Herkese merhaba, uzun süredir bölüm atmıyorum değil mi? Okul ve yurt işlerinden her şeye vakit ayırdım da ficlerime vakit ayıramadım. Söyleyecek bahanem yok, bunun için üzgünüm.Okullar açıldı artık siz okur musunuz okumaz mısınız bilemiyorum, ama ben eskisi kadar sık olmasa da yazacağım tabii ki. Notu çok uzatmayayım, iyi okumalar ♡♡♡
•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
"Ne yapacağız şimdi?"
Jongin yanındaki adamın dizine uzanırken sordu. Az önce hayatının teklifini almıştı büyük ihtimalle ve dışarıdan oldukça sakin görünüyordu.
İçindeyse fırtınalar kopuyordu. İstediği tek şey babalarından herhangi birinin Sehun'u öldürmemesiydi.
Büyük olan dizindeki kafayı hafifçe okşayıp geriye yaslandı.
"Hiçbir şey. Kimsenin bilmesi gerekmiyor birlikte olduğumuzu. Bizim bilmemiz yeterli. Sen okulunu bitirene kadar saklamamız en iyisi bence."
"Zor olacaktır," Jongin kafasındaki eli tuttu ve bileğini dudaklarına götürdü. Sehun'a minik minik öpücükler veriyordu.
"Özellikle senin açından. Bana biraz kızarlar ama seni hırpalarlar kesin. Sadece babamlar da değil, çevremizdeki herkes. Bunun olmasını hiç istemiyorum."
Sehun derin bir nefes aldı ve Jongin'in yüzünü kendi yüzüne çevirdi. Gözlerinin içine bakmak istiyordu cümlelerini kurarken.
"Ben her şeyi göze aldım küçüğüm. Güzel şeylere sahip olmanın da bir bedeli var değil mi? Saklayabildiğim kadar saklayacağım. İkimizin de iyiliği için."
Jongin gözlerini kapatıp iyice sokuldu büyük olana.
"Herkesten mi saklayacağız?"
"Herkesten, hatta gerekirse kendimizden bile."
"Yuh o kadar da değil!"
Sehun onun ani çıkışına gülümsedi ve eğilip pembe dudaklara bir öpücük bıraktı.
"Çok tatlısın Jongin."
Jongin duyduğu cümleyle şımardı ve yanakları al al oldu, yine de sorması gereken önemli şey atlamadı.
"Kuyruğum da tatlı mı peki?"
Sehun burnunun ucuna sürtünen tüy yumağına da bir öpücük bırakarak söyledi.
"Evet, kuyruğun da tatlı."
Esmer olan yattığı yerden doğruldu ve ikinci kez düşünmeden Sehun'un kucağına tırmandı. Bacaklarını iki yana açıp altındaki adamı iyice sıkıştırmıştı köşeye.
Ellerini şefin yanaklarına koydu ve ne zamandır kafasını kurcalayan soruyu sordu gözlerinin içine bakarak.
"Beni sevdiğini ne zaman farkettin?"
Sehun gelen soruyla şaşırdı ama biraz da düşündü. Jongin'i ne zamandır seviyordu?
"Bilmiyorum, sanki bundan önceki hayatımda hep seni sevmişim gibi hissediyorum. Senden öncesi yok oldu."
"Bu güzel bir cevap ama tatmin edici değil."
"Aranma istersen, aynı soruyu ben sorsam cevap verebilir misin?"
"Ne zamandır sevdiğimi söyleyemem ama ne zaman anladığımı söyleyebilirim."
"Ne zamanmış?"