İyi okumalar:3
Medya-Sekai********
"Katiyyen olmaz. Tatilimi bırakıp dönmek istemiyorum."
Sehun çaresizce Jongin'in yüzüne bakıyordu. Neredeyse dizlerinin üstüne çöküp ağlayacaktı.
"Sadece 2 gün erken döneceğiz, söz veriyorum ilk boş zamanımızda seni 1 aylığına getireceğim. Lütfen?"
Jongin yatağa oturmuş Sehun'a çevirmeyi reddettiği gözlerini halıya dikmişti ama bu bilmiş bilmiş konuşmasına engel de olmuyordu.
"Sanki boş vaktin mi var? Baksana anında çağırdılar, sen olmazsan mutfak mı yanacak?"
"Büyük bir davetin vakti aniden erkene alınmış, benim suçum ne?"
"Senden başka şefleri yok mu?"
"Var ama biliyorsun," Sehun gömleğinin yakasında olmayan tozları eliyle temizlerken omuz silkti. "en iyisi benim."
"Değilsin! Senin en iyi olduğun şey benim sevgilim olmak ve beni mutlu etmek tamam mı? Şimdi yatağa gel ve en iyi olduğun işi yap."
Büyük olan tükürüğünde boğulurken kedi çocuk aniden kuyruğunu tutup sıçradı. O yatağa gel derken yatak keyfi yapmaktan bahsediyordu, sevişmekten değil!
"Se-Sehun iyi misin? Yanlış anladın ben öy-"
Sehun elini kaldırarak onu susturdu ve yerde duran bavulları işaret etti.
"Zorluk çıkarma Jongin. Ben tatilimizi keyfimden kısaltmıyorum, işim yüzünden böyle oldu ve bunun için özür dilerim. Bu akşam gitmek zorundayız. Şimdi gidip bize kahvaltı hazırlatacağım sen de duşunu al ve bir an önce toparlanalım. İtiraz edersen seni burada bırakır giderim."
Sehun hepsini seri bir şekilde söyledikten sonra arkasına bile bakmadan çıktı odadan. Jongin yatakta yeni uyandığı için karman çorman olmuş saçları, şişmiş dudakları ve şaşkın yüzüyle öylece kalmıştı.
"Bana bir şeyler emrettiğinde çok seksi oluyorsun şerefsiz."
****
"Ah bu krepleri de çok sevmiştim. Japonya'da yok bunlardan. Çok özlerim kesin."
Jongin yarısını bile bitiremediği krepleri çatalıyla dürterken dudaklarını sarkıtarak söyleniyordu. Madem Sehun'u durduramıyordu o zaman kıvrandırırdı.
"Öff abartma Jongin, altı üstü düz krep işte. Ne zaman canın isterse söyle çeşit çeşit yapayım sana. Ne istedin de pişirmedim?"
"Mantar soslu tavuk."
"Hastaydım o gün. Eve gidince yaparım, söz."
"Bari davetten sonra izin al tekrar da evde vakit geçirelim."
Sehun içten içe sevgilisinin kendisiyle vakit geçirmeye bu kadar hevesli olmasına seviniyordu aslında. Zaten tatilleri için üzgündü, bu izin meselesini Yifan ile konuşmayı aklına not etti. Daha sonra esmerin önünde duran tabağa uzanıp krepleri kendi bıçağıyla kesmeye başladı, kedi çocuğa bıraksaydı değil akşam yarına bile yetişmezlerdi.
Jongin kreplerini bitirdikten sonra beraber odaya çıkıp eşyalarını topladılar. Neyse ki her şey çok dağılmamıştı ve kolay olmuştu.
"Bir şey unutmadık değil mi?"
Jongin etrafa dikkatlice bakıp kafasını salladı sağa sola doğru.
"Sanmıyorum ama yine de bakalım etrafa. Son bavulu kapatma, banyoda traş makinen var onu getireceğim."