Başkent Chicago

♤34♤

Burnundan zihnine dolan leziz yemek kokuları ile gözlerini araladığında sol kolundaki ağırlığa çevirdi başını.
Diğeri, başını yasladığı kolunda koyu kestaneleri yarı aralık kendisini izlerken fısıltısı odadaki karanlığı kaldırıp kalbine kadar aydınlık bir yol çiziyordu. Jongin o yolda ilerleyerek diğerinin gülüşüne ulaştığında dudaklarının kıyısından öptü.

" Günaydın. "

" Sana da Günaydın sevgilim."

" Yemek hazır. "

" Kabak, tavuk çorbası ve kurabiye mi yaptın?"

" Evet.  Nereden bildin?! "

" Güzel yemeklerinin kokusu tişörtüne sinmiş."

KyungSoo hemen yattığı yerde doğrulup tişörtünü çekiştirerek kokladı.

" Ewww.. Feci halde yemek kokuyorum.
Mutfak önlüğü gibi olmuşum..
Aslında tişörtümü değiştirecektim ama seni öyle güzel uyurken görünce yanına uzanmak istedim.."

Jongin karşısında açıklama yaparken şekilden şekile giren gencin güzelliğine karışan sevimliliğini yüzünde genişleyen gülümseme ile izlerken gözü hala avucunda tuttuğu tişörtünün ucu yüzünden beyaz teninin açıkta kalan kısmına kayınca diğerini yatağa itip tişörtün eteklerindan başını girdirip karnına ve göğsüne küçük ısırıklar bıraktı.
KyungSoo Jongin'in tişörtünün içindeki başını ittirmeye çalışırken diğerinin elleri ona engel oluyor gerdanına değen saçları yüzünden huylanarak hem kahkahalarla gülüyor hem de durması için yalvarıyordu.
Jongin değerinin gülmekten fazlasıyla kasılan karnı ve tekleyen nefesi ile ak gerdana son kez öpücük kondurup tişörtün içinden çıktı.

" Hadi yemeğe gidelim."

" Sen git. Tişörtümü değiştirip geliyorum."

Jongin KyungSoo'yu bileğinden yakalayarak ardınca sürükledi.

" Gel işte. Nasıl olsa yine yemek kokacak."

Birlikte mutfağa girdiklerinde Nancy'i tezgahta bir şeyler ile uğraşırken görünce yüzü asılmıştı Jongin'in.
KyungSoo onu masaya iteleyerek oturtup karşısına geçti.
Nancy  de onlarla birlikte yemek masasında kendine yer edinince Jongin zaten sinirlerini tahrip eden kadının, sevdiği ile başbaşa yemek yeme keyfini de elinden alınca kızgınlığı artıyordu ki ayağının üzerinde hareket eden KyungSoo'nun ayakları ile irkildi.
KyungSoo yemeğe başlaması için kaşları ile tabağını işaret ediyordu.
Jongin KyungSoo'nun yüzündeki bu tuhaf hareketliliğe gülerek yemeğine başladı.

Nancy Jongin'in çorbadan bir kaşıktan fazlasına tenezzül etmeyişini ve sevmediği kabağı kaşık kaşık yiyişini hayretle izliyordu.
KyungSoo da bunu farketmiş olacaktı ki çorba da içmesinde ısrar ediyordu.

" Çorba da iç tıkanacaksın."

" Çorbayı sen yapmadın değil mi?"

En az KyungSoo kadar şaşkın Nancy sorusunu yanıtladı.

" Ben yaptım. "

" Onun yapmadığı belli."

" Kabak güzel olmuş KyungSoo, ellerine sağlık. "