Bölümü medyadaki şarkıyla yazdım, çıkalı 6 ay olmuş ama ben dün gece ilk kez dinledim ve kelimenin tam anlamıyla b-a-y-ı-l-d-ı-m. Bölümle ne kadar alakalı tartışılır ama ilk kısımlarda iyi gider sanki eheueheuehu
Ladies' Code-Galaxy
İyi okumalar *-*
Jongin sessizce Sehun'un yaptığı sebze çorbasını içerken havuçtan ne kadar nefret ettiğini bir kez daha anladı. Yine de durumu çok takmayarak havuca rağmen güzel kokan çorbayı içmeye devam etti.
Sehun sanki ona bir şey diyecekmiş de diyemiyormuş gibi göründüğünden konuşmayı kendisi başlattı. Tabağına konulan rosto dilimini bıçağıyla dürterken aniden kafasını büyük olana çevirdi.
"Hyung bir şey söylemeye çalışıyormuş gibisin?"
Sehun ağzını sildiği peçeteyi parmak uçlarıyla ezerken arkasına yaslandı. Düşünceli görünüyordu. Ve biraz gergin?
"Hmm, konuşmayı duydun değil mi Jongin-ah?"
Kedi çocuk gerildi ama kendini çabuk toparladı, salonda olsa bile duyardı, kapıya kadar gitmiş olması bir şey değiştirmiyordu ama yine de mahcup hissetti.
"Şey afedersin, kedi kulakları işte. Salonda olsam bile duyardım. Asıl hatam şifreyle girmekti, kapıyı çalmadığım için özür dilerim."
Sehun olmusuz anlamda kafa sallarken sakin bir sesle cevap verdi. Aslında sesinin tasasız olmasını umuyordu ama yorgun gibiydi.
"Sorun yok, şifreyi bilen tek kişisin. İçeri öylece girmen sıkıntı yaratsaydı değiştirirdim. Hem bahsettiğim konu... Daha fazla gizleyebileceğim bir şey değildi. Özellikle de senden gizleyebileceğim bir şey değildi. Sadece bunu sana sakin kafayla anlatmak isterdim."
"Hyung, niye gizledin?"
Ortam gerçekten biraz gerginleşmişti. Sehun kendini biraz köşeye sıkışmış hissetti.
"Aslında gizlemedim. Sadece yeni farkettim."
Esmer olan da geriye yaslanıp su bardağını elinde sallamaya başladı. Biraz keyifsiz duruyordu.
"Ben erkeklerden hoşlanıyorum, doğamda bu var. Babamlar da öyle. Etrafımızda seni yadırgayacak belki sadece bir avuç insan vardır. Niye bu kadar geriliyorsun?"
Sehun 'senin yüzünden' diyemedi.
"Jongin-ah salona geçelim mi? Yemeği burada pişirdiğim için sıcak oldu sanki."
Kedi çocuk onu onaylayıp yardım etmek için ayağa kalktığında şef yardımı reddedip onu salona yolladı. 5 dakika sonra mutfaktan kafasını uzatıp soğuk bir şeyler isteyip istemediğini sordu ona.
Jongin biraz utanarak başka bir soruyla cevap verdi.
"Hyung şarap var mı?"
*****
Birkaç saat sonra akvaryumun önüne çektikleri koltukta balıkları izliyorlardı. Jongin çarpmasın diye 2 kadehte bıraksa da Sehun hala içiyordu. Yine de biraz pembeleşen yanaklarının ve gevşeyen kaslarının dışında bir çakır keyiflik emaresi yoktu.
"Hyung bir şey sormak istiyorum ama kararsızım."
Sehun kadehindeki şarabın son yudumunu içtikten sonra küçüğe baktı.
"Sor bakalım."
"Sung Kyung noonayla konuşurken birinden bahsettin. 'Onu görene kadar bende hetero olduğumu sanıyordum.' dedin. Kimdi o? Tanıdığım biri mi?"