Selam millet.
Evet biliyorum çok gecikti evet biliyorum allah belamı versin ama napayım sınavlarım vardı ki hala var. Hafta sonu boşluğunda yazayım yoksa hayatta yazamam dedim. Sınavlardan sonra tatile gideceğim yani bir daha ne zaman bölüm gelir bilmiyorum. Emin olun en kısa sürede yazmaya çalışacağım. Bir de bu bölümde smut var. Çok istiyorsunuz diye yazdım fakat ciddiyim smut yazma konusunda o kadar kötüyüm ki anlatamam. Anlatamadığım için yazdım şimdi okuyunca oha hakikaten kötüymüş diyeceksiniz. Olmuyor arkadaş, boşluk kalıyor arada sinmiyor içime bir türlü. NİYE İSTEDİNİZ LAN SMUT?
Sehun mayosunu giyinmiş bir
şekilde karşısına dikilen çocuğun ayaklarının dibine aniden elindeki lazer ışığını doğrulttu. Dün akşamdan beri tek eğlencesi buydu, Jongin'e yavru kedi muamelesi yapmak.Jongin tam tongaya düşüp ayağını kaldıracakken sinirlenip elindeki havluyu sevgilisinin suratına fırlattı.
"İğrençsin Sehun! Dalga geçme benimle."
Sehun yüzündeki havluyu kenara bırakıp karnını tutarak gülmeye başladı. Gerçekten eğer sevgiliniz bir kedi çocuksa asla sıkılmıyordunuz, asla ondan bıkmıyordunuz ve kesinlikle ömrünüz uzuyordu.
"Eline fırsat geçmesin, hemen kullan değil mi?"
"Tabii kullanacağım. Sen olsan bunu instagram hesabına falan bile koyardın. Ne olmuş lazerle seni oynatıyorsam?"
"Ben senin evcil hayvanın mıyım?"
Sehun aniden duyduğu cümleyle irkildi. O sadece biraz eğlenmek istiyordu ama Jongin'i bu konuda incittiğinin farkında değildi.
"Asla senin hakkında böyle düşünmediğimi biliyorsun."
"Hakkımda böyle düşünmüyorsan böyle düşünüyormuş gibi davranmaktan vazgeç artık. İçgüdüler komik ya da eğlenilmesi gereken şeyler değiller. Bırak bari senin yanında rahat davranayım. Bu şekilde davrandığın müddetçe rahat olamam."
Sehun pişmanlıkla oturduğu koltuktan kalkıp Jongin'in yanına gitti ve ona gevşekçe sarıldı.
"Özür dilerim bebeğim. Bundan sonra içgüdülerin ve... Ve duyguların hakkında daha dikkatli olacağım."
Kedi çocuk onun içten özrünü sarılmaya karşılık vererek kabul etti.
"O zaman yüzmeye gidelim."
****
"Hani yüzecektik?"
"Okyanus suyu kuyruğumu acıtıyor."
Sehun gözlerini irice açarak sevgilisinin kuyruğuna uzandı.
"Nasıl acıtır? Daha önce hiç yüzmedin mi?"
"Bacaklarımı sokuyordum."
"Ve buna yüzmek diyorsun? Neden acıtıyor peki? Doktora gidelim hala acıyorsa."
"Şey aslında acımıyor ama tüylerim matlaşıyor. Acımasından daha kötü."
Uzun olan bir an boşluğa düşmüş gibi elini beline koyup anlamsız bakışlarla sevgilisini süzdü.
"Ciddi olamazsın. Sadece tüylerin matlaşıyor diye başbaşa geldiğimiz tatilde yüzmeyecek miyiz?"
"Sen yüz ben seni izlerim. Bedenim seninle olmasa bile ruhum yanında olacak Sehun-ah!"
Sehun onunla ilgili çok fazla şeye müsamaha gösterdiğini ve artık böyle davranamayacağını düşündü. Yüzmek ona fiziksel olarak zarar vermiyordu ve tatile geldiklerinde yüzmelilerdi. Bu kadar basitti her şey.