#26

159 8 2
                                    

Fotoğraf: Kim Taehyung
--
Bazen sadece hayatın bana değişik zorluklarda oyunlar oynadığını düşünüyordum. Jiyong ve o kızın haberleri tüm dünyaya yayılmıştı ve şirket onları sevgili yapmaya karar vermişti. Yaklaşık bir haftadır Jiyong'da kalıyordum ve bu duruma tahammül edemiyordum.

Haberler ilk çıktığında YGdeki kontratımı iptal ettirtmiştim. Kolay olduğunu söyleyemeyeceğim ama çok zor da değildi. Zaten ilk üç ay "deneme süresi" dedikleri bir dönemdi ve ben daha doldurmamıştım.

Ben çıktığımda Arisa'da ayrılmak istemişti ama onu durdurmuştum. Her ne kadar kötü bakışlar atsa da dans etmeyi üniversiteye gitmekten daha çok seviyordu.

Kontratımı iptal ettirdiğim gün Jiyong bize geldi ve açıklama yapmadan dolabımdan birkaç parça eşya alıp beni kendi evine sürükledi ve bir nevi tutsak etti. Telefonum ondaydı o yüzden Arisa'yla iletişimim kesilmişti. Ve Taehyung'la...

Haberin ilk yayıldığı zamanlarda her gün bize gelip Arisa'yla birlikte beni güldürmeye çalışıyolardı.

Kapının açılmasıyla derin bir nefes aldım. İşte yine başlıyoruz..

"O TAEHYUNG'A SANA ULAŞAMAYACAĞINI SÖYLEYECEKSİN! BENİ DELİ EDİYOR! YİNE ŞİRKETE GİRMEYE ÇALIŞTI!"

Aldığım nefesi anca geri verebilmiştim ve olabildiğince sakin kalmaya çalışarak gözlerimi gözlerine diktim.

"O zaman sende o kızdan uzak dur."

"Birincisi bu benim elimde olan bir şey değil. İkincisi bunu diyecek bir pozisyonda değilsin."

Son sözü tokat gibi suratıma çarparken kafamı yavaşça yana eğdim. Sinir tüm vücudumu kaplamıştı ve suratımın kızardığını hissediyordum. 1 hafta boyunca içimde tuttuğum sinir şimdi dışarı çıkıcaktı ve sakinleştiremezdim.

"O ZAMAN BENİ SİKTİĞİMİN EVİNDE HAPİS TUTMA!"

Ellerini yumruk yapışını gördüm. Bana vurmazdı. Seungri olayını gördükten sonra bunu bana tekrar yaşatmayacağından emindim ama hayalinde birkaç kere beni tokatlamıştı.

"GÜZELLİKLE GELMEYİ BİLSEYDİN BUNLARI YAŞAMIYOR OLURDUK! ah bir de BOKTAN BİR ŞEKİLDE ŞİRKETTEN AYRILIP GELECEĞİNİ MAHVETMESEYDİN!"

Ve bir derin nefes daha

"BUNU DİYEBİLECEK BİR POZİSYONDA DEĞİLSİN!"

Sikeyim sakinleşemiyordum. Bundan sonra diyeceğim şeyleri düşünebileceğimden bile emin değilim.

"İSTEDİĞİM HER ŞEYİ DİYEBİLECEK BİR POZİSYONDAYIM!"

"SİKTİR GİT!"

Hızlıca yanıma gelince tüm o bana vurmaz sözlerimi yutup titredim ama tek yaptığı bileğimi tutmaktı. O kadar sıkmıyordu da aslında. Onda sevdiğim şeylerden biri de buydu. Bana porselenmişim gibi davranıyordu. Ama şuan ciddi anlamda sinir krizi geçiriyodum.

Bileğimi hızlı bir hareketle kurtardım ve salona doğru koşup elime gelen ilk şeyi arkamdan gelen Jiyong'a fırlattım.

"ShinYeong! Yemin ediyorum bana bir şey daha atarsan seni odama götürüp hoşlanmayacağın şeyler yaparım!"

Tehditini umursamayıp elimin altında olan bardağı ona doğru fırlatıp duvarda kırılmasına sebep oldum.

Koşar adımlarla bana doğru geldiğinde ne yapacağımı şaşırıp geri geri yürüdüm. Sonra yaptığım mallığı farkedip karşı koydum ve olduğum yerde kaldım ama o bana doğru gelmeye devam etti. Önümde duracağını düşündüm ama durmadı ve beni koltuklardan birine yaslayıp hızlıca boynumu yakaladı ve şiddetli bir şekilde öpmeye başladı.

Uri Saranghaji MarayoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin