kargaşa

130 78 7
                                    

"Güvende olduğunu hissetmek buna benziyor sanırım" diye düşündüm. Suratsız da olsa kavga da etsek sanki uzun zamandır tanışan iki medeni insan gibi o tartışmaları unutu veriyorduk. Bu his hoşuma gitmiş miydi? Bilmiyorum, güven hissettiğim tek kişi kuzenimdi, uğruna her şeyi göze alabileceğim tek varlığım... Sevgiyi de onunla yaşamıştım güveni de, bana pek çok açıdan yeterli gelse bazen her şeyi yerinde yaşayıp tecrübe etmenin nasıl bir his olduğunu merak ediyorum.

"Neden otobüs?"

deyince tekrar sırtımı cama yaslayıp kısa keskin bir nefes aldım.

"Seçme şansım yoktu sanırım"

dediğim de cevabım neredeyse doğruydu.

"Dur tahmin edeyim"

dediğin de ufacık bir gülümseme geçti yüzümden, sanırım tahmin konusun da kendine epey güveniyordu. Dirseklerini dizine koyup beni bir süre inceledi

"Annen yada baban teyzeni görmen için ısrar ettiler sende karşı çıktın"

deyip sustu.

"Yok hayır teyzeni sevmiyor olsan en azından tanıyor olman gerek ama adını bile bilmiyorsun"

dediğin de yürüttüğü mantıgı sevmiştim, sadece başımla onaylayarak tahmin etmesine izin verdim, sadece kukim aklımdan geçenleri okuyabiliyordu. Bir süre sonra pes edip

"Hayır aklıma çılgınca fikirler geliyor, hiç birinin doğru olduğunu zannetmiyorum"

deyip arkasına yaslandı

"Anlatmak ister misin?"

diye devam edince gözleri kapalı da olsa gözlerimi otobüsün içine çevirdim. Baktığım yer vedatın oturdugu taraf olunca mecburen Tamere döndüm. Teyzem hikayesi uzundu ve çok az kişi biliyordu

"Peki ya sen?"

diyerek konuyu onun üzerine çekmeye çalıştım. Ellerini teslim olmuş gibi havaya kaldırarak

"Peki anladım özele girmek yok"

Deyince sebepsiz yere gülmeye başladım, öksürme yada homurdanma benzeri sesler duyunca gülmeyi kesip sesi cıkarana baktım. Hastalıklı herif gözlerini bize dikmişti, aslında yanımda Tamer olmasa orta parmak kaldırıp ağzının payını verirdim ama onda oluşturduğum melek kız tanımını bozmak istemiyordum. Olanları ve ruh halimi anlamış olacak ki kucağımda ki elime vurup

"Aklından bile geçirme"

diye uyardı. Aklımı okuyamadığının bilincin de masum masum

"Neyi?"

diye sordum.

"Adama el hareketi yapmak üzeresin sakin ol ki bende sakin kalayım"

"Yok canım onu da nerden çıkardın"

diye atladım. Benim gibi sevimli bir kıza bunu yakıştırmasını hiç beğenememiştim.
Başıyla ellerimi göstererek

"Vücudun seni ele veriyor"

diye dalga geçince ellerime baktım, sağ avcumun içinde sol orta parmağımı sıkıyordum ve bunu bilinçli olarak yapmamıştım. Bu vücudumun bana ilk hainliği değildi. Gözlerimi devirip

"Pekala iyi bir gün geçirmedim"

diye kendimi savundum. Kimsenin aklımı okumasına gerek kalmamıştı!

"Otobüs yolculuğunu severim"

dediğin de konunun değişmesine hevesli olarak atılıp

"Bende hep sevmişimdir"

herşey güzel olacakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin