Bölüm 8

31 9 2
                                    


Simay da doğruldu ayağa kalktık boş bir banka geçip oturduk.

" toygar hoca aradı beni. "

" toygar hoca mi!?"

Bir an durdum düşündüm. O adam ne alakaydı şimdi. Hayır benim nereye gittiğimi nerden biliyor bu bir. Ikincisi de  simayı nasıl arıyor numarası falan yani nerden biliyor. Kafa karışıklığımı gidermesi adına simaya baktım.

TOYGAR'IN AĞZINDAN

Toprağı aklımdan bir türlü çıkaramıyordum. Bilerek onun dersine girmek istemiştim. Bu kızda beni kendine çeken bir şeyler vardı. Turnikelerin önünde ki ilk çarpışmamızda ona karşı içimden bir şeyler akıp gitmişti. İşte o zman etkilenmiştim bu kızdan. Daha sonra araştırıp ne okuduğunu kaçıncı sınıf olduğunu ailesini öğrenmiştim. Evet evet. Bunları yapmıştım. Ilk görüşte aşk bu mu oluyordu acaba?

Derse geldiğimde beni tanımamıştı. Halbuki onunda aklında kaldığımı düşünüyordum. Hoca sıfatıyla hayatına girmek belki de zor olacaktı. Ama başka türlü de yaklaşmazdım. Ona samimi davranırsam da milletin gözüne batacaktık. En iyisi onun beni farketmesini sağlamaktı. Aklımı kaybetmiş gibiydim.

Bunca yıl aşktan uzak durmuştum. Ama bu kızı görünce içimde hissettiğim o tarifsiz hissi bastırmak oldukça zordu. Onu Bütünleme sınavına da bilerek bıraktım. Halbuki kağıdı oldukça iyiydi. Ciddi anlamda divan edebiyatını seviyordu ve yeteneği vardı. Her insan kolay kolay anlayamaz çünkü o dönemin şiirlerini. Bu da beni etkileyen özelliklerinden biriydi. Büyükbabasını da yeni kaybetmiş öğrendiğim kadarıyla. Bunu duyduğumda yanında olmak istedim ama yine korkudan mıdır heyecandan mıdır bilemiyorum ama bir adım geri durdum. Arkadaş çevresini araştırdım ve tek arkadaşının simay adlı bir öğrenci olduğunu öğrendim. Bu güzellikte bir kızın nasıl arkadaş çevresi geniş olmazdı hayli şaşırmıştım. Ama bu onu benim gözümde daha erişilmez yapıyordu. Kime sorsam toprak hakkında

" o kendi dünyasında Yaşar gider. Kimseyle kolay kolay muhatap olmaz. Biz konuşmak istesek bizi rezil eder. Muhatabım değilsiniz der kovar. "

Genelde bu cevabı alıyordum. Bu kız hayatına öyle duvarlar örmüş ki anlamakta zorlanıyordum. Bugün yine aklımda dolanıp duran toprak yüzünden soluğu evinin önünde almıştım. Evden hiç bilmediğim görmediğim bir toprak çıkmıştı. Şaşırdım. Oldukça güzel olmuştu. Ama bu halde dışarıda ne işi vardı? Herhalde arkadaşlarıyla buluşacaktı. Ama bir dakika bu kızın hiç arkadaşı yoktu ki. Simay olmalı diye düşündüm ama içimin rahat etmesi adına takip etmeye başladım. Söylene söylene gidiyordu.

" yeter toprak kendini rezil ettiğin yeter şimdi her şeyi unutacaksın "

Sadece bu kelimeleri anlamıştım. Bir gece kulübünün önüne geldiğinde önce tereddüt etti. Ama sonra girdi içeriye. Anladığım kadarıyla kafa dağıtmak istiyordu ve tek başına. Üstelik bu halde! Başına kesin kötü bir şey gelirdi. O olmasa öbürü illa ki biri askıntılık yapardı. Ne yapmam gerektiğini düşündüm. Yanına gitsem olmayacaktı. En iyisi simayı aramak. Ama telefonu yoktu. Sınıf arkadaşları olan Zeki nin telefonu vardı bende bir umut onda bulabilirim diye aradım ve şükürler olsun ki bulmuştum!

" simay? "

" buyrun benim?"

" Sİmaycım ben Toygar Seren. Divan hocan "

" aa buyrun hocam kusura bakmayın numaranız yoktu"

" sorun değil. Toprak şu an bir gece kulübünde tek başına tesadüf eseri gördüm yanında sende yoksun başına bir şey gelmemesi..."

Cümlemi tamamlama izin vermemişti bile.

" ne! Gece kulübü mü! Nerde hocam rica etsem konum atar mısınız "

" tabi "

Evet işe yaramıştı. Simay kim bilir ne kadar seviyordu. Bu kadar telaş yapmasının başka bir  açıklaması olamazdı. Konum attıktan 15 dakika kadar sonra simay kulübün önünde belirivermişti. Allahım. Bu kız pijamalarıyla çıkmış!

TOPRAK'TAN DEVAM

Simayın anlattıklarını duyunca önce afalladım. O adam benden nefret ediyordu. Ne diye bana böyle bir iyilik yapsın ki? Arayıp teşekkür mü etseydim acaba? Aman Banane ya. O sinir bozucu insanın teki. Hem muhatabım olamaz şu saatten sonra. Hele de özel hayatımda.

Simay evime girdiğimden emin olduktan sonra gitmişti. Bende topuklu ayakkabılarımı yere vura vura odama çıktım. Amacım göktuğ evdeyse uyansın rahatsız falan olsun. Sonra da artık burda kalamayacağını düşünüp gitmek istesin. Çünkü onun yüzüne artık bakabileceğimi sanmıyorum. Odama girdim. Işığı açmak için elimi uzattım ama bir el ağzımı sıkıca kapattı. Korkudan titrediğimi hissettim!

İlk HayalimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin