Matsu des. En son Lilith'in bugün 20 adamın kıçını tekmelediğini öğrenmiştik
"Eminmisin bence bu gün yirmiden fazla yenmiştir "
Sen bir susana bu benim girişim
"Sana söyledim biz ortağız ve bu giriş artık benimde girişim o yüzden kapa çeneni ve benim tanrısal tatlılığımın keyfini çıkarmaya bak "
Bunun yüzünden bir gün delireceğim ahhhhh
...............................
*alkış*alkış*alkış*
"Tam benim hizmetkarımdan beklediğim gibi Lilith"Kibirli bir giriş yapmaya gayret göstererek ileri yürüyorum Lilith beni görünce hançerini kınına sokuyor ve sırtını dikleştiriyor gülümseyerek
"Teşekkür ederim efendim"
Diyor siyah saçları terden sırılsıklam olmuş ve yakup kırmızısı gözlerinde hafif bir mutluluk belirtisi var yani övülmeyi seviyor değil mi
"Elbette tüm kızlar sevildiği erkek tarafından övülmeyi sever ve bu kızın seni sevdiğni söylemek için babam olmana gerek yok"Heralde onun üstünde "aşk" kullandım tabiki bana aşık olucak
"Aptaaalll aşk en azından kendini tanımadığın kişiler üstünde işe yaramaz"※(not işareti) ikez her şeyi bilme yeteneği sayesinde Matsu ve Lilith arasındaki olayları biliyor.
Neeeee yani ben boşu boşuna bir puan kullandım mı demek istiyorsun yok bekle ozaman Lilith bana kendi kendine aşık olmuş demek değil mi bu ben bunları düşünürken
"Leydim gerçekten zarif ve güzelsiniz ben hiç böyle harika bir dövüş stili görmedim şu anki isimsiz efendinizden ayrılıp benim gibi bir asile hizmet etmeye ne dersiniz"
Sarı bir denyo ortaya ve mecaz yapmıyorum sarı saçları sarı gözleri ve sarı(galiba altın) bir zırhı vardı hımmm hey ikez
"Efendim canısı"
Bana yardım etmek istermisin
"Biz ortağız tabi neden olmasın"
O zaman söylermisin kim bu sarı denyo
"Hımm bakalım Noseb krallığının başbakanın üçüncü oğlu Jona Setatap(←) doğuştan bir marki dışarıdan dürüst ve mükemmel bir asil portresi çiziyor ama fuhuş tefecilik kaçakçılık ve yetkilerini kötüye kullanma gibi şeyleri çok yapıyor ayrıca ülke dışından pek çok kızı şantaja elde etmiş tam bir pislik bu kadarı yetermi"
Saol şimdi izle bak bu denyonun ağzına nasıl ediyorum"Oooo baya kibirlisin değil mi efendisinin önünde ona böyle bir teklifle gediğine göre"
"Kibir mi ben sadece gerçekleri söylüyorum senin kim olduğun umrumda bile değil çöp kibirden mi bahsediyorsun senin benim önümde durman bile bir kibir ben Noseb başbakanın oğlu Marki Jona Detaya o ım ama ben çok yüce gönüllüyüm bu yüzden sana bir şans vericem eğer adil bir düello da beni yenersen gitmene izin vericem şimdi sen adını söyle ki kimi paspas yaptığımı öğrenebileyim"
"Sen buna değmezsin sarı denyo"
"S-s-sen ölümüne susamışsın"
"Lilith buna karışıma ve kenardan izle"
Lilith kenara çekilip izlemeye başladı. Bizim sarı denyo da kılıcını çekti tahmin edebileceğiniz gibi kılıcı sarıydı
"Silahını al ki bu iş çabuk bitmesin""Eğer elime silah alırsam bu iş tek darbeyle biter ve vurduğumun %99 boşa gider"
"Kibirli p*ç öl ozaman"
Üstüme bir delme hareketiyle atıldı ama benim için ağır çekimde haraket ediyor gibiydi nedense normalden biraz daha hızlı ve tuhaf bir enerji akışı hissediyorum beş farklı yerden geliyor derken
[Enerjinize kötücül yabancı enerjiler karıştı tüm starlarınız geçici olarak -700]Vay p*şt birde adil dövüşelim demişti eğer insan olsaydım bu çok büyük fark yaratabilirdi ama şansına küs rakibin benim!
Elimi havaya kaldırdım ve kılıcını beş parmağım ile tuttum*çınlama*
"N-ne"
"Vay be"
"Jano-samanın kılıcını çıplak eliyle tuttu "
※sen söylemesen biz bilmiyoz sanki dediğinizi duyar gibiyimSarı denyo bir an afalladı ama hemen sonra geri çekildi
"Sadece biraz güçlü ve şanslıydın bunları durdurmayı denesene"Dedi sonra kılıcı sarı bir ışıkla parlamaya başladı ve öne atildi delme kesme ve aldatmacalarla bana saldırdı her bir saldırısını durdurdum ve her saldırısını durdurulduğunda bir parmak azalttım en sonunda saldırıları sol baş ve serçe parmağımla durduruyordum ve ben sağlağım. Sarı denyo yorgun ve ümitsizce saldırıyordu ama ben her saldırısını durdurdum kalabalıktan şaşkınlık ve hayret nidaları yükselirken Lilith heycanla dövüşü izliyordu en sonunda
"Bundan biraz sıkıldım"
Dedim ve zırhına bir fiske attım sonra noldu tahmin edin hadi size biraz süre
(...)(...)
(...)
Bitti evet doğru tahmin zırhı içe doğru göçtü ve denyo uçtu bir kuş gibi doğrumu tahmin ettiniz ozaman işte ödülünüz \( ̄▽ ̄)/ çok tatlı demi neyse denyo yere indikten sonra tepesine sıkıldım ve
"Sanırım bu "adil" düelloyu ben kazandım yani yaylan"
"Bu bu ne cürret sen kesin hile yaptın muhafızlar bu hilekârı yakalayın ve zindana atın!"
Bunun gibi bir şey olacağını biliyordum tam muhafızları kızartıcakken
"Hayır böyle bir şey yapmayın muhafızlar bu kişi bizim konuğmuzdur ve adil bir şekilde kazanmıştır ben kralınız Nucamhal buna bizzat şahitlik ettim!!!"
Bu şerefsiz kral kolu iyileşmişe benziyor ve şimdi gerçek bir kral havasıyla konuşuyor
"M-ma-majesteleri neden burdasınız taht odasında olmanız gerekiyordu"
"Misafirimizi bizzat gezdirmek istedim ve bu yüzden avluya geldim ama sen çok büyük bir küstahlık ettin Jano hatta o senin küstahlığını görmezden gelip seni adil bir şekilde yendiğinde bile yenilgiyi hazm edemedin"
Sonra bana döndü
"Matsu-sama ona nasıl bir ceza vermemizi isterseniz""Hehehe basit daha genç ve toy o yüzden hafif bir ceza yeter"
Dedim ve gülümsedim
"Ailesinin tüm yetkilerini topraklarını ve maddi olan şeylerinin %97 sini alın"
O anda herkesin ağzı açık kaldı ve hepsi şok oldu sanki "bu hafif cezaysa ağırını görmek istemem" der gibi ama Nucamhal gayet sakin bir biçimde
"Derhal "
Dedi ama sarı denyo
"Kralım bu nasıl hafif bir ceza nerdeyse idamdan sonraki en ağır ceza budur hem kanunlar var bunu yapamazsınız "
Nucamhal bir şey söyleyemeden gittim ve sarı denyonun yakasından tutup yüzünü yüzüme yaklaştırdım
"Yapabilirim neden biliyormusun "
Sarı denyo yutkundu ve yüzü soldu bir şey söyleyemedi
" Çünkü ben kanundan daha üstünüm"Yn: bu bölüm normalin iki kati oldu ve yazması daha zor oldu ayrıca bir süre hafta içi bölüm atamayacağım sebep yatılı okula başladım ve internetim yok hepinize iyi bol okumalı hafta sonları dileğiyle görüşürüz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Undead Crown
خيال (فانتازيا)Hayattan sıkılmış ve umudu kalmamış elli tane insan aynı anda dünyadan göçmeyi ister ve canı sıkılmış bir tanrı onların bu isteğini duyar "hepinize rastgele özel yetenekler bahışedildi şimdi siz işe yaramazlar bu yeni dünyada yaşayın ve beni eğlendi...