#25

188 11 0
                                        

Fotoğraf : Yagi Arisa

"Dünya küçük demiştim."

"Ve her seferinde öyle olduğunu kanıtlıyorsun."

Jiyong sipariş vermeden önce bana döndü

"İstersen kalkabiliriz?"

"Hayır. Hayır sorun değil. "

"Arisa'yı evde yalnız mı bıraktım ShinYeong?"

"Dediğin şeylere dikkat et Park Jimin."

Sessizce fısıldadım ve o hunharca güldü.

"Seninle uğraşmak o kadar zevkli ki.. Taehyung nerede?"

"Nereden bilebilirim?"

"Onunla birliktesiniz sanıyodum."

Sessiz kaldım ve Jiyong'un gergince siparişlerimizi vermesini dinledim.

"İstediğin zaman kalkabiliriz."

"Sorun yok Jiyong. Hayatım boyunca ondan kaçamam."

Jimin siparişlerimizi getirirken pis pis gülüyordu.

"Bugün erken paydos yapmaya karar verdim. Arisa'nın nasıl olduğuna bakıcam."

"Jimin sana yemin ediyorum seni öldürdüğümü ruhun bile duymaz. Neye uğradığını şaşırırsın."

"ShinYeong. Taehyung'u birazcık üzersen çok ciddiyim Arisa'yı görmeye giderim."

Tehdidini hazmetmem zaman aldı ama kendime gelip gözlerinin içine baktım.

"Bir aralar buna benzerini Taehyung'a benim için söylemiştin. Hayat ne kadar da hızlı değişiyor değil mi?"

Suratında hala tehditkar bir ifade vardı ama eski günlerimizi hatırladığını biliyordum. Gözlerinden anlaşılıyordu. Ne de olsa bir zamanlar benim en yakın arkadaşımdı.

Yanımızdan ayrıldığında eski günlerin hüznü üstüme işlemişti ve bunun yüzünden kendimi yemeğe vermiştim. Sessizce yemeğime odaklanırken Jiyong'un da konuşmadığını farkettim. Yemeğim bittikten sonra kafamı kaldırdım çünkü onun tabağına dokunulmamıştı. Onu beni izlerken buldum.

"Suratımda bir şey mi var?"

Silkelenip kendine gelmeye çalıştı ve yemeğini eşeledi.

"Hayır. Sadece durumlara karşı nasıl tepki verdiğini çözmeye çalışıyorum."

Masada ona doğru eğildim.

"Peki nasıl tepki veriyorum?"

"Bilmiyor musun?"

"Senden duymak istiyorum."

Tabağını önüme itip masada benim gibi öne geldi.

"Sinirli olduğunda suratın kızarıyor ama sinirli olduğun kişiye değil çevrene patlıyorsun. Üzüldüğünde saçma bir şekilde hemen gözlerin doluyor ama saklamak için sessiz bir şekilde önündeki şeyle ilgileniyorsun. Mutlu olduğunda ise naptığının farkında olduğunu pek sanmıyorum."

O bunları söylerken şaşkınlıkla onu izledim ve yavaşça önüme ittirdiği tabağın içindekileri yemeye başladım.

"Güzel gözlem yapıyorsun. Ama ne olursa olsun açlığımın geçmediğini unutuyorsun."

"Aslında hayır. Biri tarafından haksızlığa uğradığında yemek yemiyorsun."

"Bunu ne zaman gördün ki?"

Uri Saranghaji MarayoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin