Fotoğraf: JiYong
--
Tabağımdaki son tavuğu da yedikten sonra arkama yaslandım ve dün olanları düşünmemeye çalıştım ama pek başarılı olduğum söylenemezdi."Bilirsin. Eğer konuşmak istersen seni dinlerim. Her zaman."
Ona gülümsedim ve JiYong hesabı ödedikten sonra dışarıya çıktık.
"Ne yapmak istersin?"
"Bilmiyorum. Yürüyebiliriz?"
Bana gülümseyip kolunu omzuma attı ve yürümeye başladı. Kısa süreli bir kalp krizinden sonra kendime geldim. Biraz yürüdükten sonra Arisa aradı.
"ShinYeong iyi misin? Evde neden yoksun?"
"JiYongla yürüyüşe çıktık birazdan geliriz."
Telaşlı bir biçimde sorular sorduktan sonra rahat bir nefes aldı ve bu haline güldüm.
"Tamam bekliyoruz. "
JiYong'a eve gitmemiz gerektiğini söyleyince arabaya doğru yönelip yürümeye devam ettik. Arabayı kullanırken bir anda konuşmaya başladım.
"Onunla aynı evde olmak çok zor olucak. Belki de yeni bir ev bulmalı ve taşınmalıyım."
Sertçe arabayı durdurup bana döndü.
"Onun yaptığı kötüydü ShinYeong. Taşınması gereken biri varsa o da Seungri!"
"Siz bir grupsunuz JiYong. Sizi ayıramam."
"Sende grubun bir parçasısın ShinYeong."
Arabayı tekrar sürmeye başlayınca gülümseyip camdan dışarı bakmaya başladım ama taşınma fikri gözüme çok cazip geliyordu. Herkes için en iyisi bu olucaktı. Onu işte görmek bile benim için zordu artık bir de aynı evde yaşamak..
--
"Yani bu kadar mı? Seni öpmedi mi?""Hayır Arisa o amaçla beni dışarı çıkardığını bile düşünmüyorum."
Bana pshlayıp telefonundan fotoğraflara girdi ve JiYong'la benim uyurkenki fotoğrafımızı gösterdi.
"Tanrım Arisa bu yaptığın kötü bir şey."
Bana anlamamış bir biçimde bakarken omzundan itip konuşmama devam ettim.
"Hem yanlış açıdan çekmişsin hem de bana atmamışsın. Nasıl maknaesin sen?"
Fotoğrafı bana attıktan sonra biraz daha dedikodu yaptık ve film izlemeye karar verdik ama ben romantik komedi istiyordum o ise çoktan korku açmıştı bile.
Bir anda odaya JiYong ve SeungHyun hirince şok içinde onlara baktım.
"Arisa'nın mesajını ve patlamış mısırın kokusunu aldık."
Diyip omuz silktiklerinde yatakta onlara yer ayırdık ve ikisinin elindeki kırmızı ve beyaz şarapları görünce yine aynı bakışı attım.
"Elitliğimizden bir şey kaybetmek istemeyiz öyle değil mi?"
Arisa hızla kafasıyla onaylayınca başının bedeninden ayrılacağını düşündüm.
--
5. Kadehten sonra aslında filmin o kadar da korkunç olmadığını düşündüm ve bunu JiYong'un kucağına kafamı saklayarak söylemediğimi belirtmek isterim. Film bittiğinde kırmızı şarabı bitirmiştik ve şimdi de beyazı açıyolardı. JiYong telefonunu hoparlöre bağlayıp saçma kpop şarkıları çalmaya başladı ve garip bir biçimde hepimiz danslarını biliyorduk. Strawberry Milk O.K den sonra olaya el koymak zorunda gibi hissettim kendimi ve kendi telefonumu takıp JiYong'un crooked şarkısını açtım ve bu sefer saçma hareketlerle dans etmeye başladım.Sarhoş olduğumda vücud kontrolümü tamamen kaybediyordum ve garip bir biçimde Arisa'yı yatağa atma isteğiyle dolup taşıyordum.
Arisa bana doğru adımladığında ayağı birbirine dolaştı ve gerizekalı gibi suratını yere çarpmayı kabullendi ama SeungHyun onu yakaladı ve suratları birbirine aşırı yakınlaştı ve yakınlaşmaya devam etti. Müzik bir anda kesilince birbirlerinde uzaklaştılar ve ben bu şansı kaçırdıkları için neredeyse ağlayacaktım.
Yatağa geri oturdum ve arkamda JiYong bana sarıldı.
"Başka bir yere gitmek ister misin?"
"Dans edebileceğim bir yere gitmek istiyorum."
Bana güldü ve ayağa kalkıp kolunu omzuma attı ve bende kolumu beline doladım. JiYong SeungHyun ve Arisa'ya dönüp
"Biz bir yerlere gideceğiz gelmek ister misiniz?"
SeungHyun alnını Arisa'nın alnına bastırıp sorusunu düşük bir sesle cevapladı.
"Hayır burada kalsak daha iyi."
Arisa eğer şuanda alkon etkisinde olmasaydı kalp krizi geçirmişti. JiYong omuz silkip beni kendine daha çok bastırdı ve evden çıkardı.
--
"Sessiz ol herkesi uyandıracaksın."Deli gibi kahkaha atıyordum ve o da bana sessiz ol derken kahkaha atıyordu. Eve girdik ve odama doğru çıktık ama o kadar dengesizdim ki her tarafa çarpıyordum ve bu halim beni daha çok gülmeye itiyordu JiYong ise eliyle ağzımı kapatıyordu ama aynı zamanda o da gülüyordu. Odamın önüne geldiğimizde biraz durdukve birbirimize yakınlaştık aklıma gelen düşünceyle gülünce bana anlamsız bakışlar atmaya başladı.
"Neden gülüyorsun?"
"Şuan ne komik olurdu biliyor musun?"
"Ne?"
"Beni öpmen."
Bir süre gözlerimin içine baktıktan sonra onu ensesinden tutup beni öpmesini sağladım ve JiYong diğer eliyle odamın kapısını açınca içeriye doğru adımladık.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uri Saranghaji Marayo
FanfictionKim Shin Yeong koreli bir kız ve liseyi Hongkong'da okudu. En iyi arkadaşı Yagi Arisa o bir Japon. Youtube'a koydukları cover dance videoları sayesinde yg entertainment ile sözleşme imzalamak için koreye taşınıyolar ve uzun bir süre Shin Yeong'un ço...