Esra Meryem çıktıktan sonra karar vermek için düşünmeye başlar. Meryem'in anlattıklarından etkilemiştir. Ama hala İlyas için kararlı değildir. Yine aynı şeyleri yaşamaktan korkuyordur. Başını duvara koyar. Kesik kesik nefes verir. Sonra fısıldar.
E:Allahım. Ne olur bir yol göster. Ne düşünmem gerekiyor bilmiyorum. Ne yapmam gerekiyor bilmiyorum.
Telefonuna bir mesaj gelir. İlyastandır. Açar ve okumaya başlar.
"Böyle anlatılacak bir konu değil biliyorum. Ama ne düşünmem ne yapmam gerekiyor bilmiyorum. Benimle konuşmak istemedin. Ama mesajımı okursun diye düşündüm. Esra... Bana "evde bir adam var" denilince çok sinirli bir ruh haliyle geldim eve. O günün akşamı yengemle konuştum. Aptallığımdan ona da inanmadım. Gece vakti. Bir mektup geldi eve. Biri bizimle uğraşıyor Esra. Benim zayıf noktamıda biliyor. Sinirim. Sana olan bağlılığımı. Sinirimle yaptı ne yaptıysa. Esram. Ne olur geri gel. Söz veriyorum asla seni incitmeyeceğim. Çok bencilce bir istek biliyorum ama ne olur beni sensiz bırakma." Esra okuduğu mesajdan sonra zaten tutamadığı göz yaşlarını iyice serbest bırakır. Sonra bulanık gözleri ile parmaklarını klavyede gezindirmeye başlar. "Nasıl tekrar güveneceğim? Ya tekrar yaparsan?"
Anında cevap gelir. "Bir daha yaparsam kalbimide seninle Aydın'a göndereceğim Esra"
Esra telefonu bırakır ve yatağa çıkıp uzanır. Tüm bu yorucu düşüncelerle daha fazla başa çıkamaz ve kendini uykunun kollarına bırakır.
Esra gözlerini ağır ağır açar. Daha sonra saate bakar. Öğle vaktinde uyuduğu için saat 17.43'ü gösteriyordur. Telefonu bırakır ve yataktan kalkar. Lavaboya gidip yüzünü yıkar. Sonra tekrar odasına gider. Yüzünü biraz canlandırmak için hafif makyaj yapar. Amacı güzel olmak değil. Meryemlerin üzülmemesini sağlamaktır. Makyajı bitince aşağıya iner. Salona doğru ilerlerken Meryem'i görür. Meryemde onu fark edince ayağa kalkar ve Esraya doğru gider. Yanına gelince durur.
M:Nasılsın canım?
E:Abla biraz konuşalım mı? Özel.
M:Tamam canım. Gel şöyle balkona çıkalım.
***
Esra Meryem'e mesajları okutmuştur.
M:İlyas sözünün eridir Esra... Gel affet. Eğer affedeceksen çok uzatmanın âlemi yok.
Esra biraz sessiz kalır ve sonra konuşur.
E:Abla bir arayıp çağırsan.
Meryem gülümser.
***
İlyas gelmiştir. Esra balkonda oturuyordur. Meryem Esra'nın yanına gitmeden önce İlyasla konuşur.
M:Bana bak bu son şansın. Bana yaptığın saygısızlığa rağmen kıza karşı seni korudum. Affettir kendini. Senden bir laf daha iştimeyeyim.
İ:Yenge. Ben ö-
M:Hadi hadi. Kızın yanına git. Ben bunun hesabını sonra soracağım sana.
İlyas başının ağrııyacağını anlayarak balkona çıkar. Yavaş yavaş Esraya yaklaşır.
İ:Esra?
E:Hoşgeldin. İlyas.
İlyas gülümser.
Yanına oturur Esra'nın.
İ:Konuşmak istemişsin?
Esra başını sallar.
E:Öyle. Bana söz verdin. Meryem ablada sözünden dönemeyeceğini söyledi.
İlyas başıyla onaylar.
Esra gözlerini kapar ve derin bir nefes alıp verir. Sonra gözlerini açar.
E:İlyas bak ben-
İ:Güven. Esra. Ne olur güven.
GÜVENSİN Mİ ESRA? 😄 İYİ OKUMALAR!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olacak
FanfictionTürkiye'nin ileri gelen mafyalarından biri... Hızır Çakırbeyli. Oturduğu masada yaşadığı gerginliğin üzerine birde aile hayatı eklenirse..? Eşi kendisi kadar sert duruşlu. Çocukları da en az diğer aile üyeleri kadar gururlu ve inatçıdır. Peki Hızır...