Taksiden iner inmez hastanenin önünde beni bekleyen Barlas'a sarıldım. Ellerini belime dolayıp saçlarımdan öptü ve benden ayrıldı.
'' Sakin olmaya çalış. Bunu da atlatacağız.'', kafamı salladım.
'' Hayır hayır, atlatmayacağız. Bu sefer atlatamayacağız.'', hıçkırdım. '' Benim yüzümden öldü, Oda benim yüzümden öldü. Herkes benim yüzümden ölüyor.''
'' Senin yüzünden değil, babanın yüzünden. Bunu hepimiz biliyoruz.'', gözlerini devirdi. '' Ve benim annem yüzünden.''
'' Benim hayatıma girmemeliydin.'', dedim. Gözlerime baktığında birkaç adım geriye attım. '' Ben herkese zarar veriyorum. Şuraya bak!'', ellerimi açtım. '' Annemi kaybettim, abimi kaybettim, babamı kaybettim. Sen, benim babam yüzünden anneni kaybettin. Esila, yine benim babam yüzünden yakın arkadaşını, Çağatay ise aşık olduğu kızı kaybetti!'', durup Barlas'a baktım. '' Benim ailem lanetli. Ben de öyleyim.''
'' Bu Lamia'nın seçimi idi. Beril anlattı bize, Lamia zaten biliyormuş öleceğini!''
'' Eğer ben Lamia'nın hayatına girip Onunla arkadaş olmasaydım, babam Onu tanımaz ve Ondan nefret etmez ve Onu satmazdı!''
'' Konuyu nereye getirdiğine bir bak Anka?! Kendini suçlamak için geçmişe gidemezsin!'', hiç konuşmadan öylece durdum. Artık kalbimi sıkıştıran o acı ve suçluluk duygusu yoktu, o hisler benim için tükenmiş gibiydiler. Beril, hastane kapısından koşarak çıkıp yanıma geldi.
'' Ne yapıyorsun sen burada? Neden içeride değilsin?'', Barlas'a bakmayı bırakıp yavaşça Beril'e döndüm.
'' İçeriye girip daha fazla insanı öldürmemi mi istiyorsun?'', kolumu tuttu.
'' Sen kimseyi öldürmedin tamam mı?! Yanımızda olmana ihtiyacımız var. Esila hepimizden beter bir halde.'', gözünden düşen yaşı sildi.
'' Ben karakola gideceğim.'', dedim. Barlas yanıma geldi.
'' Neden?''
'' Babamın suçuna suç katmak için.'', ikisi de kaşlarını çattı. '' Babamdan çaldığım dosyalar var bende, benim babamın işi belli olmaz. Ne yapar eder sıyrılır, buna engel olacağım.''
'' Bende geliyorum.'', dedi Barlas. '' Annemin aleyhine birkaç bir şey söyleyebilirim.''
'' Siz iki deliyi yalnız bırakmıyorum.'', Emir hastaneden çıkıp koşarak yanımıza geldi.
'' Ne oluyor burada? İçeri gelsenize.'', Beril, Emir'in elini tuttu.
'' Yolda anlatırım. Karakola gidiyoruz.''
***
2 gün sonra baygın baygın gidip okuldan karnelerimizi almıştık ve bir parkta öylece oturuyorduk. Esila, neredeyse yüzüme bakmıyordu. Benim suçum olduğunu bildiğimi söylesem de, herkesten kaçmak istesem de beni zorla yanlarında tutuyorlardı. Hatta onlara 'eğer tekrar içimizden birisi ölürse, bu sefer üzülmem' dememe rağmen beni bırakmamışlardı. Yaklaşık 1 saat sonra babam ve Feyza karısının mahkemesi vardı, dün ise Lamia'yı gömmüştük. Annesi ve babasını görüp kendime iyice eziyet etmemek için cenaze bittikten sonra mezarına gidip binlerce kez özür dileyip, pişman olduğumu ve kendimi suçladığımı söylemiştim.
Yarım saat sonra hep beraber ayaklandığımızda durdum.
'' Sizin gelmenize gerek yok.'', dedim. Soru soran bakışlardan sonra gözlerimi devirdim. '' Kimseyi içeri almayacaklar, beni ve Barlas'ı da. Sadece mahkeme sonucu için gidiyoruz, yani size kaç yıl yediklerini söyleriz.'', Çağatay yanıma geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Iskalama Aşk
Teen Fiction" Bence arkadaşlık her şeyden önemli." - Anka Siz hiç aşkta ıskaladınız mı? #Tüm hakları Anka'nın ağaç evinde saklıdır ©®✅