Başkent Chicago

♤29♤

Mutfağa girdiğinde tezgahta bir şeyler doğramakla meşgul Nancy'i görünce yine sinirleriyle birlikte tüm  vücudu gerilmişti.
Kızıl saçlarını gelişi güzel topuz yapmış beyaz boynunu açıkta bırakmıştı.
Bir zamanlar bu görüntü ile nefesi kesilir, güzelliği ile kalbi titrerdi.
Ama şimdi en çok KyungSoo'ya  yakışan mutfağında beceriksizce salam doğrayan dağınık saçlı bir kadındı.
KyungSoo'nun ne demek istediğini şimdi daha iyi anlıyordu.
Nancy'nin tamamen geçmişte kalmış gücenik bir macera olduğunu şuan farkediyordu.
Bir şeyi unutmak için onu tamamen kendinizde tüketmeliydiniz.
Jongin her geçen gün kalbinde büyüyen  KyungSoo'nun aşkı ile kendisi dahi farkında olmadan  Nancy'i tamamen tüketmişti.

"Günaydın. Kahvaltı hazırlıyordum bize."

" Bize gerek yok. Kendine göre hazırla."

" Abartmıyor musun?"

" Sevgilimle başbaşa yapmak istiyorum pazar kahvaltımı."

Nancy elindeki bıçak ve salamla öylece kala kaldığında Jongin ıslık çalarak annesinin çiçek desenli mavi tepsisini eline alıp dolaptan çıkardığı kahvaltılıklardan yerleştirdi.
İkisi için de birer bardak  meyvesuyu yerleştirdikten sonra gözü penceredeki begonyalara kaydı.
Annesinin çok sevdiği begonyalar.
Bir tanesini KyungSoo için feda etse sorun olmazdı.
Pembe begonyalardan henüz açmış terü taze bir tanesini sapını uzun tutarak kopardı.
Bunu KyungSoo'nun kulağının ardına, saçlarının arasına  yerleştirse ne kadar da çok yakışırdı.
Begonyayı koklayıp dikkatle tepsiye koydu.
Çatal almak için Nancy'nin yanındaki tezgah altı çekmeceye yöneldiğinde diğerinin kolunu tutması ile irkildi.

" Ne yaptığını zannediyorsun?"

" Beni tamamen unuttun mu gerçekten?"

" Sen unutamamışa benziyorsun.
Ama ben tamamen kurtuldum sana olan illetli ilgimden.
Anlaşılan Mark seninle ilgilenmiyor artık. "

" Sorun Mark değil.
Sorun şu ki kimse senin gibi değil. "

" Bu sözlerinin bir önemi yok artık.
Bunu anlaman için ne yapmalıyım. "

" Beni bir defa öp.
O zaman kesinlikle inanırım."

" Asla. KyungSoo'mun izinin olduğu dudaklarımı asla bir başkasınınkine sürmem. İnanıp inanmamak sana kalmış.
Kolumu bırakırsan sevdiğim adama kahvaltımızı götüreceğim."

" Onunla sadece kendini tatmin ediyorsun değil mi?
Ben sana daha fazlasını verebilirim.."

Jongin Nancy'nin sözleri ile gözleri seğirirken kolunu tutan eli ittirdi.
Öfke saçan gözlerini Nancy'ninkine kilitledi.

" Bir daha asla onun hakkında bu şekilde konuşma.
Bir kadına el kaldırmak istemiyorum.
Ben kendime yatak arkadaşı aramıyorum.
Kalbimi ısıtabileceğim, canıma değecek bir can olarak KyungSoo'yu buldum.
Ne sen ne de bir başkası asla onun bana verdiklerini veremez.
Kimse onun gibi olamaz.
Kimse onun beni sevdiği gibi sevemez.
Kimseyi onun gibi sevemem.
Artık yerini bil Nancy.
Bir  zamanlar arkandan gitme diye ağlayan yalvaran adam değilim ben.
Çünkü sana olan sevgim sadece takıntıymış. Bunu gerçek aşkı tattığımda farkettim. Sen beni sevmedin. Sadece sana takılıp kalmam için bağlar verdin.
Beni gerçekten sevseydin sana olan ilgim illetli bir takıntıdan daha fazlası olurdu.
KyungSoo beni gerçekten seviyor.
Ve bu beni iyileştiriyor.
Aşk budur biliyor musun?!
Beni hasta etmiyor, iyileştiriyor.
Onu sevdiğim için acı çekmiyorum.
Aksine sevdikçe mutlu oluyorum.
Umarım sen de kendine bu hisleri besleyebileceğin birilerini bulursun.
Kalacak yer aradığın gibi aşk aramaktan vazgeç artık.
Bunu sana zor durumda olduğun için evini açmış bir arkadaşın olarak söylüyorum.
Senden intikam alıyor da değilim.
Kalbimde KyungSoo'nun aşkı varken intikama verecek yerim yok.
Anlayacağını umuyorum.
Şimdi  müsaadenle beslemem gereken bir küçük yürek var."

Nancy başı önünde öylece kalırken önünden geçen çıplak ayakların adımlarını izledi.

" Onda bu kadar harika olan ne?!"

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Yessı minnadesu 😊

Sağ köşenin orta yerinden kucak dolusu Jagiya'lar efenim 😊

Sonunda ben de entrikalı bişiler yazıyorum😏😈
Ama ben bir karakterin tamamen kötü diğerlerinin çok fazla iyi böyle serveti fünun tarzı kötü hep kötü iyi hep iyi türünde sevmiyorum. .
Kurgularımdaki her bir kararkterin ayrı bir değeri var benim için. 
O yüzden Nancy'e kızmayın.
Onun da öğrenmesi gereken şeyler var.
Ve bazı insanlar benim gibi hata yaparak ve kaybederek öğrenir.
Bedel ödeceyecekleeerrr!!
Ayy bu ne bee 🙈
Üç adam sörvayvır parodi etkisi😂

Nancy'e kızmayın ve bekleyin.
Bu arada Nancy ortaokulda ingilizce kitabımda sarışın bir kızdı.
Her hikayede onun adı vardı.
Dedim bu hikayede de o olsun
Vefamız olsun ama kızıl saçlı olsun.
Sanırım Paramore'un vokal kızının bir zamanlarki kızıl saçlarını beğenmiş olabilirim.

Yeni bölümlerde görüşmek üzere 😉
Jane minna 😊
Jagiya kalınız efem 😈