#23

258 20 8
                                        

Fotoğraf: Kim Shin Yeong
-
"Sen iyi misin? Neredesin? Bir şey mi oldu?"

Benim için endişelenmesi beni gülümsetmişti. Neden onu aradığımı bilmiyordum sadece fazla sinirli ve dramatiktim. Gece onda kalmıştım ve o hiçbir şey olmamış gibi benden sonra bu kızla buluşmuştu. Belki de ona sinirlendiğim için Taehyung'u aramıştım. İntikam için.

Ona kısaca olduğum yeri anlattım ve beklemeye başladım. Neden ilerleyemiyorum? Neden her seferinde kendimi aynı şekilde buluyorum? Neden birine güvendiğimde mal gibi kalıyorum? İnsanlar mı bencil bende mi bir sorun var?

Uzaktan gelen siyah arabayı görünce çömeldiğim yerden kalktım. Jiyong'la göz göze geldiğimizde onda takılıp kaldım. Elini kızın elinden çekmişti beni gördüğünde. Taehyung korna çalınca kendime geldim ve Jiyong'un öldüren göz temasını bozup arabaya bindim.

"İyi misin?"

Tam konuşucakken hapşırdım.

"Hasta mısın? Doktora gidelim mi?"

"Gerek yok iyiyim ben."

Kısa bir süre sessizlik içinde arabada oturduk.

"Eve mi bırakayım seni?"

"Hayır eve gitmek istemiyorum."

"Yemek yemek ister misin?"

Hayır diyemeyeceğim bir teklifte bulunurken onu başımla onayladım.

Etleri mangala dizdiğinde onu izliyordum. Neden iki sene önce böyle olamadık diye düşünüyordum.

"İyi olduğuna emin misin? Düşünceli gözüküyorsun."

"Düşünüyorum.."

"Neyi?"

Derin bir nefes alırken o da etleri çeviriyordu.

"Neden bana ulaşmaya çalışıyorsun?"

Yaptığı şeyi bırakıp biraz masaya kitlendi sonra da bana döndü. Tam anlamıyla gözlerimin içine bakıyordu.

"Çünkü seni özledim. Çünkü iki sene önce salağın önde gideniydim. Önümdekini göremeyecek kadar salak hemde."

Dediklerini düşündüm. Ona şans verirken neden bu kadar zorlanıyordum.

"Aynısını tekrar yapmayacağını nereden bilebilirim."

Sandalyesinden kalktı ve yanıma geçip sandalyemi ona döndürdü ve önümde eğilip ellerimi tuttu. O derin sesiyle konuştuğunda kalbim tekledi.

"Çünkü yapmayacağım. Değiştim Shin Yeong. Gerçekten değiştim ve beni affetmen, her şeyi unutman için ne yapacağımı bilmiyorum. Beni affetmeme düşüncesi beni korkutuyor."

Onun gözlerinin içine bakamıyordum. Ellerime kenetlenen ellerini izledim. Biliyordum ki eğer bir saniye gözlerine çevirsem bakışlarımı onu orada affederdim çünkü Jiyong kalbimi kırmıştı. Ondan hoşlanmam kaçınılmaz bir gerçekti ve şuana kadar bunu kendi içimde saklamıştım. Kafamda ikisini karşılaştırmaktan başka yapacağım başka bir şey yoktu.

Ellerimi yavaşça ellerinden çektim ve sandalyemi düzelttim. Birkaç saniye o şekilde durduktan sonra karşımdaki yerine geçti ve etlerle uğraşmaya devam etti.

Uri Saranghaji MarayoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin