İnsanlığın dünya dışı varlıklarla tanışmasının ve birlikte yaşama mücadelesi vermesinin destansı hikayesi.
Beklenen felaket gerçekleşip dünya yaşanmaz hale geldiğinde,insanlık dünya tekrar yaşanılabilir bir yer haline gelinceye kadar CORDELİA adını...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Resimdeki Gezegen : MEDEA Mahkum gezegeni ve Bu gezegene mahkum götüren mahkum gemisi SEPTA
Azılı mahkûmları Medea mahkûm gezegenine götürecek olan "Septa" adlı gemi son tahliye kapağını kapattıktan sonra, uçuş için hazırlığa başladı. İçinde yüz doksan dokuz azılı mahkûm ve Lort Titan Ziron'un bulunduğu gemi amica sınıfı bir gemiydi. Dış gövde zırhı tirinyum ve baledium alaşımlıydı. Geminin arka kısmında; uzaya çıkmasını sağlayan iki güçlü hiper motor ve yine ön tarafta yedek iki orta tip hiper motor mevcuttu. Gemi; ağır silahlı gemi grubuna tabi olduğu için geminin sağ ve sol taraflarında dörder lazer top ve yine üst kısmında iki adet lazer taret mevcuttu. Gemide silahlı ve savaşabilir durumda kırk savaşçı vardı. Cüce Pillum ve gemi kaptanının da aralarında bulunduğu on personel de geminin uçuşunu sağlıyordu. Septa, hiper uzaya geçişten önceki normal seyir hızına geçtiğinde kaptan ,köşke yeni geçmişti. Daha önce de pek çok kez mahkûm tahliyelerinde görev aldığından rahattı. Mürettebatın getirdiği içkisini içmekle meşguldü.
"Bu hızda devam edelim. Pillum mühürleme güvenle yapıldı mı?"
"Evet efendim. Son kontroller gerçekleştirildi. Tüm kapsüller uyku modunda."
"Rotamız her zaman ki gibi Medea için 1-1-8 Onia takımyıldızı, ardından hiper uzay sıçraması gerçekleştirip "Gaia" galaksisine geçeceğiz sonrası her zaman ki gibi olacak. "Anlaşıldı kaptan."
Gemi, Onia takımyıldızına doğru yol alırken Cüce Pillum içindeki endişeyi hâlâ atamamanın sıkıntısını yaşıyordu.
"Efendim amiral gemisi Tula'dan sinyal alıyoruz, haberleşme portunu açalım mı?"
Tula, birleşik uzay filosunun en büyük ve haşmetli gemisiydi. Kaptanı dişi bir Carpia olan kaptan Malea'di. Güzelliğiyle ünlü bu Carpialı pek çok subayın kalbini çarptırıyordu. Babası büyük amiral Andor, Andelon savaşında büyük kahramanlıklar göstermişti ancak gemisi çarpışmadan kurtulamamıştı. O zamanlar akademide, uçuş eğitmeni olan Malea babasının ölümünün ardından aktif göreve dönmüştü. Kısa sürede büyük başarılar elde eden bu gözü pek güzel Carpialı, amiralliğe kadar yükselmişti. Bunda birleşik uzay filosunun eskisi gibi güçlü olamamasının payı da büyüktü. Andelon savaşında birçok büyük kaptan ,amiral hayatını kaybetmişti. Onların yerini doldurabilecek çok az subay kalmıştı. Malea da bunlardan biriydi.
"Haberleşme portunu aç, seyrüsefer subayım."
"Haberleşme portu açık kaptan."
"Amiral gemisi Tula, burası mahkûm sevkiyat gemisi Septa."
