Birinci Kitap ( Sürgün ) Bölüm 36 - İnsani Duygular

7.4K 695 46
                                    

Bu bölüm yorumlarda firsti alan kişiye ithaf edilmiştir.

( Bölüm 36 - İnsani Duygular )

Haru prensesin bir anlaşma yapmak istemesini anlayışla karşılıyordu. Fakat prensesin kendini ondan üstün görmesine katlanamıyordu. Prensese sert bir ses tonu ile "Seninle evlensek bile bu zoraki bir evlilik olacak. Sana dokunmak gibi bir niyetim asla yok ve olamazda. Olurda evlenirsek istediğini yapmakta özgürsün" dedi. Prensese istediğini verdiğini düşünüyordu.

Prenses Haru'nun sözlerinden sonra diyecek hiç birşey bulamamıştı.

Aslında hayatında ikinci defa aşağılanmış hissediyordu. İlkinde Haru'nun önünde zorla diz çöktüğü için o şekilde hissetmişti. Şimdiyse herkes onun güzelliğini överken Haru ona dokunmaya bile tenezzül etmeyeceğini açıkça belli etmişti.

Prensesin böyle bir niyeti olmasada oldukça gurur kırıcıydı. Haru prensesin bir cevap vermediğini görünce oradan ayrılmıştı. Kafasını dinlemek ve planlarını düşünmek için sakin bir yere gitti. Arker alımları bütün bölgelerde arttırılmış olsa bile en az iki aydan önce eğitimlerini tamamlayamazlardı. Eğitimsiz asker savaşta bir işe yaramayacağı için Haru en az iki ay boyunca planlarını ertelemek zorundaydı.

Ayrıca böyle büyük çaplı bir isyanın oldukça iyi kordine edilmesi gerekiyordu.

Haru Güney Kartal Krallığı'nın haritasını hafıza sarayı sayesinde boyutsal yüzüğünden çıkardığı bir kağıda aynen çizmişti. İsyanın planını dikkatli hazırlaması gerekiyordu. Krallığın her şehrinde, kasabasında ve köyünde onu destekleyen destekçileri vardı.

Bu destekçiler bütün şehirlerde aynı anda isyan çıkartarak daha önceden Zarmuth Bölgesi'nden gönderilen silahlarla silahlanacaklar ve şehir garnizonunda ki orduları etkisiz hale getirmeye çalışacaklardı. Büyük bir isyan bütün krallıkta başlayınca kral herkesten yardım isteyecekti. Haru Batı Panter Krallığı'na Traqai Bölgesi'nden haber göndererek Güney Kartal Krallığı'na yardım edilmemesini isteyecekti.

Kral Haru'nun desteğini kazanmak için istediğini yapacaktı.

Bu sayede Güney Kartal Krallığı'nın kralı sadece Kızıl Birlik'ten ve İntikamcı Birliği'nden destek isteyebilecekti. Haru bunu bir fırsata çevirerek kralın isteğini kabul edecek ve üç bölgede ki bütün İntikamcı askerlerini krallığın tamamında ki yerlere sözde isyanı bastırmaları için gönderecekti.

Fakat bu askerlerin asıl amacı gittikleri yerlerde isyanı desteklemek ve Güney Kartal Krallığı ordusu ile Kızıl Birlik ordularına karşı savaşmaktı. Haru bu strateji ile krallığın her tarafına askerlerini yaymış olacaktı. Bu sayede isyanın birinci aşaması tamamlanacaktı. İkinci aşamada İntikamcı Birliği krallığın genelinde yönetimi ele geçirmeye başlayınca kralın orduları ile Kızıl Birlik orduları tek bir noktaya toplanacaktı.

Tabi ki toplanacakları nokta büyük bir ihtimalle sarayı içinde barındırdığı ve daha gelişmiş bir savunmaya sahip olduğu için Başkent Fonsia olacaktı. Haru onların çekilmesi sayesinde başkent dışında ki krallığın her noktasını ele geçirmiş olacaktı.

İşin güzel yanı tüm bunlar plan başarılı bir şekilde uygulanırsa bir gece vakti başlayıp ertesi gün öğlene doğru bitmiş olacaktı.

Daha diğer krallıklara isyan haberi gitmeden Haru başkent hariç her yerin sahibi olacaktı. Fakat ikinci aşama asıl bundan sonra başlayacaktı. Haru başkentin etrafını İntikamcı ordusu ile kuşatacaktı. Bu sayede şehirden kimse çıkamayacaktı.

Ko-HaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin