Şarkı : Usher - You Remind Me
Kuruyan boğazımla öksürmenin verdiği acı sonrasında su içme ihtiyacıyla uyanınca pencereden gelen hafif ışıkla gözümü karşı duvarda asılı saate çevirdim. Saat sabaha karşı altıya geliyordu. Hafifçe sağ yanıma döndüğümde az kalsın kalp krizi geçiriyordum ki gördüğüm şeyin Feyza'nın, saçlarıyla kaplanmış yüzü olduğunu ayırt edebildiğimde yattığım yerde doğrularak elimi yerinden çıkacak gibi atan kalbimin üzerine koyup derin bir nefes aldım.
İnsan uykudan uyanınca yanı başında yatan bir Samara'yla karşılaşmayı beklemiyordu tabi. Arkadaşıma bakarken aklıma takılan iki şey vardı; birincisi bu kız tüm saçları yüzündeyken nasıl nefes alabiliyordu, ikincisi benim yatağımda ne işi vardı?
Önceki gece olanları hatırlamamla etrafa daha dikkatli baktım. Başımın ucunda bir sürü ilaç, yerde bir köşede top haline getirilip bırakılmış kirli çarşaflar, yatağın sol yanında üstüne gömlek asılmış boş bir sandalye.. Bizden başkası da mı vardı ki evde?
Hala biraz bitkin hissetsem de yataktan çıkamayacak kadar kötü olmadığımdan merakla yataktan kalkıp salona doğru yürüdüğümde karşılaştığım manzarayla kapıda kalakaldım. Bizden başkası ne kelime mühendislik fakültesi evime yerleşmişti resmen!
Kafam karışmış halde koltukta uyuyan dörtlüye baktım. Nil oturur pozisyonda sırtını Bora'nın göğsüne yaslayıp yarı yarıya Bora'nın kucağına yatmış, Bora'da ona sarılmıştı. Demir de koltuğun diğer tarafında iri gövdesiyle yayılarak oturmuş bacaklarını da sehpaya uzatmış kafasının altına minik süslü yastıklardan birini alarak arkaya yaslanmıştı. Koltuğun ucuna doğru da Aylin bacaklarını toplayıp oturmuş, başını da Demir'in göğsüne yaslamıştı ve Demir'in kolu da onu sarmıştı ki ikisini böyle görmek paralel evrende uyanmış olma ihtimalimi düşünmeme sebep oluyordu.
Ayrıca ortalık darmadağın olmuş; her masa, sehpa ve boştaki eşyanın üzerinde bardaklar ve yemek siparişlerinden kalma olduğu belli olan paketler duruyordu. Boğazımın yeniden acımaya başlamasıyla yeni bir öksürük krizine girmeden su içmek için, onları uyandırıp sorgulama işini erteleyerek, mutfağa girdim.
Suyumu doldurup bir yudum alarak arkamı döndüğümde karşıma çıkan bedene çarpmamla suyumun yarısı üzerine dökülmüştü ama görünen o ki bu kişinin üstünde ıslanabilecek bir giysisi falan yoktu. Ağzım açık önüme bakarken kafamı kaldırınca karşılaştığım yüz ve delici mavi bakışlarla yaramazlık yaparken yakalanmış çocuklar gibi hissetmiştim.
"Neden yatağında değilsin?"
"Çünkü susadım. Sen neden evimde yarı çıplak geziyorsun?"
Kaşlarımı çatıp elimle göğsünü işaret ettim. Konuşurken sesimin hangi cinsiyete ait olduğu belirsizdi ama boğazım bu haldeyken birkaç gün kendi sesime hasret kalacak gibiydim.
"Öksürüklerini duyunca sana bakmak için duştan hızlı çıktım."
Elindeki tişörtünü giydikten sonra bakışları alay edercesine üzerime kaydığında ben de kendime baktım. Benim üstümde de yazlık pembe şort, atlet pijama takımı vardı ne olmuş yani. Kafamı kaldırıp birkaç saniye sonra tekrar hızla üzerime bakınca utançla inledim.
Şu dünyada karşısına, göğüs kısmında 'dokunmak ister misin:)' yazan mini pijama takımımla çıkabileceğim milyonlarca başka insan varken neden bu kişi Rüzgar olmak zorundaydı sanki!
Tekrar onun yüzüne bakmadan aceleyle odama gidip dolapları karıştırarak bulduğum en uzun ve kocaman hırkamı üzerime geçirip düğmelerini ilikledim. Mutfağa döndüğümde o da kendine kahve yapıyordu ve lazım olan her şeyi tek seferde bulması da oldukça ilginçti. Benim evimde benden rahattı maşallah.
![](https://img.wattpad.com/cover/66380643-288-k774593.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Külleri ✔
TeenfikceMizah ve romantizmin, gizem ve macerayla buluştuğu bu hikayede unutulmaması gereken tek bir şey var. Bir gün ışığı asla bir artiste boyun eğmez!?