UZUN ZAMAN SONRA IYI OKUMALAR!
Cansu kızın söylediği sözlerle donmuştur.
İ:Cansu? Ne dedi?.. Cansu.
Cansu kendine gelir ve İlyas'a bakar. Fısıldayarak konuşur.
Ca:Hı-Hızır abimi öldürmek için bir planı varmış.
Herkesin yüz ifadesi bir anda değişir ve dikleşirler. Kız Cansuya yaklaşarak fısıldar.
X:What happend? (ne oluyor)
C:He is Hızır Çakırbeyli. (O Hızır Çakırbeyli)
Diyerek Hızır'ı gösterir. Kız ayağa kalkar.
X:What!? (Ne!?)
Cansu kızı oturtup sakinleştirir.
C:He does'nt hurt you. Don't worry. (Seni incitmez. Endişelenme)
Bu sırada deponun kapısı açılır ve sertçe kapanır. Herkes o tarafa bakar. Gelen Alpaslandır.
C:Alpaslan? Sen neden yatakta de-
A:Sus! Cansu.
İ:Shht. Yavaş da n'oldu?
A:Ne mi oldu? Bir de soruyor musun amca..! Cansu'nun ne işi var burada. Burada ya burada. Depoda.
H:Oğlum bir sakin ol. Kötü bir şey yok.
A:Amca. Ne demek kötü bir şey yok! Resmen depoya getirmişsiniz Cansuyu..!
İ:İngilizcesi olan biri lazımdı yeğenim.
A:Ben varım amca. Niye Cansuyu indiriyorsunuz depoya..? Yürü Cansu.
Ca:Ne?
A:Cansu. Kalk. Hemen.
Cansu Hızır'a bakar. Hızır başını sallar. Cansu kalkar ve Alpaslandan önce çıkar. Cansu seri adımlarla yürüyordur.
A:Cansu! Cansu dur! Galerinin giriş kapısının önünden geçerken durur ve arkasını döner.
Ca:Ne var!?
A:Hem suçlusun hemde bana bağıramazsın.
Ca:Ne demek suçlusun!? İçeride oturan herkes senin akraban Alpaslan. Amcalarının, eniştenin yanında oturuyordum. Gelip bağırıp çağırıp beni çıkaracağın bir ortam değildi! Niye abartıyorsun ki!?
A:Ben mi abartıyorum!? Orada bulunman demek o kız her kimse senin de ona bulaşmış olman demek.
Ca:Cidden normal değilsin. Şuan sağlıklı düşünemiyorsun bile. Dikişlerini hiçe sayarak buraya gelmeden belli zaten.
A:Ben böyleyim! Böyle koruyorum sevdiklerimi! İstemiyorsan gidersin!
Cansu'nun deniz mavisi gözleri artık hayal ve kalp kırıklığıyla bakıyordur Alpaslan'a. Fısıldamaya başlar.
Ca:Gideyim. Öyle mi? -gözünden bir damla yaş süzülmesine izin verir ve başını sallar.- Tamam. Gideyim.
A:Cansu. Öyle deme-
Cansu Alpaslan'ın göğüsünden vurarak iter. Alpaslan bir adım geriler.
Ca:Senden nefret ediyorum!
Arkasını döner ve gözüne hücum eden yaşları serbest bırakarak yürümeye başlar. Alpaslan fazla üzerine gittiğini düşünerek arkasından gider ve kolundan tutar. Cansu hızla kolunu çekip, işaret parmağını Alpaslan'a doğru sallayarak konuşmaya başlar.
C:Sakın! Aakın bana dokunmaya kalkma. Hem git deyip hem de seni dinlememi bekleme benden. Beni birazcık gerçekten sevdiysen sakın bana yaklaşma.
Der ve yürümeye devam eder.
*MERYEM EV*
M:Ne demek ev aramak Cansu?
C:Abla lütfen. Yani ne olur beni zorlama. Kendi evimde olayım.
M:Alpaslan yüzünden bizi mi bırakacaksın?
C:Aşk olsun abla. Sizi bırakır mıyım hiç? Yine gelirim. Siz gelirsiniz. Sadece başka eve taşınmak istiyorum.
M:Sen bilirsin canım. Ama sen merak etme ben okuyacağım onun canını.
C:Beni artık ilgilendirmiyor abla. Gerçekten.
M:Bana bak. Seninde canını okurum ha. Benim canımı sıkmayın. Barışırsınız elbet.
*ERTESİ GÜN*
Cansu ne kadar gelmesine gerek olmadığını söylese de Meryem de Cansuyla beraber ev bakmaya gelmiştir. 4 ev gezdikten sonra bugün ki son eve giderler. Pek umutları yoktur ama yine de bakmaktan zarar gelmez diye düşünürler. Ev 4 katlı bir apartman dairesinin 4. katıdır. Eve girerler. Ev eşyalı şirin bir evdir.
M:Ay burası çok güzelmiş Cansu.
Emlakçı:Öyledir. Yeride çok güzel.
C:Abla bende çok beğendim.
M:E tutuyoruz o zaman?
C:Tutalım abla.
*MERYEM EV (AKŞAM)*
H:Bulabildiniz mi ev?
M:Bulduk bulduk.Hemde çok güzel bir ev bulduk.
H:Valla burdan başkası sinmiyor benim içime ama sen bilirsin Cansu.
H.A:He. Banada sinmeyir.
C:Çok teşekkür ederim bana sahip çıktığınız için ama böylesi bence daha iyi.
H:Sencesi zaten. Bence olsa izinde yok rıza da.
M:Hızır.
H:Tamam tamam demedim bir şey.
C:Ama abi görsen çok güzel bir ev.
Bu sırada arkadan Alpaslan gelir.
A:Afiyet olsun. -Cansu'nun yüzündeki gülümseme solar. Alpaslan Cansu'ya doğru bakar.- Hayırlı olsun.
BUNDAN SONRA DÜZENLİ OLARAK GÜNDE 4 BÖLÜM YAYIMLAYACAĞIM 😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olacak
FanficTürkiye'nin ileri gelen mafyalarından biri... Hızır Çakırbeyli. Oturduğu masada yaşadığı gerginliğin üzerine birde aile hayatı eklenirse..? Eşi kendisi kadar sert duruşlu. Çocukları da en az diğer aile üyeleri kadar gururlu ve inatçıdır. Peki Hızır...