir birazdan.''

''Tamam. Bay bay.''

Bu seferde Öykü'ye hesap sormaya başladım.

''Neredeydin bakalım sen?''

''Dolaşıyordum.'' dedi kekeleyerek.

''Öyküü.'' dedim yalan söylediğini anlamış bir tavırla.

''Of. Semih'le konuştuk biraz.''

''Öykü'cüm Semih kim?'' dedim sırıtarak.

''Sırıtmayı keser misin lütfen? Baran benim arkadaşım.''

''Yeme beni Öykü. Karşında mal yok.'' dedim keyifle. Öykü de sinirlenmiş olmalı ki

''Bence sen benimle uğraşmayı kes! Yoksa artık en iyi arkadaşın olmam!'' dedi ben de gıcıklık olsun diye

''Değilsin zaten,'' dedim bir kahkaha kopararak. Sonra

''Şaka şaka.'' dedim. Demesem beni dövecek gibi bakıyordu.

Öğretmen gelmişti. Ders beden eğitimiydi ama hoca geçen ders 'Hiç kimse bir dahaki hafta eşofman getirmesin,' demişti. Hiç kimse buna anlam verememişti.

Arka sıralardan bir ses yükseldi.

''Hocam niye geçen hafta 'eşofman getirmeyin' demiştiniz?''

''Ben de şimdi o konudan bahsedecektim. Beden eğitiminde nedense size hep uygulamalı ders işletiyorum.''

''E normal olarak,'' dedim.

''Sessiz olun! Beni dinleyin! Ben birkaç hafta size yazı yazdıracağım. Böyle ders işleyeceğiz.'' Yine arka sıralardan bir ses

''Hay anasının...''

''SUS. KÜFÜR YOK!''

''Tamam hocam ağzımdan kaçtı. Özür dilerim. Valla özür dilerim. Hocam affedin beni. Lütfen hocam. Hocam disipline vermeyin.''

''Biraz daha konuşursan uzaklaştırma alacaksın,'' dedi ve herkes gülmeye başladı. Hoca yine konuşmaya başladı.

''Bu ders gitti ama bir dahaki ders yazı yazmaktan kurtulamazsınız.''

''Offff,''

''Hocam yaa!''gibi sesler yükseliyordu sınıftan. Hoca tek bir cümlesiyle herkesi susturdu.

''Kesin konuşmayı! Bir dahaki hafta da yazı yazdırırım,'' dediğinde herkes sustu. Ve sonunda zil çaldı.

''Eve geldiğimde annem, Hayal ve yeni babam oturmuş yemek yiyorlardı. Ben de

''Bensiz ha,'' dedim. 'Bugün de pek şakacıyım' dedim kendi kendime. Ama annem bunun şaka olduğunu anlamamıştı.

''Yok ya yeni oturduk gel hemen kızma.''

''Yok anne ben aç değilim. Şaka yaptım,'' dedim ve odama çıktım.

WhatsApp'a girdim ve Ezgi'yle mesajlaşmaya başladım.

Ezgi:Ezgi okulda sana bir şey soracağım dedim ya... Sorayım mı? Müsait misin?

Rüya:Evet. Müsaitim sorabilirsin.

Ezgi: Neyse ya boşver. (Sonra kızarsın.)

Rüya: Kızmam söyle.

Ezgi. Hayır.

Rüya: Off. İyi ben gruba gidiyorum.

-Grup Konuşması-

Meriç: Matematikten ödev var mı gençler?

Rüya: Maalesef.

Ozan: Of Meriç. Yine mi cevapları isteyeceksin?

Meriç: E istemeyip ne yapacağım. Anlamıyorum şu mal şeyleri.

Asena: Verin gitsin ya.

Gökçe: Of niye veriyoruz? Kendi yapsın.

Meriç: Bismillahirrahmanirrahim. Sen nasıl geldin buraya kimse eklemedi ki seni!

-Gökçe, gruptan ayrıldı.-

Asena: İdil her şeyin bir yolunu bulur bulaşmayın.

Meriç: Hani şu ödevi alsam bir artık.

Ezgi: Özelden atıyorum Meriç.

Meriç: Buradan at.

Ezgi: Hayır. Buradaki herkes senin gibi tembel değil merak etme. İsteyen varsa atarım özelden söylersiniz.

Ozan:Gerek yok. Biz yaparız.

Ezgi: Demiştim Meriç.

Asena: Onu bunu bırakın da biz uzun zamandır konuşmuyoruz. Koskoca 2 gün oldu.

Rüya: Gruba Öykü'yü ekleyeyim mi?

Asena:Ekle.

Ozan:Ekle.

Meriç:Ekle.

Ezgi:Ekle.

-Rüya, gruba Öykü'yü ekledi.-

Öykü: Eklediğiniz için teşekkürler. Çok sıkılmıştım.

Öykü: Bu grupta neden bu kadar az kişi var ki?

Öykü:Size diyorum.

Rüya: Pardon mutfaktan yiyecek bir şeyler alıyordum.

Ozan: Ben de su içiyordum.

Öykü: Gruba Gökçe'yi ekliyorum.

Meriç: Saçmalama.

Öykü:Ya bir durun. Size bir şey itiraf edecek o.

-Öykü, gruba Gökçe'yi ekledi.-

Gökçe:Niye eklediniz.

Öykü: Dökül bakalım Gökçe. Yoksa ben söyleyeceğim.

Ozan: Ne oluyo yaa?

Meriç:Harbiden abi ne oluyo?

Öykü: Dökül bakalım Gökçe.

Gökçe: Öykü bence saçmalama.

Öykü: İyi o zaman ben söylüyorum.

Gökçe: Neyden bahsediyorsun?

Öykü: En büyük sırrından. Özele gelir misin?

Birkaç dakika bekledikten sonra Gökçe'den mesaj geldi.

Gökçe: Şey ben...

En heyecanlı yerinde bıraktığıma inanıyorum. Vote vermeyi unutmayın.

Yalın'ın Rüya'sı #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin